Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ABD Başkanı Trump 13 Kasım'da ABD'de görüşecekler. Peki Trump'ın 13 Kasım tarihini seçmesinin başka bir anlamı var mı acaba? Yeni Şafak yazarı Mehmet Acet ilginç bir iddiada bulundu.
Gözler 13 Kasım'da yapılacak ErdoÄŸan-Trump görüÅŸmesine çevrilmiÅŸken Yeni Åžafak yazarı Mehmet Acet "Niye 13 Kasım diye bir soru sorsak bunun ilgi çekici bir yanıtı olur mu acaba?" sorusuyla dikkatleri üzerine çekti.
Normal ÅŸartlarda, böyle bir iÅŸ gezisinin hangi güne denk geldiÄŸini sormak abesle iÅŸtigalden öteye geçmez. Fakat Trump'ın başında "azil soruÅŸturması" gibi bir bela var aynı zamanda.
13 KASIM'DA AZÄ°L SORUÅžTURMASI HALKA AÇILIYOR
Ä°ÅŸte 13 Kasım bu açıdan önemli. 13 Kasım, ErdoÄŸan’ın Beyaz Saray’da ağırlanacağı gün olması dışında, Trump’ın azil soruÅŸturmasının halka açık oturumlarının baÅŸlayacağı gün olma özelliÄŸi taşıyor.
Mehmet Acet, bu nedenle Trump'ın ErdoÄŸan'la görüÅŸmek için özellikle 13 Kasım'ı seçtiÄŸini iddia etti.
"Acaba Trump, ülkesinde mücadele verdiÄŸi kurulu düzenin ‘kodamanlarına’ karşı ErdoÄŸan’ı öyle bir günde Beyaz Saray’da ağırlayarak bir mesaj vermek istiyor olabilir mi?" sorusunu gündeme getiren Acet yazısında ÅŸöyle devam etti:
Amerikan Kongresi’nde Türkiye’ye karşı nasıl bir atmosferin olduÄŸunu, Temsilciler Meclisi’nden çıkan iki ayrı kararda verilen kabul ve ret oylarının sayısından anlayabiliyoruz.
Bu, ÅŸu demek oluyor:
Ellerinden gelse Türkiye’yi bir kaşık suda boÄŸmak istiyorlar.
Tablo böyle iken, bugüne kadar yapılan görüÅŸmelerde Trump’ın Kongre’deki bu atmosferi ErdoÄŸan’a karşı bir koz olarak kullandığına dair bir done mevcut deÄŸil.
Sanki durum tam tersi.
Sanki Trump, ErdoÄŸan ile olan yakınlığını herkesin gözünün içine sokarak, bu yakınlığı ABD Kongresi’ne ve kurulu sistemin adamlarına karşı kullanıyor gibi.
Ä°ki temel konuda, ne S-400 meselesinde, ne de Kuzey Suriye bahsinde Trump’ın ErdoÄŸan’la yaptığı görüÅŸmelerde “Bak üzerimde çok ağır baskılar var, vazgeç bu iÅŸten” türü cümleler kurduÄŸuna dair bir bilgi mevcut deÄŸil.
Aksine, S-400 konusunda açıkça Türkiye’nin tezlerini savundu, Barış Pınarı Harekâtı’na da, Washington’daki gürültülü atmosferi kendi aleyhine tetikleyecek ÅŸekilde yeÅŸil ışık yakmış oldu.
yeniÅŸafak
Yorum Yazın