Zengin bir kültür mirasına sahip olan Buhara şehri, hem mimarisiyle hem de yetiştirdiği âlimlerle meşhur…
Zengin bir kültür mirasına sahip olan Buhara ÅŸehri, hem mimarisiyle hem de yetiÅŸtirdiÄŸi âlimlerle meÅŸhur…
Türk Ä°slam dünyasının en önemli bilginlerinin yetiÅŸtiÄŸi ÅŸehirlerden biri olan Buhara, Özbekistan sınırları içinde yer almaktadır.
Semerkand ve Buhara’da Ä°slam dünyasının en ünlü ve dünya çapındaki düÅŸünürleri, edebiyatçıları, matematikçileri ve bilim adamları yetiÅŸmiÅŸtir. Bu kültürel yapının zenginliÄŸi günümüze miras olarak gelen muhteÅŸem yapıların izlerinde de görebilmek mümkün. Arkeolojik bulgular ÅŸehrin tarihinin en az 2500 yıl olduÄŸunu göstermektedir.
Åžehir stratejik önemini, Kızıl Kum Çölünde bir vaha kenarında ve Ä°pek yolu güney güzergâhı üzerinde olmasına borçludur.
Buhara, 9. yüzyılın ortasından 10. yüzyılın sonuna kadar Samanîlerin baÅŸkenti oldu. Samanî Devletinin yıkılmasından sonra Karahanlıların yönetimi altına girdi. Daha sonra Kara Hıtay’ların eline geçince, siyasi ehemmiyetini kaybetti. Buhara, Samanîler ve Karahanlılar zamanında kültürel altın çağını yaÅŸamıştır, o dönemden kalan Büyük Minare (kitâbesinde inÅŸaa tarihi olarak 1127 kaydı var) ve MaÄŸâk-i Attârî Camii sayılır.
Samanî hükümdarları âlim, edip ve ÅŸairleri himaye ettikleri için çok sayıda edip ve ÅŸair Buhara’da toplandı. Birçok saray, medrese, cami ve mescidler inÅŸaa edildi. Buralardan yetiÅŸen âlimler Ä°slamiyet’in yayılmasına hizmet ettiler.
Ä°lmin yanında sanayi de geliÅŸti. Özel kumaÅŸlar dokunan Darü’t-Tıraz yaptırıldı. Buhara’da dokunan kumaÅŸlar, halılar, kilimler, yünlü ve pamuklular, seccadeler çeÅŸitli ülkelere ihraç edildi. Buhara ve etrafında ziraat, ticaret ve sanayi çok geliÅŸti, çok büyük çarşılar inÅŸa edildi.
Alaeddin Muhammed TekiÅŸ 1207’de Buhara’yı HarzemÅŸah Devletine dahil etti. Bu dönemde Buhara mâmur hale getirildi. Åžehrin çeÅŸitli yerlerine medreseler, kütüphaneler ve camiler yapıldı, ÅŸehrin kalesi tamir ettirildi. HarzemÅŸahların idaresi bir müddet daha devam etti. Muhammed TekiÅŸ 1217-18’de Buhara’da Abbasî halifesi Nasır adına okunmakta olan hutbeye son verdi.
1220 yılında, Cengiz Han’ın oÄŸlu ÇaÄŸatay Otrar’ı zapt edip yaÄŸmalarken, bu sırada Cengiz Han da kendi komutasındaki ordu ile Buhara’yı tamamen yaktı. 30.000 kiÅŸi katledildi. Bu, tarihin gördüÄŸü en zalimâne hadiselerden biridir. Åžehir tamamen yaÄŸma edilirken, insanlığın kültürel hazinesi sayılacak önemdeki eserler yakıldı.
MoÄŸol istilası öncesi dönemde Buhara, Ä°slam medeniyetini derinden etkileyecek büyük bilginler yetiÅŸtirmiÅŸtir ki, bunların en meÅŸhuru Ä°mam el-Buhari’dir. Buhara’ya yolu düÅŸen ve yetiÅŸen diÄŸer âlimlerden bazıları: Hakim Tirmizî, Muhammed bin Selam el-Bikendî, Abdullah bin Muhammed el-Müsnedî, Muhammed bin Yusuf el-Bikendi, Ä°brahim bin el-EÅŸ’as, Ä°mam-ı Muhammed Åžeybani, Yusuf-i Hemedani, Abdülhalık-ı Goncdüvanî, Åžah-ı NakÅŸibend Behaeddin Muhammed bin Muhammed Buhari, Hace Muhammed Parisa, Seyyid Emir Külal, Mahmud Buhari.
Müslümanlar Buhara’yı fethettikten sonra, pek çok cami, medrese ve kütüphane gibi mimarî eserler yaptılar. Yuvarlak tuÄŸla payeler üzerine sivri kemerli ve kubbeli bir yapı olan ve zamanımıza kadar ulaÅŸan Hazer Degaron Camii, Karahanlılar tarafından yaptırılmıştır. Her kubbenin etrafı tonozlarla çevrili olan cami, 1121 senesinde inÅŸaa edilmiÅŸtir. Kuli Hatun ve Hakim Tirmizî türbeleri de zamanımıza kadar ulaÅŸan eski eserler arasında olmakla birlikte, bakımsızlıktan yıkılmaya yüz tutmuÅŸlardır.
Ayrıca UluÄŸ Bey tarafından yaptırılan UluÄŸ Bey Medresesi, on beÅŸinci asır mimarisinin güzel bir örneÄŸidir. 1536 senesinde yapılan Mir Arab Medresesi ile 1652 senesinde yapılan Abdülaziz Han Medresesi, on altıncı asır mimarisini çok güzel temsil eder. Buhara’da son medrese, 1807 senesinde Niyazi Kul tarafından yaptırılan Dört Kuleli Medresedir.
Rusya’da komünist rejim, iktidarı ele geçirdikten sonra, Maveraünnehr’de birçok ibadet yerlerini yıktılar. Yalnız Buhara vilayetinde 360 cami ve mescid yıktırıldı. UluÄŸ Bey Medresesini bıraktılar ki, o da din aleyhtarlığı için müze olarak kullanıldı. Buhara kütüphanelerinde bulunan binlerce Kur’an-ı kerim ve hadis-i ÅŸerif kitapları baÅŸta olmak üzere, bütün dini eserleri toplayıp yakan komünistler, sokaklarda yırtarak ayaklar altında çiÄŸnediler. Halkın evlerinde bulunan dini, milli ve tarihi kitaplara varıncaya kadar toplayıp imha ettiler. Kitapları teslim etmek istemeyen binlerce Müslümanı da hunharca ÅŸehid ettiler.
Rus iÅŸgalinden sonra baÅŸkenti TaÅŸkent olan Özbekistan, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinin bir ÅŸehri haline gelen Buhara’da Sovyet idaresine karşı baÅŸlatılan silahlı mukavemet 1926 yılına kadar sürdü. 1923 sonunda Buhara hükümeti tamamen Rus kontrolü altına alındı. Halkın büyük bir kısmı Afganistan’a, geri kalanı da kırsal alanlara ve Özbekistan ÅŸehirlerine kaçtı. 1930 ve 1940’lı yıllarda da baskılar sebebiyle bir göç daha yaÅŸandı. Åžehrin nüfusu tamamen azaldı.
Buhara topraklarından elde edilen doÄŸal gazın boru hattıyla Urallara, Avrupa’nın bir kısmına ve diÄŸer Orta Asya ülkelerine nakledilmesi, ÅŸehrin ticarî ve ekonomik yönden önemini arttırmaktadır. Buhara’nın bugünkü nüfusu; Özbekler, Türkmenler, Kırgızlar, Kazaklar, Tatarlar, Uygurlar, Tacikler, Ruslar, Kafkasyalılar, Ukraynalılar ve Yahudilerden meydana gelmektedir. Buhara ÅŸehri Özbekistan’ın bağımsızlığını kazanmasından sonra tekrar ilim, kültür ve ticaret merkezi olmaya namzet görünmektedir.
(dunyabulteni.net)
Buhara Ä°slamiyyetin Mekke, Medine ve kudüsten sonra gelen 4. en önemli merkezi konumundadır.
Özbekistan’ın orta kesiminde kent, aynı adı taşıyan yönetim biriminin merkezidir. Aynı adı taşıyan vahanın orta kesiminde, ZerefÅŸan Deltası’nda bulunan Åžahrud Kanalı’nın kıyısında yer alır.
Deniz düzeyinden 143 m yükseltide kurulu olan kent, Amu Derya’nın doÄŸusunda, Semerkant’ın batısında kalır. Åžahrud sulama kanalı sistemi üzerinde, pamuk ekimi alanlarının merkezindedir. ÇiÄŸit dokuma fabrikalarının yanı sıra ülkenin ve eski SSCB’nin en büyük karakul derisi iÅŸleme fabrikası da kenttedir.
Pedagoji Enstitüsü ve altı ortaöÄŸrenim kuruluÅŸunda öÄŸrenim Özbekçe, Tacikçe ve Rusça yapılır. Ä°bni Sina Halk Kütüphanesi kentteki en önemli kültür yapısıdır.
TARÄ°HSEL ESERLER
Sovyet yönetimi altında geniÅŸ ölçüde yenilenmesine karşın, ortaçaÄŸdaki görünümünden ve özelliklerinden çok az ÅŸey yitiren kentte camiler, türbeler, kerpiçten yapılma düz damlı evler, kapalı çarşılar bugüne kadar varlıklarını koruyabilen özgün yapılardır. SamanoÄŸlu Ä°smail Türbesi (9 yüzyıl), Hazara Camisi (11. yüzyıl), Karahanlılar tarafından yaptırılan Kalan Minaresi (12. yüzyıl), yine aynı yüzyılda yapılan MuÄŸak Attari Camisi ve Mescid-i Cuma, UluÄŸbey Medresesi (15. yüzyıl), Mir Arap Medresesi (16. yüzyıl), Abdülaziz Han Medresesi (16. yüzyıl), Emir Kalesi (18.-19. yüzyıllar) kentteki en önemli tarihsel eserlerdir.
COÄžRAFÄ° KONUMU
Buhara’nın doÄŸusu daÄŸlara; kuzey, batı ve güneyi boskırlar ve çöllerle çevrili olduÄŸundan ÅŸehir konumu itibariyle tarih içinde dokusunu kaybetmeden günümüze kadar gelmiÅŸdir.
2 bin 500 Yıldan daha eski bir tarihe sahib olan Buharanın tarihi merkezi,
UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dahil edilirek korunma altrına alınmışdır.
Ä°KLÄ°M ÖZELLÄ°KLERÄ°
Sıcak ve ılıman bir iklim hakimdir; Buhara Buhara ilinde belirgin yağış görülmektedir. En kurak aylarda bile yağış miktarı oldukça fazladır. Köppen-Geiger’e göre iklim Cfb’dir. Buhara ilinin yıllık ortalama sıcaklığı 17.6’dır. Yıllık ortalama yağış miktarı: 1001 mm
Yılın en kurak ve en yağışlı ayı arasındaki yağış miktarı: 148 mm Yıl boyunca ortalama sıcaklık 0.9 dolaylarında deÄŸiÅŸim göstermektedir.
YEMEKLERÄ°
Buhara pilavı
Buhara mutfağında soğanile haşlanmış kuzu etinin karışmasıyla yapılan Baracha, etli domatez dolması olan Buhara Somsa ve Buhara pilavı meşhurdur.
yerel yemklerin dışında restorant ve kafelerde diÄŸer ülke mutfaklarından yemkler de bulunur.
POPÜLER RESTORANTLAR
Rüstem/Aka Ulusal Evi
Sarofon caddesinde yer alan restoranda Özbek, Avrupa ve vejeteryan tarzı yemekler sunulmaktadır.
POPÜLER YEMEKLERÄ°
Dolma, Mısır Çorbası, Elmalı Turta’dır.
KAMP
Açık bahçe, iki solon, odalar ve çocuk odasından oluÅŸan büyük bir Kamp, M. Ä°kbol caddesinde yer alır. Özbek, Avrupa ve Uygur yemek kültürünü denenebileceÄŸi restoranda Uygur tarzı kızarmış sığır eti, çeÅŸitli çorbalar ve tatlılar önerilir.
BELA Ä°TALÄ°A
Åžehrin eski ve yeni perçaları arasında yer alan restorant B.Nakshbandi caddesinde yer alır Ä°talyan tasarımıyla dikkat çeken restoranda Avrupa ve DoÄŸu mutfgak kültürlerinden örnekler servis edilir. Özellikle önerilenler arasında; pizza, Spagetti, Arap EtyemeÄŸi ve Gürcü et yemeÄŸi vardır.
MÄ°NZÄ°FA
Khujarushnoy Caddesi’ndeki Minzifa, Lyabi-Khauz yakınlarındaki eski ÅŸehrin merkezindedir. Ä°ki hol ve bir terastan oluÅŸan restoranda Özbek, Avrupa ve Vejetaryen yemekleri servis edilir
en popiler yemeği pilavdır.
DOLON
Åžehrin eski kısmında yer alan restoranın mönüsü Avrpa ve Özbek yemekleri ağırlıklıdır. En popüler shashlik ve shourpadır.
Yorum Yazın