2017’yi nasıl geçirdiniz? Genel olarak geçtiğimiz yıl hakkında bilgi verebilir misiniz?
2017 yılını, hem ekonomik hem de siyasi açıdan oldukça zorlu koşulların ardından Türkiye’de ve dünyada olumlu gelişmelerin yaşandığı bir yıl olarak tanımlayabiliriz. Devreye alınan ekonomik tedbirler sayesinde, Türkiye ekonomisi hızlı bir toparlanma sürecine girdi. Ve biz de Prysmian Kablo olarak, 2017 yılını başarılı bir şekilde tamamladık. Bu başarımızı, geçtiğimiz günlerde açıklanan İSO 500 listesiyle de bir nevi kanıtlamış olduk. Net satışlarımızla geçtiğimiz yıl 154. sıradayken, bu yıl 38 basamak yukarı çıktık ve 2017 yılında gerçekleşen 1 milyar 312 milyon 488 bin 261 TL ciromuzla 116. sırada yer aldık.
Bizim için 2017’nin en önemli konusu, 1 Temmuz 2017’de kablolar için kanunen zorunlu olan Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (CPR) oldu. 2012 yılından itibaren yürüttüğümüz “Dikkat! Her Kablo Aynı Değildir...” girişimimizde üzerinde durduğumuz kaliteli ve güvenli ürün yolculuğumuzdaki önemli etaplardan birisi olan CPR konusunda da bir ilke imza atarak, sektördeki uzmanlığımızı ve liderliğimizi, düzenlediğimiz seminerler, yayımladığımız teknik kılavuz ve gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmalar ile bir kez daha gösterdik.
Ayrıca, geçmiş yıllarda kablo verdiğimiz, İstanbul’un 3. Havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Çanakkale Boğazı Denizaltı Kablo Bağlantı Projesi, Marmaray, Gerede Tünelleri, Ilgaz ve Avrasya Tüneli gibi Türkiye’nin dev projelerine ek olarak; 2017 yılında, tamamlandığında Türkiye’nin en uzun gökdeleni olacak Skyland İstanbul, Türkiye’nin ilk özel sektör rafinerisi olan Star Rafineri, Avrupa’nın en iyi sağlık projesi seçilen Eskişehir Şehir Hastanesi, Avrupa’nın en büyük doğal ağır soda külü ve sodyum bikarbonat üreticisi olan Kazan Soda Elektrik, en az 11.600 yıllık tarihi ile UNESCO Dünya Mirası Adayı olan Şanlıurfa Göbeklitepe Müzesi ve “En İyi Yüksek Katlı Mimari Konut Projesi” Türkiye ve Avrupa Birincisi olan Gaziantep İconova projeleri kablolarımızın kullanıldığı ve bizim de içerisinde yer almaktan gurur duyduğumuz projelerden bazıları oldular.
2017 yılı ayrıca, hem bizler hem de hissedarlarımız açısından, sermaye artışı gerçekleştirmiş olmamız dolayısıyla önemli bir yıl olarak tarihe geçti. Bu sermaye artışı sayesinde, Şirketimize 70,5 milyon TL tutarında nakit girişi oldu. Hissedarlarımız %99,45’lik rüçhan hakkı kullanımı gerçekleştirdi. Kalan kısım ise ikincil pazarda satıldı ve süreç, %100 katılım ile son buldu. Başarılı bir şekilde tamamladığımız sermaye artırım süreci sonunda, öz sermayemiz daha güçlü hale geldi. Bu %100’lik katılım, ana ortağımız başta olmak üzere, tüm yatırımcılarımızın Şirketimize olan güvenini ve desteğini bir kez daha ortaya koyarak bizleri gururlandırdı.
2018 yılı hedef ve beklentileriniz neler?
2017 yılında olduğu gibi, 2018 yılında da, biz her zaman bir önceki yılın üzerine koymayı, başarılı, prestijli projeler içerisinde yer almayı ve yine sektörümüze öncü çalışmalarımızla katkıda bulunmayı amaçlıyoruz.
2018 yılına dair genel görüşümüz ise, makro ekonomik dinamikler ve jeopolitik riskler dolayısıyla bir belirsizliğin var olduğu. 2018 yılının kolay bir yıl olmayacağını biliyorduk, ilk 6 ayı da bize bunu gösterdi. Sektörümüzdeki öncü konumumuz ve teknolojik liderliğimiz, geleceğe ve her zaman gelişime açık yapımız, özveriyle çalışan tüm ekibimizden ve müşterilerimizden, tedarikçilerimizden ve yatırımcılarımızdan aldığımız destek ile birlikte, Prysmian Group’tan aldığımız güç sayesinde, 2018 yılının bizim için iyi bir şekilde tamamlanmasını umuyor ve tüm çalışmalarımızı da bu bakış açısı ile sürdürüyoruz.
Prysmian Group olarak Dünya çapında bir birleşmeye daha imza attınız ve General Cable Corporation firmasını satın aldınız. Bu birleşme Türkiye’yi etkileyecek mi, neler olacak önümüzdeki dönemde?
Grubumuzun, General Cable hissesi başına 30,00 $ ödediği ve toplam değeri 3 milyar $ olan bu işlem sonucunda, Prysmian Group olarak 50 ülkede, 112 fabrikamız, 25 Ar-Ge Merkezimiz ve yaklaşık 31.000 çalışanımızla var olmaya devam edeceğiz. Halihazırda dünya lideri bir firmaydı zaten Prysmian Group; bu birleşme sonrası bu liderlik tam anlamıyla perçinlendi ve bugün itibariyle, açık ara öndeyiz. Açıkcası bu grubun bir parçası olmak son derece gurur verici.
Gerçekleşen bu birleşme ile birlikte, firmamız ürün ve hizmetlerini ürünler, markalar, teknolojiler ve en önemlisi müşteri hizmetleri açısından genişletmiş ve Kuzey Amerika’daki varlığımızı güçlendirirken, Avrupa ve Güney Amerika’da da konumumuzu pekiştirmiş olacağız. Türkiye olarak, biz doğrudan etkilenmiyoruz belki, çalışmalarımız aynen devam ediyor, süreçlerimizde değişiklik yok. Ancak elbette bu güçlü yapının bize olumlu yansımaları olacaktır.
Diliyorum ki, dünya kablo sektöründe ideal bir uyumu ortaya koyan bu birleşme sonucunda, sektörümüzün fırsat ve zorluklarını karşılarken, çok güçlü bir ürün ve hizmet yelpazesi ve inovatif çözümler ile, yolumuza eskisinden çok daha güçlü bir şekilde devam edeceğiz.
Ar-Ge çalışmalarınız ile ilgili ayrıntılı bilgi verir misiniz?
Fabrikamızda Ar-Ge Merkezimiz, uluslararası platformda kablo üretimi ve malzeme teknolojileri konularında lider Prysmian Group Ar-Ge ailesi içinde, General Cable ile gerçekleşen birleşme sonrası, 25 merkezden birisi. Ar-Ge Merkezimizin altyapısı ve gerçekleştirdiğimiz faaliyetler ile Türk kablo sektörüne öncülük etmeyi sürdürüyoruz.
Ar-Ge Merkezimiz 5bin m2 alan üzerine kurulu ve 6 ayrı bölümden oluşuyor: Malzeme Teknolojileri Laboratuvarı, Yanma Test Laboratuvarı, Enerji Kabloları Test Laboratuvarı, Telekom ve Fiber Kabloları Test Laboratuvarı, Tasarım ve İnovasyon Ofisi ile Proses Tasarım ve Prototip Geliştirme Ofisi. Laboratuvarlarımız, TS EN ISO/IEC 17025 “Deney ve Kalibrasyon Laboratuvarlarının Yeterliliği için Genel Şartlar Standardı”na sahiptir. Ayrıca, Türkiye’de ilk kez, Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından akreditasyon kapsamına alınan Özel Sektör Yanma Testleri Laboratuvarı “CPR-Yapı Malzemeleri Yönetmeliği” alt yapısına sahiptir.
Kablo sektöründeki ilk Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı Ar-Ge Merkezimizdeki inovasyon ve ürün geliştirme çalışmalarına ek olarak, 2017 yılının sonunda, tamamlanmış 2 ve devam eden 3 Tübitak Projesi ile toplamda 5 adet Tübitak projesi bulunuyor.
Gerçekleştirdiğimiz Ar-Ge çalışmalarının da katkılarıyla, 2012 yılında Türk kablo sektörünün en gelişmiş bilgilendirme ve bilinçlendirme projesi olan “Dikkat! Her Kablo Aynı Değildir…” girişimine imza attık. Ayrıca, yine Ar-Ge faaliyetlerimizin bir sonucu olarak, Türk Kablo Sektörü’nde CPR sertifikasını alan ilk firma olduk.
Yine 2017 yılında, yüksek performanslı, verimliliği ve güvenliği ön plana alan inovatif çözümler üretmeye devam ettik. Yangına dayanıklı fiber optik kablolar olan Firetuff kabloları, yüksek fiber sayılarında zırhlı ve zırhsız olmak üzere iki farklı şekilde geliştirerek bağımsız kuruluşlardan onay aldık ve Türkiye ve Avrupa pazarlarına sunduk. Bu kablolar sayesinde, tünellerde, metrolarda, insan yoğunluğunun yüksek olduğu kapalı alanlarda yangın halinde acil durumlarda dahi, yüksek veri hızlarında yoğun data transferleri kesintisiz güvenli bir şekilde sağlanabilecek. Ayrıca enerji ve haberleşme kablolarında, kullanıcı ve endüstri ihtiyaçlarına göre, dünyadaki değişik zorlu coğrafya, çevre ve kullanım şartlarına uygun inovatif, rekabetçi, yüksek performanslı çözümler geliştirerek Türkiye ihracatına katkı yapmayı sürdürdük.
Gelecek dönemde de yenilikçi, son teknoloji ürünü, kullanıcı dostu, performansı yüksek ürün ve sistem çözümleri geliştirmeyi ve gerçekleştirdiğimiz çalışmalar ile, “Türkiye’yi Yarınlara Bağlıyoruz” misyonumuzdan da hareketle, Türk Kablo Sektörünü her geçen gün bir adım daha ileri taşımayı sürdüreceğiz.
Sektörde fark yaratan, öne çıkarılacak özel çalışmalarınız var mı?
2011 yılında sektörümüze duyurduğumuz ve o tarihten bu güne firmamızın mottosu olarak her zaman dile getirdiğimiz “Türkiye’yi Yarınlara Bağlıyoruz” ifadesi, hem bizim bakış açımızı hem de gerçekleştirdiğimiz çalışmaların anlam ve önemini çok net bir şekilde tanımlıyor.
Öncü yapımız ve teknolojik liderliğimizden aldığımız güç ile, sektörde hem fark yaratan hem de sektörümüzü geliştiren çalışmalara imza atıyoruz. Bunlar arasında, en öne çıkanı, şüphesiz ki 2012 yılının Aralık ayında lanse ettiğimiz “Dikkat! Her Kablo Aynı Değildir…” girişimi oldu. Bu girişimin çıkış noktası, yaptığımız araştırmaların bize, sektörde her kablonun aynı olduğuna dair bir algı olduğunu göstermesiydi. Yaklaşık iki yıl süren altyapı çalışmalarının sonunda, daha güvenli ve daha verimli bir dünyada yaşanması gerektiğine olan inancımızla “Dikkat! Her Kablo Aynı Değildir...” girişimini başlattık. Bu çerçevede hazırladığımız projenin iki ana odağı bulunuyor: Her kablonun aynı olmadığı bilincinin artırılması ve kullanıcıların, kablo çözümü ve markası seçerken mutlaka güvenli, yüksek performanslı ve aynı zamanda toplam maliyette avantaj sağlayacak ürünü seçmeye dikkat etmeleri. 2017 yılında da bu girişimle ilgili çalışmalara devam ettik, 2018’de ve sonrasında da devam edeceğiz. Bugüne kadar, toplam 5 aşama geride kaldı. Geride kalan yıllar ve 5 aşama boyunca, düzenlediğimiz seminerler, hazırladığımız basılı malzemeler ve gerçekleştirdiğimiz tüm çalışmalarımızla elektrik mühendisleri, proje firmaları ve müteahhitler gibi firmamızın ana hedef kitlesine ulaşmaya çalıştık.
Ayrıca, daha önce de bahsettiğim, Türk kablo sektörü için de çok önemli olan Yapı Malzemeleri Yönetmeliği konusu var. CPR, bizim için sadece basit bir yönetmelik değil. Öyle olsaydı, yönetmeliğe uyum sağlayıp yolumuza devam edebilirdik. Ama biz CPR’ın, sektörümüzdeki kalite sorununa bir çözüm olabileceğine inanıyoruz. Bu sebeple de, CPR daha kanunen zorunlu olmadan, yoğun bir şekilde buna odaklandık. Bu yönetmelik, 1 Temmuz 2017’de kablolar için kanunen zorunlu oldu. Ama biz bunun öncesinde, 2017 yılının Mayıs ayında, fabrikamızda sektör temsilcilerine yönelik olarak 8 ayrı seminerden oluşan bir lansman ile gerçekleştirdik. Bu kapsamda, ilk olarak 9 Mayıs’ta, proje, müteahhitlik ve taahhüt firmaları yetkililerini, 10 Mayıs’ta A-Takımı yetkili satıcılarımız, 17 Mayıs’ta alt bayilerimız ve 18 Mayıs’ta A-Takımı yetkili satıcılarının çalışanları ile bir araya geldik. Sonrasında ise, 23 Mayıs’ta İzmir, 24 Mayıs’ta Bursa ve 25 Mayıs’ta Ankara Elektrik Teknisyenler Odası’nı konu hakkında bilgilendirmek üzere fabrikamızda konuk ettik. Mayıs ayı içerisinde toplam 647 sektör temcilsine, iş konularına göre özelleştirilmiş seminerler verdik. CPR’ın Türkiye’de 1 Temmuz’da kanunen zorunlu olmasının ardından ise, bilgilendirme seminerlerine devam ettik. 10 Temmuz’da Gaziantep’te ve 20 Eylül’de Antalya’da seminerler düzenledik, 120 kişiyi ağırladık. 2018 yılına da yine CPR üzerinde çalışmayı sürdürerek başladık ve 12 Ocak’ta Erzurum’a giderek, 185 kişi ile bir araya geldik.
Geçtiğimiz günlerde de, Türk kablo sektöründe ilk kez, Cca-s1d2a1 sınıfı Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (CPR) uyumlu kablo siparişini aldık. Tofaş’ın Bursa’da yer alan Ar-Ge Merkezi’nde kullanılmak üzere üreteceğimiz bu kablolar ile sektörümüzde bir ilki daha gerçekleştirmiş olacağız. Ve önümüzdeki dönemde de farklı seminerler ve çalışmalar ile CPR odaklı yola devam edeceğiz.
Yorum Yazın