MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman ile Yeni Anayasa değişiminin Türkiye'ye getireceği büyük değişimi konuştuk.
MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili Ä°smet Büyükataman, Yeni anayasa deÄŸiÅŸiminin halkın yaÅŸamını nasıl kolaylaÅŸtıracağı noktasında önemli tespitlerde bulundu. Büyükataman, Türkiye'de geçmiÅŸte yaÅŸanan krizlerin ve çıkmazların bu deÄŸiÅŸimi zorunlu kıldığı belirtti.
Ä°ÅŸte MHP Genel Sekreteri Ä°smet Büyükataman'ın Haber7'ye özel yaptığı açıklamaları
“Türkiye’nin yeni bir toplum sözleÅŸmesine ihtiyacı vardır”
Yeni anayasa ve sistem değişikliği yaşanıyor. Bu ne anlam ifade ediyor?
-Anayasa tartışmaları ülkemizde yeni deÄŸildir. Ancak son yaÅŸadığımız ve muhtemel bir devlet krizine dönüÅŸebilecek süreci kamuoyunda bilinen adıyla 367 krizi baÅŸta olmak üzere, 2007 referandumu ve 2010 referandumunun neticeleriyle beraber deÄŸerlendirmek gerekmektedir.
Tartışmaların doruk noktasına çıktığı 2007 yılında yaÅŸananlar toplumsal hafızada tazeliÄŸini korumaktadır. BilindiÄŸi gibi 2007 yılındaki CumhurbaÅŸkanlığı Seçimi’nde yaÅŸanan ve kamuoyunda “367 krizi” olarak bilinen hukuk garabeti, CHP’nin müracaatı üzerine Anayasa Mahkemesi’nin vermiÅŸ olduÄŸu kararla tescillenmiÅŸ ve bunun üzerine gerçekleÅŸtirilen Anayasa Referandumu ile cumhurbaÅŸkanının halk tarafından doÄŸrudan seçilmesi kabul edilmiÅŸtir.
“15 Temmuz sonrasında Türkiye’nin çözmesi gereken bir problem olarak ortaya çıkmıştır”
2010 Anayasa referandumu ve cumhurbaÅŸkanının halk tarafından seçilmesiyle oluÅŸan fiilî durumun yarattığı yönetim anlayışı, 15 Temmuz sonrasında Türkiye’nin çözmesi gereken bir problem olarak ortaya çıkmıştır.
Bu gerçekten hareket eden Sayın Genel BaÅŸkanımız, Anayasa ve yasa ihlalleriyle kangren hâline gelen yönetim sorunlarının ortadan kaldırılması amacıyla hükümete halkın hakemliÄŸine dayanan bir çıkış yolu sunmuÅŸtur.
Bu çerçevede iktidar partisi ile MHP arasında varılan mutabakat sonucu Türkiye’de hükümet modelini yeni bir zemine oturtan Anayasa DeÄŸiÅŸikliÄŸi Paketi hazırlanmıştır.
Mevcut defakto durum, Türkiye’yi giderek büyüyen bir siyasi istikrarsızlık tehlikesine sürükleyecektir. Yeni darbelere davetiye çıkaran, yeni krizleri tetikleyen kronik bir politik atmosfer husule gelecektir. Türkiye’de erkleri paylaÅŸan kurumların da anayasal ve yasal fonksiyonlarını icra etmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak “Türkiye’nin yeni bir toplum sözleÅŸmesine ihtiyacı vardır ve sorumluluk hepimizin sırtındadır.” dedik ve harekete geçtik.
Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi ile MHP’nin yapmak istediÄŸi çok açık ve nettir. Devletin bekasını güvenceye almak ve güçlendirmek, devletimizi tehditlere açık hale getiren fiili açmazları ve sistem krizini sonlandırmak amaçlanmaktadır.
“Bu deÄŸiÅŸiklik tek adam rejimi getirmeyecektir”
Bu deÄŸiÅŸiklik tek adam rejimi getirmeyecektir. Parlamento zayıflamayacak aksine güçlenecektir. CumhurbaÅŸkanının sorumsuzluÄŸu ilkesi kaldırılıp hesap verebilir bir konuma getirilecektir.
GeçmiÅŸteki ekonomik ve siyasi krizler bu deÄŸiÅŸikliÄŸi zorunlu mu kıldı?
Elbette ki öyle. Özellikle 15 Temmuz hain darbe giriÅŸiminden sonra ülkenin hızla istikrar kazanması, gereksiz gerginlik ve tartışmaların ülke gündeminden çıkarılması için önemli bir adım atılmıştır. Milletimizin karşı karşıya kaldığı pek çok sorunun üstesinden gelinebilmesi için ülkemizin içerisine sürüklenmiÅŸ olduÄŸu yönetim karmaÅŸasına son vermek elzem hale gelmiÅŸtir. Terörle mücadeleye, ekonomik kalkınmaya, fakirliÄŸin önlenmesine odaklanılabilmesi için bu suni tartışmaların ülke gündeminden çıkarılması gerekiyordu. MHP ülkesi ve milleti için inisiyatif almış ve harekete geçmiÅŸtir.
“CumhurbaÅŸkanının sorumluluk alanını geniÅŸletmiÅŸ”
En genel çerçevesiyle CumhurbaÅŸkanlığı sistemi Türkiye’de neyi deÄŸiÅŸtiriyor?
*Yasama yetkisi münhasıran TBMM’ye ait olacaktır. Hükümetin kanun tasarıları ile yasamaya hâkim olması engellenmekte, Yasama ve yürütme birbirinden tamamen ayrılmakta ve katı güçler ayrılığı tesis edilmektedir.
*Yürütmedeki iki baÅŸlı yapı kaldırılmakta ve tüm yürütme yetkileri CumhurbaÅŸkanı ve kabinesine verilmektedir.
*CumhurbaÅŸkanının kararnameleri, kanun hükmü ve gücünde olmayacak, kanunla düzenlenen konulara dokunamayacak, TBMM aynı konuda kanun çıkardığında hükümsüz kalacak ve Anayasa Mahkemesinin denetimine tâbi tutulacaktır.
*CumhurbaÅŸkanının fiilî ve hukukî sorumsuzluÄŸu sona ermekte, sadece “vatana ihanet” deÄŸil her suç bakımından cezaî ve siyasî sorumluluk getirilmektedir.
*Yüce Divan’a sevk kararının alınması kolaylaÅŸtırılmakta, Yasamanın yürütmeyi denetleme gücü artırılmaktadır.
Yasama ve yürütmenin ayrılmasıyla beraber, her vatandaşın iki ayrı seçimde birer oy kullanma hakkı saÄŸlanmaktadır.
*TBMM ve CumhurbaÅŸkanı seçimleri aynı günde yapılacak, CumhurbaÅŸkanı seçimlerin yenilenmesine karar verirse kendi görevi de sona erecektir.
Yürütme ve yasama organının belirlenmesi için yapılacak seçimler beÅŸ yılda bir ve aynı günde yapılacaktır.
Hükümeti oluÅŸturan parti ile yasamada çoÄŸunluÄŸu elde tutan partinin aynı olması zorunluluÄŸu ortadan kaldırılmaktadır.
Yargının bağımsız olduÄŸu gibi tarafsız olması da anayasal hükme baÄŸlanmaktadır.
*13 üyesi olacak Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nun 7 üyesinin TBMM tarafından seçilmesi düzenlenmektedir.
*CumhurbaÅŸkanının (varsa) partisiyle iliÅŸkisinin kesileceÄŸi hükmü kaldırılmakta, seçilme yaşı 18’e inmekte ve TBMM üye sayısı 600’e çıkmaktadır.
“Söz ve yetki Türk milletinindir”
Anayasa’da deÄŸiÅŸiklik, halkın yaÅŸamına nasıl yansıyacak? Ek maddelerinde halkın yaÅŸamını kolaylaÅŸtıracak hangi maddeler var?
Anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸindeki maksat yürürlükteki hükümet etme sistemini tıkayan, kırılmasına ve dağılmasına neden olabilecek engelleri aÅŸmaktır.
Egemen olan millet, bizzat kendi kader ve geleceÄŸi hakkında karar verecektir. Toplumdaki deÄŸiÅŸim dinamiklerini fark eden siyaset aklının devlete kiÅŸilik kazandıran hukuki çerçeveyi belirlemesi doÄŸal, hatta zorunludur. Kaldı ki bunun nihai onay mercii Türk milletidir. Çareyi vesayet odaklarında, yabancı güçlerin emellerinde deÄŸil, millette gördük. Söz ve yetki Türk milletinindir.
Sahip olduÄŸumuz siyaset aklı; dağınıklığı birleÅŸtiren gücü, meseleyi kavrayan özü, nefsin azgınlığını durduran kudreti temsil etmektedir.
Bizde devlet kavramı, hukuk kitaplarının, siyasal sözlüklerin, ansiklopedilerin tariflerinden daha ileri düzeydedir. Devlet; huzurun, mutluluÄŸun, birlikte hayat ve varlık tanımının adı, ÅŸanı, unvanı ve iftihar kaynağıdır.
Devletin ayaÄŸa düÅŸürülmemesi, milletin arada kaynayıp gitmemesi, vatanın hür ve bağımsız olarak devamı için müdahale gerekiyordu. Yüksek hedefleri benimsedik. Siyasi ahlak ve uzlaÅŸmayla millete giden yolları araladık. Çarpık niyetlere karşı bütünleÅŸip netleÅŸtik.
Amacımız devleti milletle buluÅŸturmaktır. Amacımız arıza sinyalleri veren, tehlike alarmı çalan, güvenlik duvarları yarılan sistemi bir üst fazda yeniden kurmak, yeniden inÅŸa etmektir.
Yasama, yürütme, yargı yeni sistemde nasıl ÅŸekillenecek?
Biz dün; kuvvetler ayrılığı olmalı, yasama, yürütme ve yargıya müdahale edilmemeli, yargıdaki dosyalar sonuçlandırılmalı diyorduk. Düzenlemeyle yasamanın yürütme üzerindeki denetim mekanizmaları korunmaktadır. Kuvvetler ayrılığı korunmakta, devlet içerisine yerleÅŸmiÅŸ vesayet odakları temizlenmektedir. Tıpkı yıllar önce baÅŸbuÄŸ Alparslan TürkeÅŸ’in 9 Işık’ta belirttiÄŸi gibi, kuvvetli ve hızlı icra için yürütmedeki çift baÅŸlılık sona erdirilmektedir. Yürütme artık yasamanın içinden çıkmayacak ve mevcut parlamenter sistemin bütün partileri orada temsil edilmeye devam edecektir. Yürütmenin başı olacak CumhurbaÅŸkanı, milletin en az yüzde ellisinin oyunu almak zorunda olacak, bu durum millet egemenliÄŸini pekiÅŸtireceÄŸi gibi millete raÄŸmen politikalar yürütülemeyecektir.
Mevcut Anayasamızda, genel olarak “hükümetin kurulamaması” hallerinde sadece CumhurbaÅŸkanına tanınan “seçimleri yenileme yetkisi”, nihai teklif metni ile TBMM’ye de tanınmıştır. Ayrıca gerek CumhurbaÅŸkanı gerekse TBMM bu yetkiyi kullandığında CumhurbaÅŸkanlığı ve TBMM seçimlerinin birlikte yenilenmesi saÄŸlanmıştır. “Giyotin formülü” olarak da ifade edilen bu yöntem ile yasama ve yürütme arasında oluÅŸabilecek muhtemel bir krizde bunlardan herhangi birinin seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde kendi varlığına da son vereceÄŸi gerçeÄŸi karşısında bu yetkinin istismar edilmesinin engellenmesi hedeflenmiÅŸtir.
Yasama organının yürütmeyi denetleyebilmesi demokrasi, hukukun üstünlüÄŸü ve güçler arasındaki fren ve denge mekanizması açısından zarurîdir. MHP, Anayasanın “Türkiye Büyük Millet Meclisinin Bilgi Edinme ve Denetim Yolları” baÅŸlıklı 98’inci maddesinde meclis araÅŸtırmasına ilaveten genel görüÅŸme, soru ve meclis soruÅŸturmasının da anayasada yer almasını saÄŸlamıştır.
Dahası, mevcut anayasada yazılı soru önergelerinin belli bir süre içinde cevaplanması öngörülmezken MHP, yazılı soruların 15 gün içinde cevaplanması ÅŸartını getirerek bu denetim yolunun etkinliÄŸini ÅŸimdikinden de ileri bir noktaya taşımıştır.
“TBMM’nin denetim gücünü artıyor”
Yeni Anayasa’da CumhurbaÅŸkanının yetkileri neler olacak?
Mevcut anayasanın 105. maddesine göre, CumhurbaÅŸkanının göreviyle ilgili tek taraflı olmayan kararlarının sorumluluÄŸu BaÅŸbakan ve ilgili bakan tarafından üstlenilmekteydi. Tek başına imzaladığı kararlar ve emirler ise yargı denetiminden muaf tutulmaktaydı. CumhurbaÅŸkanının cezaî sorumluluÄŸu ise sadece vatana ihanetten dolayı ve TBMM üye tamsayısının üçte birinin teklifi üzerine en az dörtte üçünün (413 milletvekili) kararıyla söz konusu olabilmekteydi. Dahası, vatana ihanet suçunu düzenleyen Hıyânet-i Vataniye Kanunu 12.04.1991’de yürürlükten kaldırılmış olduÄŸundan, fiilen bu suçun cezaî yaptırımının olup olmadığı da tartışmalıdır. Kısacası, geniÅŸ yetkilerle donatılan, halk tarafından seçilen ve yürütmenin başı olan CumhurbaÅŸkanı hukuken ve fiilen sorgulanamamaktadır.
MHP yeni hükümet sisteminde CumhurbaÅŸkanının yetkileri gibi sorumluluÄŸunun da olması gerektiÄŸini savunmuÅŸ ve bu görüÅŸünü de kabul ettirerek önemli bir deÄŸiÅŸikliÄŸe imza atmıştır. MHP’nin müdahalesiyle, cezaî sorumluluk üzerindeki “vatana ihanet” sınırlandırması kaldırılarak CumhurbaÅŸkanının her suç bakımından sorumlu olması saÄŸlanmıştır.
CumhurbaÅŸkanının cezaî sorumluluÄŸu gibi kritik bir konuda AK Parti önerilerinin tamamını Yasama organının gücü ve denetimin kuvvetlendirilmesi adına deÄŸiÅŸtiren MHP, AK Parti’nin önerisinde hiç olmayan bir düzenlemeyi de metne dâhil etmiÅŸtir. Buna göre, CumhurbaÅŸkanı hakkında bir soruÅŸturma baÅŸlatılması hâlinde, CumhurbaÅŸkanının seçim kararı alması engellenmiÅŸtir. Bu düzenleme Yasama organını korumaya yönelik önemli bir deÄŸiÅŸikliktir.
AK Parti’nin metninde olmayan fakat MHP tarafından metne eklenen bir diÄŸer önemli hüküm ise CumhurbaÅŸkanının Yüce Divan’da suçlu bulunması hâlinde görevinin sona ereceÄŸine iliÅŸkindir. Kısacası MHP;
*Cumhurbaşkanının sorumluluk alanını genişletmiş
*Suçlandırma sürecini daha düÅŸük yeter sayılarına baÄŸlayarak TBMM’nin denetim gücünü artırmış
*Yargılamanın sonuçlandırılmadan kapatılmasına izin vermemiÅŸ
Suçlu bulunan CumhurbaÅŸkanının görevinin sona ereceÄŸini hükme baÄŸlamıştır.
*Bu müdahalelerin, yürütmenin aşırılıklarının engellenmesi ve hukukun üstünlüÄŸünün tesisi adına kritik olduÄŸu tartışmasızdır. Hatta mevcut anayasadakine nazaran daha geniÅŸ bir alanda daha kolay iÅŸletilebilecek bu denetim mekanizması, yasama-yürütme dengesi açısından yeni anayasanın getirdiÄŸi en önemli kazanımlardan birisidir.
Yeni sistemde meclisin durumu ne olacak?
Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkileri, kanun koymak, deÄŸiÅŸtirmek ve kaldırmak; bütçe ve kesin hesap kanun tekliflerini görüÅŸmek ve kabul etmek; para basılmasına ve savaÅŸ ilânına karar vermek; milletlerarası andlaÅŸmaların onaylanmasını uygun bulmak, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının beÅŸte üç çoÄŸunluÄŸunun kararı ile genel ve özel af ilânına karar vermek ve Anayasanın diÄŸer maddelerinde öngörülen yetkileri kullanmak ve görevleri yerine getirmektir.
“CHP ve HDP milletin menfaati olan her ÅŸeye karşı”
Yeni sisteme ana muhalefetin bakışını konuşmak istiyorum. MHP değişimden yana, CHP-HDP ise değişim istemiyor. CHP-HDP neden yeni anayasaya muhalif?
Öncelikle CHP ve HDP adeta birbirinin ruh ikizi olan iki siyasi parti ve bunlar bu milletin menfaatine olan her ÅŸeye karşı. Hukukta bir söz vardır “mefhum-u muhalifinden istihraç suretiyle tefsir” sadece bu iki partiye bakarak bile bu teklife evet denilebilir.
Dünün açılımcısı, hatta çözüm sürecinin en büyük destekçisi CHP; bugün sözde ÅŸahin politikası takip etmektedir.
CHP; Öcalan’la Öcalancı, çözümcü ile çözümcü, 15 Temmuz’dan sonra da güya üniterci olmuÅŸtur. Yarın ne olacağı ise belli deÄŸildir.
GeliÅŸmeler merhum Necip Fazıl’ın 1956’da CHP için söylediÄŸi sözün ne kadar doÄŸru olduÄŸunu ve CHP’nin 60 yıldır bir arpa boyu yol alamadığını göstermektedir. Åžöyle diyordu merhum Necip Fazıl; “Bugün bizdeki muhalefet, iktidarı düÅŸürme ÅŸartıyla vatanı düÅŸürmeye bile razıdır.”
CHP ve HDP’nin karşı olma sebepleri
Cumhuriyetin, demokrasinin, hak, hukuk ve adaletin yılmaz savunucusu olan MHP’nin imzasını taşıyan bu anayasa ve sistemde;
*Cumhuriyetimizin temel ilkeleriyle çatışma yoktur!
*Ä°lk dört maddeyi deÄŸiÅŸtirmeye yönelik giriÅŸimler yoktur!
*Anayasaya uymayan yöneticilerin sorumsuz kalması yoktur!
*Keyfi yönetime cevaz verecek bir düzensizlik yoktur!
*Yönetenlerin iÅŸledikleri suçlardan cezasız kalması yoktur!
*Millî devleti parçalayan özerklik/federasyon yoktur!
*Türkçeden baÅŸka bir dile resmiyet kazandırılması yoktur!
*Türkçeden baÅŸka bir dilde eÄŸitim yoktur!
*Türk’ün anayasasından “Türk”ün adını çıkarma giriÅŸimi yoktur!
*Türk milletinin içinden ayrı bir “millet” inÅŸâsı giriÅŸimi yoktur!
*Terör örgütüyle pazarlık, teröriste af, teröre taviz yoktur!
*Terörist başı bebek katiline özgürlük yoktur!
*Paralel devlet yapılanmasına yer yoktur!
Bu nedenlerle HDP-CHP ikilisi bu değişikliğe karşıdır.
Bundan sonra süreç nasıl iÅŸler?
Kanun Teklifi TBMM’de kabul edilmiÅŸtir. Sayın CumhurbaÅŸkanı da kendisine sunulduÄŸunda derhal onaylayacağını ifade etmiÅŸtir. CumhurbaÅŸkanının onayından sonra halkın hakemliÄŸine müracaat edilecektir. Ben milletimizin bunu onaylayarak konuyu gündemden artık kaldıracağını düÅŸünüyorum. Ancak aziz Türk milletinin kararı her ne olursa olsun başımızın tacıdır.
Haber7.com
Yorum Yazın