Dokunma denilenlere dokunuyoruz, Allaha bir can borcumuz var

Erdoğan, bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin başbakanlık makamını vakarla yürüttüğünü ifade ederken bundan sonra da aynı hassasiyeti göstereceğini anlattı. Milletinin kalbinden geçeni orada yansıttığını belirten Başbakan, "Bir moderatör, bir başbakanın omuzuna elini atamaz. Bu, edepsizliktir. Eğer ben orada diplomatik davranmamış olsaydım, benim daha farklı bir şey yapmam gerekirdi." ifadelerini kullandı. Erdoğan, bazı çevrelerin 'diplomatik davranmadı' eleştirilerine de sert karşılık verdi: "Ben siyasetçiyim. Benim diplomatım, aslanın midesinden hakkını söküp alandır." İktidara geldiklerinde masada üzeri tozlanmış dosyalar bulduklarını ifade eden Erdoğan, sözü çetelerle mücadeye getirdi ve geri adım atmayacaklarını vurguladı: "AB, Kıbrıs, Ortadoğu, Ermenistan, çete ve mafyalar dosyaları için bulaşma, bak dokunma, yerler götürürler dediler Yerlerse yerler. Ama biz biraz büyük geliriz. Allah'a bir can borcumuz var."

Başbakan Erdoğan, partisinin dünkü grup toplantısında 29 Ocak'ta Davos'ta yaşanan gerginliği değerlendirdi. Bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanlık makamını vakarla temsil ettiğini belirten Erdoğan, bundan sonra da aynı hassasiyeti göstereceğini bildirdi. Milletinin kalbinden ne geçiyorsa, Davos'ta onu yansıttığını ifade eden Başbakan, panel yöneticisine yüklendi: "Bir moderatör, uluslararası bir toplantıda, bir başbakanın omuzuna elini atamaz. Bu, edepsizliktir. Eğer ben orada diplomatik davranmamış olsaydım, benim daha farklı bir şey yapmam gerekirdi. Yapmadım. Türkiye'nin itibarını, Türkiye'nin onurunu, Türkiye'nin haysiyetini savunmak, orada bana düşerdi ve ben onu yaptım. Kimsenin Türkiye'yi, Türk milletini küçük düşürmesine arkadaşlar göz yumamayız. Bizden kimse haksız eleştirilere, haksız yorumlara karşı yutkunmamızı, alttan almamızı, söylenenlere göz yummamızı beklememeli."

Erdoğan, kendisine destek veren parti liderlerine, sivil toplum örgütlerine ve halka teşekkür ederken, kimi medya kuruluşları, yazarlar ve siyasetçilerin, böyle bir sınavda bir kez daha milletin gerisinde kaldıklarını söyledi. Olayın hemen ardından televizyon ekranlarına çıkarak Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın üslubunu eleştiren bazı kişilerin siyasi tarafgirlik adına durumu farklı bir noktaya çekmeye çalıştığını kaydeden Erdoğan, 'monşer' dediği bu çevrelere 'artık milletin sesine kulak verin' tavsiyesinde bulundu: "Diplomasideyken monşer gibi davranan bu kişiler, siyasette de monşer olarak davranmaya devam ediyorlar. Diplomasiyi siyasete alet eden bu kişilerin de artık, milletin hissiyatının çok uzağına düştüklerini görmesi gerekiyor. Tepkimizi, 'fevri, öfkeli, nezaketsiz' bulanlar, ömürleri boyunca köşelerinde, yazılarında, yorumlarında, ülkelerine ilişkin böyle bir kaygıyı taşımamış ve ne yazık ki tam aleyhte gaz vermek suretiyle de bizim doğru gidişimizi saptırmışlar. Artık, belli çevreler ezberlerini bozmalı, kendisine, milletine ve ülkesine daha fazla güvenmelidir. Bugüne kadar Atatürk'ün ortaya koyduğu 'yurtta sulh cihanda sulh' ilkesinin samimiyetle takipçisi olduk ve olmaya devam edeceğiz."

Küçük düşünme devri sona erdi

Çete ve mafyalarla mücadelesini anlatırken Türkiye'nin o eski Türkiye olmadığı vurgusu yaptı. Türkiye'nin son dönemdeki başarılarından birinin de özgüvenini geri kazanması olduğuna işaret eden Erdoğan, artık küçük düşünme devrinin sona erdiğini açıkladı. Erdoğan, iktidara geldiklerinde masada üzeri tozlanmış dosyalar bulduklarını ifade ederken sözü çetelerle mücadeye getirdi. Erdoğan, bu konuda geri adım atmayacaklarını vurgularken, net mesaj verdi: "Elimizi neye uzattıysak aman Yarabbi felaket. Dosyaların kapağını açmak istediğimizde belli çevrelerden sesler yükseldi, malum koro. Nedir bu dosyalar? AB, Kıbrıs, Ortadoğu, Suriye, Lübnan, İran, Ermenistan, Afrika, Kafkasya, Balkanlar dosyası. Daha da tozlaşmış çete ve mafyalar dosyası. Bulaşma, bak dokunma yerler götürürler, dediler. Yerlerse yerler. Ama biz biraz büyük geliriz... Bizim Allah'a bir can borcumuz var. Bu çerçevede yola devam ediyoruz. Bu hizmeti vereceğiz ki torunlarımıza tertemiz bir Türkiye ve farklı bir Türkiye bırakalım."

Erdoğan, konuşmasında MHP lideri Devlet Bahçeli'nin eleştirilerine de cevap verdi. Bahçeli'nin sürekli İsrail Başbakanı Ehud Olmert'le Ankara'da yapılan görüşmeyi gündeme getirdiğine dikkat çeken Erdoğan, "Sayın Bahçeli, sen hangi dilden anlarsın onu söyle. Defaatle anlattım. Kriptoları gelip sana mı teslim edeceğiz? Bunlar niye kayıtlara girmemiş, girmediğini ne biliyorsun? Kişisel kayıtlara girmediğini ne biliyorsun? Biz eşeği sağlam kazığa bağlıyoruz merak etmeyin." dedi. Bahçeli'nin doğalgaz indirimine yönelik sözlerini de değerlendiren Erdoğan, indirimin seçim yatırımı olarak gösterilmesine tepki gösterdi: "Ayıptır, gerçekçi ol biraz. Bu noktada bazı rakamlar açıklarsam kaçacak delik ararsınız. Botaş, 1997-2002 yılları arasında doğalgazdan ortalama yüzde 28 kâr ediyordu. Kim vardı iktidarda? MHP, DSP, ANAP vardı. Botaş'ın kârı yüzde 28'di. Halkından, ithal ettiği doğalgazdan yüzde 28 kâr ederek vatandaşına satıyordu. Geldik bu oranları kademeli olarak indirdik. Bizim dönemimizde 2007 sonuna kadar kâr oranı yüzde 8'e indi. 2008 sonrasında kâr oranını yüzde 1,5 olarak gerçekleştirdik."

Vekilleri uyardı: Dedikodu faizli olur, dikkat edin

Başbakan Erdoğan, grup toplantısının basına kapalı bölümünde, milletvekillerine uyarılarda bulundu. Yerel seçim sürecinde birlik ve beraberlik içinde hareket edilmesini isteyen Erdoğan'ın, "Bu dönemde dedikodu, faiziyle birlikte olur. Bunlara itibar etmeyin. Kırgınlıkları, küslükleri bir kenara bırakmak lazım. Siyaset, uzun soluklu bir iştir. Aday gösterilmediği için kırılan arkadaşlarımızın gönlünü alıyoruz. Birkaçı dışında bu arkadaşlar yine bizimle birlikte yola devam edecekler." dediği öğrenildi. TBMM'nin 29 Mart tarihinde yapılacak yerel seçimlerden önce yaklaşık 25 günlük bir tatile girmesi öngörülüyor. Meclis, martın ilk haftasından nisan ayına kadar çalışmalarına ara verecek. Erdoğan, milletvekillerinden mart ayının başına kadar Meclis çalışmalarına devam etmelerini istedi. Ankara, Zaman

Destek gösterilerini siz değerlendirin

Başbakan Erdoğan, grup toplantısında Davos'ta yaşadıklarını anlattı. Toplantının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Başbakan'a, dünyanın birçok yerinde lehine gösteri yapıldığı hatırlatıldı. Erdoğan, "Bunların değerlendirmesini size bırakıyorum. Siz çok daha güzel değerlendirme yaparsınız. Şahsımla ilgili olduğu için benim değerlendirmem doğru olmaz.'' dedi.

ERDAL ŞEN / ZAMAN