11 yaşındaki Rahaf'tan İslam dünyasına sitem: Daha ne kadar öleceğiz?7 Ekim’den bu yana 30 bin kişinin katledildiği Gazze’de, Filistinliler dünyadan çaresizce yardım bekliyor. Ramazan’a hazırlanan İslam dünyasına ise büyük sitem var. 11 yaşındaki Rahaf, yıkılan evlerinin enkazından Müslümanlara “Siz sahur ve iftar yapacaksınız. ‘Hangi yemeği yesek’ diye düşüneceksiniz. Biz ise açız” diye seslendi.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında 4 ay geride kaldı. İşgal devletinin açlık ve susuzluğa mahkum ettiği çocuklar ise birer birer yaşamdan kopuyor. İnsanlık tarihinin en büyük trajedisinin yaşandığı Gazze’deki zulmü, Cibaliya Mülteci Kampında yaşayan Rahaf el-Mukayyed dünyaya haykırdı. 11 yaşındaki Rahaf’ın yürek sözleri, Ramazan ayına hazırlanan İslam alemine adeta tokat niteliğindeydi. 11 yaşındaki Rahaf, “Sizler sebze meyve yiyeceksiniz. Sahur ve iftar yapacaksınız. 'Hangi yemeği yesek' diye düşüneceksiniz. Biz ise açız. Gazze halkının açlıktan öldüğü haberini mi duymayı bekliyorsunuz? Bizler insanız, duygularımız var. Biz insanız sadece bir haberden ibaret değiliz. Tarihin, Gazze halkının açlıktan öldüğünü yazmasını mı bekliyorsunuz? Bize bugün yardım etmeyecekseniz ne zaman edeceksiniz?" dedi.
TEK ÖĞÜN YİYORUZ
İsrail'in saldırılarıyla yıkılan evinin enkazından seslenen minik Rahaf, enkaz altında hâlâ çok sayıda şehit olduğunu söyledi. Saldırılar öncesi sabahları erken kalkıp namaz kıldıklarını sonra da okula gitmek için hazırlandıklarını kaydeden Rahaf, ev, okul, kırtasiye, caddelerin, kısacası her şeyin yıkıldığı Gazze'nin artık yaşanılmaz bir yer haline geldiğini dile getirdi. "Kaybettiğimiz şeyleri kim geri getirecek?" diye soran Rahaf, "İnsanlar pirinci, hayvan yemlerini ve arpayı öğütüp un yaptı. Ne salatalık, ne domates ne de havuç var. Günde tek öğün yemek yiyoruz. İnsanlar açlık ve soğuktan ölüyor” ifadelerini kullandı.
GİDECEK YER KALMADI
Sivillerin yaşadığı evler bombalanırken çok korktuklarını ifade eden Rahaf, "Siz bunları televizyon ya da telefondan seyrediyorsunuz. Biz ise yıkımı görüyor ve bu korkunç sesleri işitiyoruz. Savaş bitse de artık gidecekleri hiçbir yer kalmadı. İnsanları artık yollara gömüyorlar. İnsanlar nereye gideceğini bilemez oldu. Eskiden okula gidiyordum, Kur'an-ı Kerim okuma kursuna ve gazetecilik kursuna yazılmıştım. İsrail her şeyi mahvetti" diye konuştu. Rahaf, bomba ve şehit olmaktan değil, yaralanıp acı çekerek ölmekten korktuklarını dile getirdi.
Bebek açlıktan öldü
Birleşmiş Milletler'in (BM), Gazze'de yetersiz beslenme ve açlık nedeniyle toplu çocuk ölümleri yaşanabileceği uyarısı üzerinden günler geçmeden iki aylık bir Filistinli bebek, akut yetersiz beslenme nedeniyle can verdi. Yerel kaynakların bildirdiğine göre Mahmud Fattouh isimli erkek bebek, Şifa Hastanesi'ne getirildikten hemen sonra hayatını kaybetti. El Cezire tarafından doğrulanan görüntülerde, bir deri bir kemik kalmış bebeğin hastane yatağında nefes nefese kaldığı görülüyor. Çocuğu hastaneye kaldıran sağlık görevlilerinden biri Mahmud'un akut yetersiz beslenmeden öldüğünü söyledi. Bir sağlık görevlisi, “Hastanede akut yetersiz beslenme sorunu yaşadığını tespit ettik. Sağlık görevlileri onu yoğun bakıma kaldırdı. Bebeğe günlerdir süt verilmediği ortaya çıktı" ifadeleriyle dehşeti ortaya koydu.
Kitap yakarak ısındılar
Terör devleti İsrail'in Gazze'ye her türlü yakıt ve gıdanın girişini engellediği tam ablukası devam ederken, soğuk hava şartları altında hayata tutunmaya çalışan Filistinli aileler sığınabildikleri noktalarda çocuklarını sıcak tutmak için kitapları yakmaya başladı. Deyr el-Belah bölgesine sığınan çocuklar, Katar merkezli El Cezire kanalına, zor şartlar nedeniyle ısınmak için sığındıkları bir okul kütüphanesindeki kitapları yakmak zorunda kaldıklarını anlattı. Julia Hamad isimli bir Filistinli kız çocuğu, "(7 Ekim'den sonra) Birden çok kez sürüldük, okulumuzdan, yiyeceklerimizden, kitaplarımızdan olduk ve şimdi o kitapları ısınmak için yakıyoruz" sözleriyle, İsrail saldırıları karşısında dünyanın kendilerini tek başına bırakmasına ve yaşadıkları çaresizliğe isyan etti.
Kaynak:Yeni Şafak
Yorum Yazın