Her birey ilk bilgilerini , eğitimini aile ortamında, sonrasını ise okul döneminde almaya başlar. Okul dönemindeki öğrenme süreci uzun yıllar devam eder ve bu nedenle de çok önemlidir. Bu süreçte karakter yapımızla birlikte zihinsel, gelişimsel özellik ve farklılıklar gösterir , bazılarımız çok başarılı olurken bazılarımız başarıyı yakalamada zorlanırız.
Öğrenme güçlüğü bir çocuğun zekasının normal ya da normal üstü düzeyde olmasına rağmen okuma, anlama, dinleme düşünme ve yazmada güçlük çekmesi olarak tanımlanır. Öğrenme güçlüğü olan çocuklar yaşıtlarına göre daha düşük başarılara sahip olurlar. Erken teşhis ve uygun öğretim tekniklerinin uygulanması öğrenme güçlüğü çeken çocuklar için oldukça önemlidir.
Aileler öğrenme güçlüğü çeken çocuklarını fark etmede bazen zorluk çekerler.Belki bunun sebebi kabullenmek istemedikleri içindir. Çünkü her anne baba çocuğunu yetenekli ve zeki olarak görmek ister.Başarısız olmalarını istemezler.
Öğrenme güçlüğü görülen çocukların en belirgin ortak özelliği çalışma becerilerini kullanma yeteneklerinin sınırlı oluşudur. Zekaları yeterli olsa da akademik başarıda yeterli değillerdir. Aşırı hareketlilik, dikkatsizlik, yetersizlik sorunları, düşünme ve bellek problemleri de görülmektedir.
Zeka düzeyleri normal olan fakat öğrenme güçlüğü gösteren çocuklar normal sınıf ortamlarında yaşıtlarıyla ve öğrenme güçlüğü bulunmayan çocuklarla bir arada öğrenmeye zorlandığında ve özel eğitim almadıklarında çoğu zaman okulu bırakmaktadır. Oysa öğrenme güçlüğü gösteren çocuklar için açılan özel sınıflar eğitim alan çocukların kendilerini daha iyi ifade etme özelliği kazanabilmektedir.
Okul öncesi dönemde öğrenme güçlüğü gösteren çocuklarda;
•Okul öncesi dönemde öğrenme güçlüğü gösteren çocuklarda genellikle dil gelişiminde gecikmeler ve konuşma bozuklukları görülür. Hikaye anlatmaya ilgi duymazlar, kelime dağarcıklarının gelişim hızı düşüktür ve konuşmayı öğrenmekte çoğu zaman güçlük çekerler.
•Dikkat problemleri görülür. Öğrendiklerini hatırlamakta zorluk çekerler. ( Bellek zayıflığı) Alfabeyi, sayıları öğrenmekte zorlanırlar.
•Motor gelişimleri yetersizdir. Öz bakım becerilerini öğrenmekte güçlük çekerler. Düğme iliklemekte, çizim yapmakta zorlanırlar.
Okul döneminde ise;
•Normal ya da normal üstü zekada olmalarına rağmen, yaşıtlarına göre akademik başarıları düşüktür.
•Kurallı cümleler kurmakta güçlük çekerler. Sözel anlatımları çoğu zaman zayıftır.
•Yaşıtlarına göre daha yavaş yazarlar, yazarken bazı harf ve sayıları ters yazarlar. Yavaş yazıyor olmalarına rağmen el yazıları yaşıtlarına göre, biçimsiz ve okunaksızdır.
•Yaşıtlarına göre okuma hızında geridirler.
•Ders çalışırken konsantre olmakta güçlük çekerler, çabuk sıkılırlar, genellikle ödevlerini eksik yaparlar.
•Problem çözme, sayı sayma, işlem konusunda zorluk çekerler. Aritmetik sembolleri karıştırır, çarpım tablosunu öğrenmekte güçlük çekerler.
•Motor becerileri zayıftır. İp atlama, takla atma, top yakalama gibi oyunlarda başarısızdırlar ve genellikle düşer, yaralanırlar. İnce motor becerileri gerektiren faaliyetlerde güçlük çekerler. (düğme ilikleme, makas kullanma, gibi.)
•Genellikle defterleri, kitaplarını düzenli kullanmazlar. Yazarken fazladan satır atlar, düzensiz yazar, bazen sayfanın belli kısmını kullanmazlar. Eşyaları, odaları ve giysileri çoğu zaman dağınıktır. Belli bir düzen söz konusu değildir.
•Yön kavramlarını karıştırırlar. Örneğin; sağ-sol, alt-üst, kuzey-güney gibi. Zaman kavramlarını karıştırırlar. (Dün, bugün, yarın gibi.) Saati öğrenmekte güçlük çekerler.
•Yaşıtlarına göre okuma hızında geridirler.
•Ders çalışırken konsantre olmakta güçlük çekerler, çabuk sıkılırlar, genellikle ödevlerini eksik yaparlar.
•Problem çözme, sayı sayma, işlem konusunda zorluk çekerler. Aritmetik sembolleri karıştırır, çarpım tablosunu öğrenmekte güçlük çekerler.
•Motor becerileri zayıftır. İp atlama, takla atma, top yakalama gibi oyunlarda başarısızdırlar ve genellikle düşer, yaralanırlar. İnce motor becerileri gerektiren faaliyetlerde güçlük çekerler. (düğme ilikleme, makas kullanma, gibi.)
•Genellikle defterleri, kitaplarını düzenli kullanmazlar. Yazarken fazladan satır atlar, düzensiz yazar, bazen sayfanın belli kısmını kullanmazlar. Eşyaları, odaları ve giysileri çoğu zaman dağınıktır. Belli bir düzen söz konusu değildir.
•Yön kavramlarını karıştırırlar. Örneğin; sağ-sol, alt-üst, kuzey-güney gibi. Zaman kavramlarını karıştırırlar. (Dün, bugün, yarın gibi.) Saati öğrenmekte güçlük çekerler.
Okuldaki başarıyı artırmak için neler yapılabilir ?
•Her şeyden önce öğrencilerin verimli ders çalışma yöntemlerini yani kendi öğrenme yöntemlerini bilmeleri
•Dersi derste öğrenmeleri ve ders takibini çok iyi yapmaları,
•Derslerine devamsızlık yapmamaları,
•Düzenli çalışarak derste not tutmaları, eve geldiğinde tekrarını yaparak bilgiyi taze tutmaları gerekmektedir.
•Ayrıca öğrencilerdeki sorumluluk duygusu geliştirilmelidir. Yani verilen ödevleri anne babalar değil çocuklar araştırmalı ve hazırlamalıdır.Bu konuda öğretmen ,anne baba işbirliği çok önemlidir.
•Öğrencilere yaşlarına uygun , yapabilecekleri görevler verilmeli ve takip edilmelidir. Başarılı olmuş kişilerin hayatlarını okumak , onları tanımak öğrencilerde motivasyonu artırdığından çevreden örnekler sunulmalı ve tanıma ortamları yaratılmalıdır.
•Aile ortamı huzur ve sevgi dolu olmalıdır.Anne ve babaların özellikle dikkat etmesi gereken en hassas durumdur.
•Anne baba çocuklarıyla birlikte kaliteli zaman geçirmeye dikkat etmelidir. Sevildiğini hisseden çocuk başarılı olmaya daha yatkındır.
•Çalışmak ama planlı çalışmak önemlidir. Zamanı doğru planlamak ve uygulamak başarıyı getirecektir. Kültür , sanat ve sosyal faaliyetlerine katılmak, araştırmalar yapmak bilgiyi merak ederek öğrenmek kalıcı öğrenmeyi sağlayacaktır.
Okul öncesi ve sonrası yaşanan bu sürecin çok önemli olduğunu düşünüyor ve bende eğitimin içinden biri olarak yaşadığım bu sorunları, yerine göre araştırdıklarımı sizlerle paylaşmaya çalışacağım. Bir sonraki yazıda ise öğrenme bozukluğu çeşitleri üzerinde duracağım.
Sevgi ve sağlıkla kalın….
Facebook Yorum
Yorum Yazın