Yazılarımızı takip edenler bilirler. Vahid Hoca için 3-6 ay kim sabredecek demiştik. Sonunda görüldü ki kimse sabredemedi. Vahid Hoca gitti. Yerine Ersun Yanal geldi. Gelir gelmez de takımda etkisi hissedilmeye başlandı. Ersun Hoca oyun tarzı olarak atak futbolu tercih eden bir hoca. Haliyle Trabzon yerinde duramayan insanların bir şehri olduğuna göre Ersun Hoca’nın bu atak futbolu beğeniyle karşılanmaya başladı.
Ersun Hoca ile çıkılan tüm maçlar Beşiktaş maçı hariç kazanıldı. Özellikle Galatasaray maçıyla beraber Hoca’nın etkisi zirve yaptı. Trabzonsporlular heyecana kapılıp takımlarına Barcelona muamelesi yapmaya başladı. 2 hafta sonra ise Beşiktaş maçının kaybedilmesiyle beraber bu seferde takıma amatör küme muamelesi yapılmaya başlandı. 2 hafta arayla oynanan futbolun farkı insanların psikolojisini bozdu. Galatasaray’a 3 çekiyorsun, Beşiktaş ta sana 3 çekiyor. Bu nasıl bir futbol? Nasıl bir Türk futbolu? Cevap vermek zor. Aslında Türk futbolundaki bu dengesizlik tamamen ŞİKE sürecinin sonucu. Herkesin dengesi bozuk. Kimse kimseye güvenmiyor. Herkes MHK’yı, TFF’yi suçluyor. Bu mantıkla bir yere varılamaz diyeceğim ama bu kurumların güvenilmezliği ve tarafgirliği de ortada. Güçlüden yanalar. Güçlü haklı olmasa bile!
Trabzonspor 8 puan farkla zirveden uzaklaştı. Ancak fark 3 maça bakar. Takımların hiç birinde istikar yok. Beşiktaş bir nebze iyi gibi gözükse de 2 mağlubiyetle onlarında dengesi bozulabilir. Neler olacağını kestirmek zor. Ama gözüken o ki 4 büyükler yine ilk 4 sırayı alacaklar.
Avrupa’da neler oluyor? Trabzonspor’a İtalya’nın güçlü takımı Napoli çıktı. Tur o kadar kolay gözükmüyor. Geçen sene de yine İtalyan Juventus’a kaybetmiştik. Ancak 3 sene önce İnter’i de deplasmanda yenmiştik. Takımın defansı çok dengesiz. Maç şubat ayında. Şubat ayında kadar takım oturursa şansımız artacaktır. Ancak yine de favori Napoli.
Facebook Yorum
Yorum Yazın