Ürtiker halk arasında yaygın bilinen adıyla kurdeşen, toplumda sık görülen cilt hastalıklarının başında geliyor.
Kızaran, kabaran, kaşıntı yapan döküntülerle geliÅŸen hastalık, özellikle alerjik bünyeli kiÅŸilerde daha sık görülüyor. Bazı ciddi hastalıkların belirtileri ile benzer özellikler gösteren ürtikerde doÄŸru tanı ve tedavi önem taşıyor.
Uz. Dr. Oya ErmiÅŸ, ürtiker hastalığı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Aniden başlayan kaşıntılar kronik hale gelebiliyor
Ürtikerin, akut ve kronik olmak üzere iki tipi bulunmaktadır. Akut tabloda döküntüler 15-20 dakika içinde genellikle kaybolur. Hatta hasta, sabah hastaneye gittiÄŸinde hiçbir iz kalmamış olabilir. Ancak bu döküntüler kimi zaman öyle kaşıntılı olur ki kiÅŸinin iÅŸ ve özel yaÅŸamı sekteye uÄŸrar ve sorunlar yaÅŸanabilir. 6 haftayı geçmiÅŸ olan ürtiker kronik olabilir. Döküntüleri kısa sürede ortadan kaldırmak mümkün olabildiÄŸi gibi zaman zaman inatçı olabilir. Antihistaminik ilaçlarla hastanın hayatına devam etmesi saÄŸlanabilir.
Döküntüler ağız içinde görülmeye baÅŸlarsa
Ürtikerin yol açtığı döküntüler, saçlı deri dahil, vücudun her yerinde görülebilir. Ancak en önemlisi ağız içi ve solunum yollarıdır. Böyle bir tabloda, hasta solunum sıkıntısı ile acile gelir. Hastanın adrenalin gibi özel bir takım ilaçlarla konforlu solunum saÄŸlayabilmesi için belirli tedaviler verilir. Bu uygulamaların evde yapılması ya da önlenmesi mümkün deÄŸildir. Bu nedenle döküntüler oral mukozaya yani ağız içi ve dudak çevresine sıçrarsa ve solunum sıkıntısı olursa zaman kaybedilmeden doktora gidilmelidir.
Stres, hastalık geliÅŸiminde önemli rol oynuyor
Ürtiker, genelde alerjisi olan kiÅŸiler arasında yaygın olmakla birlikte, alerjisi olmayan kiÅŸilerde de görülebilmektedir. Alerjiye ek olarak; tiroid, mide-bağırsak hastalıkları, kolejen doku hastalıklarının ilk semptomları olabilir. Ürtikerin bir diÄŸer önemli nedeni de strestir. Bir kiÅŸi vücudunda kızaran, kabaran, kaşıntı yapan ve sonra da kaybolan döküntüler görüyorsa hemen doktora baÅŸvurmalı ve nedenini öÄŸrenmelidir. Hastadan alınan kan, idrar ve dışkı testleri ile ürtikere neden olabilen hastalıklar tespit edilip, hastaya ek tedavi verilebilir.
Nedeni bilinmeyen ürtiker tedavisinde psikolojik destek önemli
Ürtiker tedavisi, hastanın durumuna göre deÄŸiÅŸir. Hastaya, akut ve kronik ürtiker teÅŸhisi konmasının ardından tedavide ilk seçenek olarak antihistaminik ilaçlar devreye girer. EÄŸer ÅŸikayetler artarak devam ederse steroid yani kortizon tedavisi baÅŸlanabilir. Hastanın tetkiklerinde herhangi bir problem tespit edilmezse ve klinik tablo 6 haftayı da geçmiÅŸ ise “Kronik idiopatik ürtiker” yani nedeni belli olmayan ürtiker teÅŸhisi konulur. Bu durumda tıbbi tedaviye ek olarak psikiyatristten yardım alınabilir.
Åžikayetler azalınca ya da geçince tedavi bırakılmamalı
Ürtiker tedavisi uzun solukludur ve ilaçlar, “döküntüler geçti denilerek” asla bırakılmamalıdır. EÄŸer ilaçlar, 3 gün kullanılıp bırakılırsa ürtiker, daha ÅŸiddetli bir ÅŸekilde geri dönebilir. Bu nedenle hastaya genelde aylık tedaviler verilir, iyileÅŸse bile tedaviyi bırakmaması ve tekrar doktora baÅŸvurması gerektiÄŸi söylenir. Belirtiler azalmışsa tedavi, doktor tarafından basamak basamak azaltılarak sonlandırılır. Ancak ÅŸikayetler hala devam ediyorsa süreç 2-3 ay, hatta daha fazla uzayabilir.
Ürtiker hastalarının adım adım dikkat etmesi gerekenler
Ürtikeri aktive eden alerjen gıdalar tüketilmemelidir. Özellikle çilek, yumurta sarısı, fındık, fıstık, çikolata ve deniz ürünlerinden uzak durulmalıdır.
KiÅŸi hayatındaki deÄŸiÅŸiklikleri çok iyi not etmelidir. Banyodaki sabun, ÅŸampuan, cilde uygulanan topikal bazı maddeler ürtikeri tetikliyorsa kaçınılmalıdır.
Çamaşırlar, deterjan artıklarının kalmaması için çift durulanmalıdır.
Çamaşır yıkarken yumuÅŸatıcı asla kullanılmamalıdır.
Banyoda cilt rahat bırakılmalı, kese ya da lif yapılmamalıdır.
Solunum yoluyla giren alerjenler açısından tozlu ortamlarda bulunulmamalıdır.
Yorum Yazın