Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün adeta binlerce yılın intikamını alma hissi ile girişilen bir saldırı ile karşı karşıyayız." dedi.
CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, BeÅŸtepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen CumhurbaÅŸkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri Töreninde konuÅŸtu.
ErdoÄŸan, "Bugün adeta binlerce yılın intikamını alma hissi ile giriÅŸilen bir saldırı ile karşı karşıyayız." dedi.
KonuÅŸmasına tüm katılımcıları selamlayarak baÅŸlayan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi'ne, milletin evine hoÅŸgeldiniz." ifadesini kullandı.
Ödül kazanan isimlerin Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu tarafından belirlendiÄŸini dile getiren ErdoÄŸan, ödül almaya hak kazanan kültür sanat insanlarını tebrik etti.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ödüllerin 1979 yılından bu yana takdim edildiÄŸini anımsatarak, "Necip Fazıl Kısakürek, Sedat Hakkı Eldem, Süheyl Ünver, Fazıl Hüsnü DaÄŸlarca, YaÅŸar Kemal, Çelik Gülersoy, Metin Erksan, Halil Ä°nalcık, Sezai Karakoç, Metin Sözen, Niyazi Sayın ve burada sayamadığım daha pek çok deÄŸerli kültür sanat erbabımız bu ödüle layık görülmüÅŸtür." diye konuÅŸtu.
"Bugün de listeye bu toprakların yetiÅŸtirdiÄŸi deÄŸerlerden yeni isimleri ekliyoruz." ifadesini kullanan ErdoÄŸan, "Ödül takdim edeceÄŸimiz isimlerin her birini kültürümüz ve irfanımız için birer abide olarak görüyoruz. Ülkemiz her biri defalarca ödüllendirilmeye layık sayısız kültür ve sanat insanına sahiptir. Her yıl burada özellikle yaptığımız iÅŸ bu büyük havuzdan adeta bir avuç su alarak gönlümüzü ve ruhumuzu teskin etmektir." diye konuÅŸtu.
Bu yıl edebiyat alanındaki ödülü Nuri Pakdil'e takdim etmeyi kararlaÅŸtırdıklarını dile getiren ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:
"Ancak kendisiyle burada bir araya gelmek ve ödülünü bizzat takdim etmek kısmet deÄŸilmiÅŸ. Bu vesileyle kendisine bir kez daha Allah'tan rahmet ve maÄŸfiret, sevenlerine baÅŸsaÄŸlığı diliyorum. Nuri Pakdil denince gözümüzün önüne inancının ve mukaddes bildiÄŸi deÄŸerlerin onurunu yiÄŸitçe taşıyabilmiÅŸ kalem ve kelam ustası bir ÅŸahsiyet gelir. Onun bu coÄŸrafyanın insanlarına miras bıraktığı en büyük deÄŸer dilinden hiç düÅŸürmediÄŸi, gönlünden hiç çıkarmadığı Kudüs sevdası olmuÅŸtur. 18 Ekim'de ebedi aleme yolcu ettiÄŸimiz Nuri Pakdil üstadımızın bu kutlu davasına ömrümüz yettiÄŸince sahip çıkmayı sürdüreceÄŸiz."
Sinema alanındaki ödülün sahibinin ise Türk sinemasının milli ve yerli kimliÄŸi için bir ömür harcayan, imkansızlıklar içinde özgün eserlere imza atan Mesut Uçakan olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, "Reis Bey, Kelebekler Sonsuza Uçar, Anka KuÅŸu gibi ÅŸiir tadındaki sinema eserleri ile sanat hazinemizi zenginleÅŸtiren Sayın Mesut Uçakan'ı bir kez daha tebrik ediyorum." dedi.
Mazhar Fuat Özkan üçlüsünün 1970'li yıllardan beri milletin ortak hislerine tercüman olmayı baÅŸardığını ve Türkiye'nin bütün renklerini bir paydada buluÅŸturabilen eserleri ile gönüllerde taht kurduÄŸunu anlatan ErdoÄŸan, "Türk pop müziÄŸinde kültürel kimliÄŸimizi 40 yılı aÅŸkın süredir baÅŸarıyla temsil ediyorlar. Müzik ödülünüzü bu yıl 'Güllerin Ä°çinden', 'Buselik Makamına' 'Ele Güne Karşı' gibi onlarca ölümsüz eserle içimizi ısıtan Mazhar Alanson, Fuat Güner, Özkan UÄŸur beyefendilere takdim ediyoruz." diye konuÅŸtu.
Devrim Erbil'in "Resmin Åžairi" olarak anılan bir sanatçı olduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:
"Kendisi sanat anlayışını, 'Batı'da ekilen tohumların bizim topraklarımızda filiz vermesini bekleyen yaklaşımlara karşıyım, Batı'ya seçici bir duruÅŸla yaklaÅŸmalı, sorunlarımıza kendi üslubumuzla sanatsal çözümler üretmeliyiz' diyerek ifade ediyor. Hocamız 1950'li yıllardan bugüne bize ait renklerle bezediÄŸi eserleriyle dünyanın her yerinde büyük bir raÄŸbet gören sergileri ile ve birbirinden kıymetli talebeleri ile Türk sanatını dünyaya tanıtmaya devam ediyor. Resim alanındaki ödülümüzü Türk resim sanatına farklı bir üslup kazandıran Sayın Devrim Erbil'e takdim ediyoruz."
Fuat BaÅŸar'ın dünya çapında birçok hattat ve ebru ustası yetiÅŸtiren bir sanatkar olduÄŸunu dile getiren ErdoÄŸan, "Kendisi yüzlerce sergide ve uluslararası sanat etkinliklerinde yer alarak ebru sanatının bütün dünyada tanınmasını saÄŸladı. 'Sanat gönülde yanan aÅŸk ateÅŸiyle piÅŸer ve olgunlaşır' diyen Fuat hoca, gönlü, nazargah-ı ilahi olarak kabul ediyor. Evet geleneksel sanatlar alanındaki ödülümüzü hat ve ebru sanatlarının yeni nesillere aktarılması, sevdirilmesi ve öÄŸretilmesi için bir ömür harcayan Sayın Fuat BaÅŸar'a takdim ediyoruz." ifadelerini kullandı.
"Yahya Kemal'e göre bizim devlet kurma ve askerlik dışında dünya ortalamasının fevkinde olan üç büyük sanatımız vardır: Bunlar mimari, ÅŸiir ve musikidir." diyen ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:
"Sayın DoÄŸan Kuban, Türk mimarisinin tarihini inceleyen ve sanat tarihinin sorunlarını farklı bir üslupla dile getiren onlarca akademik esere imza attı. Mimar Sinan'ı, DivriÄŸi Ulu Cami'yi, Osmanlı'yı, Ä°stanbul'u, Anadolu'nun mimarlık tarihini, rönesansı anlatan kitap ve makaleleri ile ülkemizin düÅŸünce hazinesine büyük katkılar saÄŸladı. Mimarlık alanındaki ödülümüzü Sayın DoÄŸan Kuban'a takdim ediyoruz."
Ahmet YaÅŸar Ocak'ın Ä°slam kültürü ve düÅŸüncesi üzerine önemli eserler kaleme alan bir hoca olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:
"Kendisi sosyal tarihimizde mühim bir yeri olan tasavvuf erbabını ilmi bir perspektifle inceleyen akademik çalışmalara imza atmıştır. Hocamız 'Osmanlı Toplumunda Zındıklar ve Mülhidler', 'OrtaçaÄŸlar Anadolusunda Ä°slam'ın Ayak Ä°zleri Selçuklu Dönemi', 'YeniçaÄŸlar Anadolusunda Ä°slam'ın Ayak Ä°zleri Osmanlı Dönemi' gibi pek çok eseri ile tarihe yeni bir bakış açısı kazandırdı. Sosyal bilimler alanındaki ödülümüzü Sayın Ahmet YaÅŸar Ocak hocamıza veriyoruz."
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, bu yılki Vefa Ödülü'nü ise Osmanlı coÄŸrafyasında yer alan toplumların Türkiye ile gönül birliÄŸi saÄŸlaması için üstün gayret sarf eden merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun'a verdiklerini dile getirdi. ErdoÄŸan, "Çalışma arkadaşımız merhum Haluk Dursun hocamız coÄŸrafyanın geniÅŸliÄŸi ile gönlün, muhabbetin ve ufkun geniÅŸliÄŸi arasında doÄŸrudan bir iliÅŸki olduÄŸunu söylüyor. Bunun için gençlere hep meraklı olmayı, duyarsızlıktan, ilgisizlikten, heyecansızlıktan kaçınmayı, Allah'a ÅŸükrü ve insanlara teÅŸekkürü asla ihmal etmemeyi tavsiye etmiÅŸtir. Bu vesileyle kendisini bir kez daha rahmetle yad ediyorum." diye konuÅŸtu.
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Ülkemizin ve milletimizin maziden atiye uzanan büyük yolculuÄŸuna kendi alanlarında yaptıkları katkılar için bu deÄŸerli kültür sanat erbabımıza ÅŸükranlarımı sunuyorum. Kültür ve sanatın tıpkı toprak, tıpkı bayrak gibi bağımsızlığın alametifarikalarından biri olduÄŸunu her fırsatta tekrarlıyoruz. Kendine ait kültür ve sanat üretimi, birikimi, politikası olmayan toplumlar bu bakımdan güçlü toplumların gizli veya açık hegemonyası altında ezilmeye mahkumdur." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Bir Ä°ngiliz siyaset adamına "Ä°ngiltere sömürgelerini kaybederse yıkılır mı?" diye sorulduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:
"Muhatap, 'güçlü bir donanmaya sahibiz. Yeniden elde ederiz' der. Karşıdaki 'ya donanmayı kaybederseniz' diye sorar. Ä°ngiliz siyasetçi, 'yeniden inÅŸa ederiz' der. Son olarak kendisine 'peki Shakespare'i kaybederseniz ne olur?' diye sorar. Cevap çok önemlidir, 'iÅŸte o zaman Ä°ngiltere yok olur' der."
Aynı diyalogun Almanya için Goethe, Rusya için Dostoyevski, Fransa için Balzac gibi isimlerle tekrarlanabileceÄŸini dile getiren ErdoÄŸan, ülkelerin ve toplumların geleceÄŸe güvenle bakabilmelerini saÄŸlayan maddi güçlerinden ziyade medeniyet birikimlerinin gücü olduÄŸunu vurguladı. ErdoÄŸan, Yusuf Has Hacip'in "Yurdu kılıçla alırsınız, kalemle tutarsınız" sözleriyle, bu gerçeÄŸi hatırlattığına iÅŸaret etti.
Nizamülmülk'ün de "Mızrağı bir yere kadar atarsınız. Kelimelerin ve düÅŸüncenin menzilinin ise sınırı yoktur." sözlerinin de günümüz kültür ve sanat iklimini anlattığını belirten ErdoÄŸan, ÅŸunları söyledi:
"Hazreti Ömer, bir gün Herim bin Sinan'ın kızına rastlar. Kaside-i Bürde sahibi Ka'b bin Zübeyr'in babası için yazdığı ÅŸiiri kast ederek, "O ÅŸahesere övgüler için baban ne verdi' diye sorar. Herim bin Sinan'ın kızı, 'Babam ona arık bir at, cılız bir deve, solmuÅŸ bir elbise ve çokça da para verdi' diye cevaplar. Bunun üzerine Hazreti Ömer, 'Unutma kızım, sizin ona verdikleriniz yok oldu, ancak onun size verdiÄŸini ne zaman eskitebilir, ne de asırlar yok edebilir' diye mukabelede bulunur."
CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, günümüzde bir sanat eserinin yeri geldiÄŸinde bütün borsalardan, bütün yatırımlardan, rant araçlarından daha fazla kazandırabiliyorsa, sebebinin sınırları ve zamanı aÅŸan etkiye sahiplenmesi olduÄŸuna dikkati çekti.
Türkiye'nin sahip olduÄŸu güzellikler ile bu bakımdan dünyanın en zengin ülkelerinden biri olduÄŸunu aktaran CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ancak lafa gelince "kültürel bakımdan çeÅŸitlilik içinde birliÄŸi savunanlar"ın, kendilerininki dışında tüm renklerin yok ediliÅŸine seyirci kaldığını söyledi.
"Kadim medeniyetler yerle bir edilirken ses çıkarmadılar
Türkiye CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, BaÄŸdat, Åžam, Halep gibi coÄŸrafyaların kadim medeniyet merkezlerinin yerle bir edilirken, Paris'te, Londra'da, Roma'da, Berlin'de oturanların ses çıkarmadığını vurguladı.
Birinci ve Ä°kinci Körfez Savaşı'nda Irak'ın tarihi ve kültürel mirası ya yaÄŸmalandığını ya da tahrip edildiÄŸini hatırlatan ErdoÄŸan, benzer vandallıkların Afganistan'da da sergilendiÄŸini, bunların hepsinin, hatta çoÄŸunun kendi medeniyetlerinin, kültürlerinin eserleri olduÄŸunu belirtti.
ErdoÄŸan, Suriye'de benzer bir vahÅŸetin yaÅŸandığına iÅŸaret ederek, sadece insanların deÄŸil, binlerce yıllık bir tarih ve kültürün de yok edilmeye çalışıldığının altını çizdi.
Bu coÄŸrafyada yaÅŸamış tüm medeniyetlerin ortak özelliÄŸinin, Batıya karşı üstünlük saÄŸlamaları olduÄŸuna iÅŸaret eden ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:
"Bugün adeta, binlerce yılın intikamını alma hissiyle giriÅŸilen bir saldırıyla karşı karşıyayız. Müslüman BoÅŸnakları alçakça katledenleri göklere çıkartan, kaleminden kan ve nefret damlayan birine Nobel edebiyat ödülü verildi ve maalesef bir avuç insan dışında kimse buna ses çıkarmadı. Acaba aynı sessiz tasdik, mesela 100 bin Ä°ngilizi, Almanı, Fransızı, Ä°talyanı, Norveçliyi katleden birini öven kiÅŸiye Nobel verilse yine tekrarlanır mıydı? Hiç sanmıyorum. Bu gerçekler bize, kültür sanat alanında dünya çapında söz sahibi olmadan, hayat hakkımızı bile savunabilmemizin mümkün olmadığını gösteriyor."
ErdoÄŸan, yeni bin hamlenin eÅŸiÄŸinde olduklarını, Kültür Sanat Politikaları Kurulunun, inÅŸa edilen kütüphanelerin, opera binalar ile destek verdikleri projelerin bunun iÅŸaretleri olduÄŸunu söyledi.
AA
Yorum Yazın