İdris Bal'ın ismini ilk kez duymuşlar gibi davranacak, kendi yalanlarına ilk başta kendileri inanacaklar. Milletin karşısına utanmazca birkez daha çıkıp, "Bizim bu olaylarla ilgimiz yok" diyecekler.
Gezi olayları patlak verdiÄŸi dönemde AK Parti'nin içinden bir isim twitter üzerinden ErdoÄŸan'ı yerden yere vuran açıklamalar yapıyordu.
İyi hatırlıyorum.
Benim gibi yüzbinlerce twitter kullanıcısı o günlerde ardı ardına gelen bu inanılmaz mesajlara bir anlam veremiyor, AK Partili bir vekilin bunları yazmış olmasına akıl sır erdiremiyordu.
EleÅŸtiriler bir süre sonra hakaret boyutuna varınca AK Parti kendisini disiplin kuruluna sevkedecek, ihraç edileceÄŸini anlayan vekil hemen istifasını açıklayacaktı.
Ä°dris Bal'dan behsediyorum...
Hani dedim ya, "O günlerde neden böyle yaptığına anlam veremiyorduk" diye... Ensar Vakfı Çorum Åžube BaÅŸkanı Halil Ä°brahim AÅŸgın, o sorunun cevabını 17 Aralık darbe operasyonundan 8 ay sonra veren isim oldu.
AÅŸgın gittiÄŸi savcılıkta tüyleri diken diken edecek açıklamalarda bulunmuÅŸ. AÅŸgın, 17 AÄŸustos 2013’te, daha önce Çorum’da görev yapmış bir FEM dershanesi yöneticisi aracılığıyla Ä°dris Bal’ın kendisini Ankara’ya davet ettiÄŸini belirterek, baÅŸka katılımcıların da bulunduÄŸu bir kahvaltıda buluÅŸtuklarını söylüyor. AÅŸgın'ın savcılık ifadesine göre bakın Ä°dris Bal o toplantıda katılımcılara neler söylemiÅŸ:
“Hükümet çok iyi gitmiyor, kuruluÅŸunda olduÄŸu gibi AK Parti herkesi kucaklamıyor, bazı kesimleri dışlıyor. Özellikle dış politikada büyük yanlışlıklar yaptı, Suriye’de yanlış bir politika izledi, bu yüzden binlerce insan öldü. Mısır’da tüm dünya bir ÅŸekilde gizli veya açıktan darbeyi desteklerken Türkiye neredeyse tek başına Mursi’den yana tavır koydu. Bu ve benzeri politikalar neticesinde uluslararası bir takım güçler artık ErdoÄŸan ile çalışmak istemiyorlar.
Bu uluslar arası güçler ErdoÄŸan’ı görevinden mutlaka uzaklaÅŸtıracaklar. Türkiye’de çok kötü geliÅŸmeler olacak. 2013 yılı sonuna doÄŸru BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın görevini bırakması yönündeki baskılar artacak ve ErdoÄŸan bu baskılara dayanamayarak kesinlikle bırakacak. Bırakmaz ise uluslar arası güçler tarafından öldürülebilir.
Bizim gibi vatanını, milletini, devletini ve dinini seven mütedeyyin muhafazakar insanlar bu süreçte etkin olmayacak. Ya da ErdoÄŸan mutlaka gidecek, mütedeyyin insanlar hazırlık yaparak ErdoÄŸan sonrasında daha etkili olacaklar. Bu nedenle ErdoÄŸan sonrası için bir takım hazırlıklar yapılması gerekiyor. Bu konuda bizler bir takım çalışmalar, görüÅŸmeler yapıyoruz. Sizlerle de bu konuda sürekli irtibatlı olalım, biz buna benzer görüÅŸmeler yapıyoruz. Çorum’a geldiÄŸimizde bize yardımcı olun."
AÅŸgın bu sözler üzerine Ä°dris Bal'a, "Madem dış güçler operasyon yapacak. Sizin dindar kesim olarak AK Parti'nin yanında yer almanız gerekmez mi?" diye soruyor.
Aldığı cevap, paralel yapının dış güçlerin maÅŸası olduÄŸunu gözler önüne seriyor. Bal kendisine çok duygusal rdavrandığını belirterek, "Çok duygusal davranıyorsun. Kol kangren olmuÅŸ, biz bu kolu kesmek lazım diyoruz. Çünkü eÄŸer bunu kesmezsek bütün vücut gidecek, yani ülke elden gidecek. Bugün duygusal olmanın vakti deÄŸildir” cevabını veriyor.
Görülüyor ki ErdoÄŸan'ı ölü ya da diri ortadan kaldırmaya çalışanlar, AK Parti milletvekillerini daha gezi olayları sırasında devreye sokmuÅŸ. Åžeytani ÅŸeyler yapmak için korkunç ve denetlenemeyen dürtülerle daha o zaman planı devreye sokmuÅŸlar meÄŸer...
ErdoÄŸan aradan çıkarılacak, ona oy veren milyonlarca seçmen de yaÅŸanan felaketten payını misliyle alacaktı.
Şimdi biz bunu yazdık ya!
Göreceksiniz. Yarın "Nereden biliyorsunuz Ä°dris Bal'ın cemaate mensup olduÄŸunu" diye savunmaya baÅŸlayacak, bir sürü zırvayı gülünç duruma düÅŸtüklerinin farkında olmadan sosyal medyada bol bol paylaÅŸacaklar.
Hep böyle olmadı mı?
Hergün saatlerce medya organlarından yayınladıkları kasetleri kendilerinin çekmediklerini ve asla ilgilerinin olmadıklarını söylemedilyer mi?
"YolsuzluÄŸun bir lirası da, bin lirası da aynıdır ve yolsuzluk yapan herkes hesap vermelidir" derken, yolsuzluk ve usülsüzlük yaptıkları ortaya çıkın kendi savcılarına piÅŸkinlik yapıp sahip çıkmadılar mı?
"Milyonda birini bile tanımayız" dedikleri polisler gözaltına alınınca, "Bırakın vatan kahramanlarını" diye feryat figan etmediler mi?
Yerel seçimler öncesinde, "Bizim bir ilgimiz yok, desteklemiyoruz" dedikleri CHP için kapı kapı dolaşıp oy dilenmediler mi?
"Hiç alakamız yok" dedikleri Ekmeleddin Ä°hsanoÄŸlu için "Ä°man-ı ekmel, ihsân-ı ekmel, ihlas-ı ekmel, rıza-yı ekmel, yakin-i ekmel" ÅŸeklinde fetva uydurmadılar mı?
Göreceksiniz!
Ä°dris Bal'ın ismini ilk kez duymuÅŸlar gibi davranacak, kendi yalanlarına ilk baÅŸta kendileri inanacaklar. Milletin karşısına utanmazca birkez daha çıkıp, "Bizim bu olaylarla ilgimiz yok"diyecekler.
Onlar inanır da, peki halk inanır mı?
İnanır, inanır!
7 kere evlenen kadının "Ben bakireyim" sözüne ne kadar inanırsa, cemaatin suçsuz olduÄŸuna da ancak o kadar inanır!
twitter.com/slymnoz
facebook.com/slymnoz
internethaber.com
Yorum Yazın