Bugün Ayasofya’nın ibadethane olarak açılması için tarihi gün. Danıştay 10. Dairesi, Ayasofya’yla ilgili başvuruyu karara bağlayacak.
Gözler bugün Ayasofya için verilecek kararda.. Ayasofya'yı cami statüsünden müze statüsüne taşıyan kararın iptali için yapılan baÅŸvuru Danıştay gündemine geliyor. Ä°stanbul'un fethinden 58 yıl sonra 1511 yılında camiye dönüÅŸtürülen Ayasofya, 1934 yılında ise Bakanlar Kurulu kararıyla cami statüsünden müzeye çevrildi.
Bu karar, zaman zaman tartışmaları da beraberinde getirdi. Bazı vakıflar, Bakanlar Kurulu kararının yürütmesinin durdurulması için dava açtı. Onlardan biri, Sürekli Vakıflar Tarihi Eserlere ve Çevreye Hizmet DerneÄŸi açtığı dava.
MUSTAFA KEMAL Ä°MZASI SAHTE MÄ°?
PerÅŸembe günü görüÅŸülecek baÅŸvuruda, Ayasofya’nın camiden müzeye dönüÅŸtürülmesi kararı için hazırlanan protokelde, Atatürk’ün imzasının sahte olduÄŸu iddia ediliyor. Kararın iptali isteniyor.
ESKÄ° DANIÅžTAY KARARI EMSAL OLABÄ°LÄ°R
DerneÄŸin 2005 yılında açtığı ilk davada Danıştay, "Ayasofya'nın müze olarak kalması yönünde karar vermiÅŸti. Danıştay'ın 2019 yılında aldığı bir kararın Ayasofya için emsal olabileceÄŸi de belirtiliyor.
Ä°BADETE AÇILACAK MI?
Danıştay, tıpkı Ayasofya gibi müzeye çevrilen Ä°stanbul'daki Kariye Camisiyle ilgili verdiÄŸi kararla caminin yeniden ibadete açılmasının önünü açmıştı. AK Parti’nin hukukçu kurmaylarının bu kararı da göz önünde bulundurarak Ayasofya için bir formül arayacağı belirtiliyor.
FATÄ°H'Ä°N AYASOFYA VAKFÄ°YESÄ° VE BEDDUASI
İstanbul Fatihi Sultan Mehmed Han, Ayasofya Camii'nin ve vakfının korunmasına ilişkin yayınladığı vakfiyesinde şu ifadelerde bulunuyordu:
"Allah'ın yarattıklarından Allah'a ve O'nun rüyetine iman eden, ahirete ve onun heybetine inanan hiçbir kimse için, sultan olsun melik olsun, vezir olsun bey olsun, ÅŸevket ve kudret sahibi biri olsun hâkim veya mütegallib (zâlim ve diktatör) olsun, özellikle zâlim ve diktatör idareciler tarafından tayin olunan, fâsid bir tahakküm ve bâtıl bir nezâret ile vakıflara nâzır ve mütevelli olanlar olsun ve kısaca insanlardan hiçbir kimse için, bu vakıfları eksiltmek, bozmak, deÄŸiÅŸtirmek, taÄŸyir ve tebdil eylemek, vakfı ihmal edip kendi haline bırakmak ve fonksiyonlarını ortadan kaldırmak asla helal deÄŸildir!
Kim ki, bozuk teviller, hurafe ve dedikodudan öteye geçmeyen bâtıl gerekçelerle, bu vakfın ÅŸartlarından birini deÄŸiÅŸtirirse veya kanun ve kurallarından birini taÄŸyir ederse; vakfın tebdili ve iptali için gayret gösterirse; vakfın ortadan kalkmasına veya maksadından ve gayesinden baÅŸka bir gayeye çevrilmesine kast ederse, vakfın temel hayır müesseselerinden birinin yerine baÅŸka bir kurum ikame eylemek (temel müesseselerden birinden taviz vermek) ve vakfın bölümlerinden birine itiraz etmek dilerse veya bu manada yapılacak deÄŸiÅŸiklik veya itirazlara yardımcı olur yahut yol gösterirse; veya ÅŸer'i ÅŸerife aykırı olarak vakıfta tasarruf etmeye azm eylerse, mesela ÅŸeriata ve vakfiyeye aykırı ferman, berat, tomar veya talik yazarsa veyahut tevliyet hakkı resmi yahut takrir hakkı resmi ve benzeri bir ÅŸey talep ederse, kısaca batıl tasarruflardan birini iÅŸler yahut bu tür tasarrufları tamamen geçersiz olan yazılı kayıtlara ve defterlere kaydeder ve bu tür haksız iÅŸlemlerini yalanlar yumağı olan hesaplarına ilhak ederse, açıkça büyük bir haramı iÅŸlemiÅŸ olur, günahı gerektiren bir fiili irtikâb eylemiÅŸ olur. Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların la'neti üzerlerine olsun. "Ebeddiyyen Cehennemde kalsınlar, onların azapları asla hafifletilmesin ve onlara ebeddiyyen merhamet olunmasın. Kim bunları duyup gördükten sonra deÄŸiÅŸtirirse, vebali ve günahı bunu deÄŸiÅŸtirenlerin üzerine olsun. Hiç ÅŸüphe yok ki, Allah her ÅŸeyi iÅŸitir ve her ÅŸeyi bilir."
Nethaber
Yorum Yazın