Yeni sezon geldi çattı ve takımlar hem transfer süreçlerine devam ederlerken hemde sportif olarak hazırlanmaya başladılar. Avrupa kupası eleme maçlarının olması hazırlık kamplarını daha da erken başlamasına neden oldu. Ama transfer dönemi hala devam ediyor. Öncelikle ben transferlerle gelen ve gidenlerden bahsetmek istiyorum.
Bildiğiniz gibi yönetim 2017-18 sezonu için de Tudor’la devam etme kararı aldı. Bu ne derece doğru bir karar? Bence doğru bir karar değil. Çünkü Tudor Galatasaray’a teknik diröktör olacak kapasitede biri değil. Ben bu sene yapılan tüm transferlere rağmen Tudor’un başarılı olacağını sanmıyorum. Umarım ben yanılırım.
Gelelim gelen-giden futbolculara. Yönetim bu sene çok radikal kararlar alarak takım içinde eski yerleşik birçok futbolcuyu gönderdi. Bunların başında Sneijder geliyor. Takıma ilk geldiğinde büyük katkılar veren ama son yıllarda pekde faydası olmayan yıldız futbolcu karşılıklı anlaşılarak gönderildi. Bunun yanı sıra Bruma 12,5 milyon € karşılığında Alman takımlarından Leipzig’e satıldı. Podolski, Chedjou, Semih Kaya, Sabri Sarıoğlu giden futbolculardan en önemlileri. Takıma birçok yeni futbolcuda transfer edildi. Bunlardan en önemlisi Dinamo Kiev’den transfer edilen Belhanda. Maicon, Mariano, Gomis. Henüz resmiyet kazanmamasına reğmen Volkan Şen ve Urugaylı genç stoper Oliviera’da transfer edilen yeni transferler arasında. Gelen-gidenlere baktığımızda takımın iskelet kadrosunda belirgin bir değişiklik görüyoruz. Yeni gelen futbolcularla kalan futbolcuları harmanlayıp yeni bir takım yapmak Igor Tudor’un görevi. Umarım Tudor bu konuda başarılı olabilir ama bunun için ona zaman vermemiz gerekiyor.
Galatasaray UEFA ön eleme maçlarında İsveç’li ismi duyulmamış rakibine 0-2 ve 1-1 lik sonuçlar alarak elendi. Bu Galatasaray için kötü bir başlangıç ve moralsizlik kaynağı oldu. Daha transfer sezonu bitmemişken bu kadar yeni oyuncu alınmış ve henüz bu oyuncular birbirleriyle kaynaşmamışken eleştri yapmak zor. Aslında bu kadar erkenden de turnuvanın başlamaması lazım. Bu eleniş takım açısından büyük moralsizlik olacaktır. Ben Tudor hakkındaki kanaatimi söylerken kesinlikle 1-2 maça bakıp söylemedim. Tudor hakkında hala yetersiz kanaatimi koruyorum.
Artık gerek yönetimi gerekse tüm takım ve teknik adamı zorlu bir süreç bekliyor. Çünkü taraftarın geçen sezondan beri sabrı tükendi ve busene takıma verecekleri pekde bir kredi yok. En ufak bir başarasızlıkta taraftar yine ayaklanacak ve hesap sormaya kalkacaktır. Umarım bu düşündüklerimin hiçbirisi olmaz ve takım sihirli değnek değmişçesine yoluna devam eder çok zor olsada bile.
Gelecek ay görüşmek dileğiyle
Facebook Yorum
Yorum Yazın