Bana deniliyor ki bazı arkadaşlarım tarafından; sana mı kaldı Kürtlerin hakkını savunmak diye; Evet ben Türküm. Hem de Oğuzların Kayı boyundan ama bu hiç bir şeyi değiştirmez. Ben yaradandan ötürü yaradılanın hukukunu kendi çevremde facebook sayfam da savunuyorum. Herhangi bir yaptırım gücü olmayan tek başına insanım ve vatandaşım. Fikirlerimi özgürce yazıyorum. Beğenen beğenir yok beğenmeyen zaten eleştiriyor, ona da saygı duyuyorum. Kimse benimle aynı görüşte olmak zorunda değil. Ama şunu hep savunuyorum; ülkemizde Kürt sorununu en çok Türklerin müdafaa etmesi gereklidir.Türkleri de en çok Kürtlerin savunması gereklidir. Pkk’yı da en çok Kürt vatandaşlarımızın eleştirmesi ve kınaması gerekmektedir. Nasıl ki biz Türkler Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve Ergenekon Terör Örgütünün demokrasimiz üstündeki vesayetini kırdık ve ileri demokrasiye geçtik. Kürt vatandaşlarımızda Pkk’ya EDE BESE (artık yeter) demelidirler. Pkk’ yı asıl bitirecek olan Kürt kardeşlerimizdir. Onlar istemez ise Pkk olmaz ama biz Türkler olarak Kürtlerin en doğal haklarını savunmazsak eşitlik ve kardeşlik nasıl olur. Tek taraflı kardeşlik olur mu? Kürtler tarihleri boyunca hep bize destek verdiler. 1071’de Romen Diyojene karşı Alpaslan’ı,1514’de Çaldıran da Şah İsmail’e karşı Yavuz’u; Çanakkale de 1915’de yedi düvele karşı bizim yanımızda savaştılar ama biz ne yaptık adamlara sanki dalga geçer gibi ''siz aslında Kürt değilsiniz Türksünüz dedik'' ve bunu da utanmadan Güneş Dil Teorisi diyen şoven milliyetçilere savundurttuk. Bu mu kardeşlik? Sonra da Kemalizmin zalimane uygulamaları ile ülkeyi kan gölüne çevirdik. Şapka takmadığı için dindarları astık. Rize’yi sahilden topa tuttuk. Dersimde 90 bin Alevi vatandaşımızı katlettik. Şeyh Said bahanesi ile Kürtlerin üstünden tanklarla toplarla geçtik. Takrir-i sükun yasası ile Kürtleri batıya sürdük. Mersin, Adana, Antalya, İzmir, İstanbul en büyük Kürt şehirleri oldu. Neden yasakaldık Kürtçeyi neden Türk milliyetçiliği ve ulusalcılığı diye 10 yılda 15 milyon genç yaratmak iddiası ileTürkü Kürtü Sünniyi Aleviyi doğduğuna pişman ettik. Artık bunların değerlendirilmesi gerekir. Türkiye’nin son yüz yılına neşter vurulması gerekir. Biz yüz senedir böyle mutsuzuz. Daha önceleri hep birlikte mutlu biçimde yaşıyorduk. Ne oldu ne değişti? Bunları sorgulamamız ve doğruyu bulmamız lazım.
Bugün TBMM’deki grup toplantısını seyrettim. Orada iftiralarla dolu bir konuşma daha yaptı Sayın Bahçeli. Sözde Ak Parti Başkanlık için Güneydoğuyu bölüp Kürtlere bağımsızlık verecekmiş!!! Allah sana izan vicdan ve hicap versin Sayın Bahçeli? Sen kimsin ki Ak Parti’nin vatanseverliğini tartacaksın? Bu ülkeye 3.5 yıl hükümet ortağı oldun, hangi müsbet işi yaptın? Elli kere söyledik vatanseverlik sloganla el kol işaretleri yapmakla olmuyor! Garip hayvan taklitleri de yapmakla olmuyor! Bu millete hizmet etmekle vatan sevilir. Ulaşıma, sağlığa, eğitime katkıda bulunarak vatan sevilir. Kürtlere ana dilde eğitim, ana dilde savunma hakkı verilmesinin ne zararı olabilir?
Sayın Bahçeli daha önceleri de TRT’nin Kürtçe yayın yapmasını ülkeyi bölecek diye karşı çıkmıştır. İngilizce Fransızca bu ülkeyi bölmedi de bu ülkenin Türklerle beraber öz be öz eş sahibi 4000 yıldır Anadolu ve Mezapotamya da yaşayan Kürtlerin ana dilimi bölecek Sayın Bahçeli? Bu ülke sana babandan miras mı kaldı ki istediğin dile ambargo koyacaksın? Yoksa tabela bile asamadığın Kürtlerin düşmanı mısın ?
Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlık için taviz verip ülkeyi bölüp Kürdistan’ı kurduracağını söylüyorsunuz Sayın Bahçeli? Şu sözünüz dahi bir ayrım kokan ve halkımızı aşağılayan bir cümleden ibarettir. Halkımız zaten girdiği her seçimde Recep Tayyip Erdoğan’a destek vermektedir. Başkan mı yapmayacaktır. Ya da başkanlık için senin partinde dört milletvekili transfer edemez mi sanıyorsunuz? Bu kadar ucuz mu vatanı bölmek?
Annesinden Kürt olarak doğan yirmi milyon vatandaşımız sanki Allahın kulu bu ülkenin onurlu vatandaşları değildir? Sanki Çanakkale de Kürtlerin dedeleri savaşmamıştır?
Sanki Sayın Bahçeli; bu ülkeyi bir tek kendisi sevmektedir. Sanki kendisinden başka kimse bu milletin sevdalısı değildir. Bu ülkede sanki bir tek ana dili Türkçe olan insanlar yaşamaktadır?
İşte üç sayıdır yazdığım Türk Şamaniz mi ile Kürt Zerdüştizmi arasındaki halkımız böyle bir çıkmazdadır.
Facebook Yorum
Yorum Yazın