Ä°ÅŸadamlarımız genelde ÅŸirketlerinin kuruluÅŸ yıllarını, faaliyet alanlarını veya yıllık bilançolarını resmi bilgilerini vermek durumunda oldukları kurumlar için bilir veya bunlara havi evraklarını arÅŸivlerler. Bazı ÅŸirket veya holdingler ise bunun biraz daha ötesinde ciddi arÅŸivler oluÅŸturarak ÅŸirket tarihçeleri hazırlar ve gelecek kuÅŸaklarına devrederler.
Ticaret ve sanayi dünyamızda ÅŸirket tarihçelerinin önemi nedir? Gerekli midir? Veya nasıl oluÅŸturulur soruları sözlü geleneÄŸe alışkın toplumumuzda çok da merak edilen sorular deÄŸildir açıkçası.
Ancak ülkemizdeki sanayi ve ticaretin geliÅŸmesi, yeni ve farklı çözümlerin üretilmesi, eski ve denenmiÅŸ tecrübelerden istifade edilmesi, baÅŸarılı baÅŸarısız tüm uygulamaların izlenmesi bakımından ticari tarih; okunması gereken bir konudur.
Hatta bununla ilgili “ticaret felsefesi” diye bir alan vardır. Ticaret felsefesi; ticaretin yapı ve isleyiÅŸini, özelliklerini, doÄŸasını dikkatle araÅŸtırır, tarihini keÅŸfe çıkar ve pazarlara ürünleri ulaÅŸtıran ticaret topluluklarındaki yasamı ve aralarındaki iliÅŸkileri eleÅŸtirel bir biçimde inceler. Elbette ana kaynağı sanayici ve tüccarlardır. MeÅŸguliyet alanlarına göre ÅŸirketlerin tarihsel süreçleri ticaret felsefesi ve tarihi açısından önemli kaynaklardır. Dolayısı ile sanayici ve tüccarın ÅŸirket tarihi ile ilgili bilgi belge ve dokümanları arÅŸivlemesi, mümkünse kitap veya katalog olarak basılı hale dönüÅŸtürmesi, baÅŸarı öyküleri veya yeni ufuklar açacak giriÅŸimci tecrübeleri yayınlamaları ticaret tarihine ve felsefesine önemli bir hizmet olacaktır. Sonuç olarak ortaya konulan her çalışmanın bu ülkede cereyan edecek ticari veya sınai kalkınmaya artı bir deÄŸer katacağı muhakkaktır.
Ülkemizde ÅŸirket tarihçeleri veya baÅŸarı öyküleri ile ilgili basılı eserler çok az da olsa mevcuttur. ÇeÅŸitli holdingler konuyla ilgili eserler yayınlamış, arÅŸivlerindeki belgeleri öncelikle kendi kuÅŸaklarına ve meraklılarına veya konunun uzmanlarının istifadesine sunabilmiÅŸlerdir. Koç grubundan Sabancı grubuna büyük ölçekte holdinglerden, ufak ölçekte iÅŸletmelere kadar birçok kurum, özel veya kamu iktisadi teÅŸekkülleri; zaman zaman ticari tarihçeler yayınlamak suretiyle öncülük etmiÅŸlerse de ülkemizin tarihi coÄŸrafyası ve iktisadi yapısı dikkate alındığında hiç de yeterli olduÄŸu söylenemez.
Peki, ne yapmalıyız? Veya neler yapılmalı diye soracak olursak. Öncelikli olarak firmamızın ölçeÄŸinin ufaklığı veya büyüklüÄŸünden öte kuruluÅŸundan bugüne kayda deÄŸer tüm evrak ve baÅŸarı öykülerini biriktirmeli, tasnif etmeli, arÅŸivlemeli, kaybolan varsa bir ÅŸekilde dışardan toplamalı ve depolamalıyız. Unutulmamalı ki bugün önemsiz diye gördüÄŸümüz bilgi ve belgeler yarınki kuÅŸaklar için incelenecek veya araÅŸtırılacak en önemli dokümanlar olacaktır. GeçmiÅŸ tecrübelerin gün yüzüne çıkmasında eski koleksiyon ve evraklar ne kadar kıymetli ise hâlihazırda kullandığımız veya sakladığımız evrak ve belgeler de aynı oranda kıymetli olacaktır.
Ticaret tarihi oluÅŸturmak firmanıza prestij katacak, köklü bir ticaretinizin, esaslı bir sanayiciliÄŸinizin, titiz ve prensipli bir kurum olduÄŸunuzun niÅŸanesi olacaktır. Ticaret ve Sanayicilik uzun vadeli bir faaliyettir. Tüm zamanları kapsayan faaliyetin geçmiÅŸi saÄŸlam temeller ve kayıtlı bilgiler ile donatılmalıdır. Bu anlamda ÅŸirketimizin tarihsel sürecini unutmamalı ve gelecek kuÅŸaklara da
hatırlatmalıyız.
Facebook Yorum
Yorum Yazın