Aylardır – yıllardır olan temennimiz gerçekleşti. Bilhassa Sayın Azize Gülizar’ın çağrıları makes buldu. Doğru bir tane idi ve herkes doğruyu buldu. Umarım Fatih Terim’in bu sefer kıymeti bilinir. Uzun soluklu bir yola çıkılır. Onu sadece profesyonel futbol takımını değiştirip başarıya koşturmasını beklemek hata olur.
O tüm futbol şubesinin bilhassa altyapının organizasyonu ile meşgul olacaktır. Yeni Ardalar, Bülend Korkmazlar, Emreler, Tugaylar yetiştirecektir. Ancak hocamızın uzun soluklu yürüyebilmesi için kafasının rahatlaması gerekir. Onun geçmişinde UEFA Apoleti var. Onun bundan sonra ulaşmak isteyeceği tek nokta vardır; Şampiyonlar Ligi Finali. Bu yola uzun ve planlı bir mücadeleden sonra ancak ulaşabileceğini o da biliyor. Onun en azından birinci yılını moralli geçirebilmesi ve dağılan camiayı toparlayabilmesi için kuvvetli bir kadro kurulması gerekir. Bunun için birkaç transfer yapılmıştır. Ancak bu yazıyı yazdığım günlerde kaleci sorunu bitmek üzere (Uruguaylı kaleci Muslera) fakat üç, dört transfer daha beklemede idi. Özellikle biri yerli biri yabancı iki stoper bir orta saha ve biri yabancı biri yerli iki santrafor (forvet) gerekmektedir.
Özellikle Neill’in de gitmesi sonucu iyice zayıf kalan defansa takviye çok acil.
Bence Fatih Hoca’ya teslim edilmesi gereken kadro şu standarttan aşağı olmaması gerekir:
Böyle bir kadro teslim edilmeli hocamıza. Şayet Drogba olamıyorsa A. Madrid’li Reyes veya Brezilyalı Fabiano… Ya da Mevlüt olmuyorsa İbrahim Akın ya da Necati. Ancak Fatih Terim böyle bir kadro ile kafası rahat yola çıkar.
Not: Biz bu sayımızı baslıya verirken Galatasaray’ın Atletico Madrid’den Forlan, Reyes ve Ujfalusi’yi transfer ettiğini haber aldık
Facebook Yorum
Yorum Yazın