Tarihten Ders Çıkarmak

Ä°ran–Irak Savaşı sonunda, tıpkı Cezayir’in Kolonyalist Fransa’ya karşı verdiÄŸi bağımsızlık savaşında olduÄŸu gibi bir milyon insan öldü.

Savaşın bir kazananı olmadığı gibi, ciddi ekonomik sorunlara ve en önemlisi ABD  filosunun gelip Akdeniz’e yerleÅŸmesine neden olundu.

Üstelik ABD ve Batı, silah satışlarından da iyi paralar kazandılar. O dönemde de Türkiye, savaÅŸtan kaçanların sığındığı bir yer olmuÅŸtu. Neticede yine tek kazançlı çıkan emperyalistler olurken, bölge geri kalmışlık farkını iyice açtı.

Nasıl oluyorsa her seferinde içimizden, bu güçlerin iÅŸini kolaylaÅŸtıracak birileri çıkıyor.

ABD ve Batı, daima politikalarını bu bölgelerde baÅŸarıyla uyguluyor. Çünkü bu güçler planlarını yaparken, kendi tecrübelerinden, yani geçmiÅŸ sorunlarından yararlanıyor ve daima çatışma alanı bırakıyorlar. Bizim hatamız da, o çatışma alanlarını ortadan kaldırmak için kendi geçmiÅŸimizin yanı sıra, onların da geçmiÅŸlerinden yararlanmayı ve çözüm üretmeyi becerememek.

ABD ve Batı, sorunlarını çok kolay çözmedi. Onlar da aralarında mezhep ve dünya savaÅŸlarını yaÅŸadılar. Ancak, bugün medeni takılan Batı, ekonomik kaynak için dünyanın neredeyse diÄŸer yarısını iÅŸgal etti, doÄŸal kaynaklarını sömürdü, insan kaynağı olarak köleleri kullandı. Gittikleri her yeri talan edip yoksullaÅŸtırdılar.

Afrika’da elmas madenleri çocuk cesetleriyle doludur. Åžimdi bu zenginliÄŸin arkasındaki emek, zamanla bilim ve teknolojideki üretimleri olduysa da, gerçek nedeni profesyonel sömürücü olmalarıydı.

Son yıllarda ekonomileri bozulunca, içlerindeki saklı ırkçılık yeniden göz kırpmaya baÅŸladı.Kendilerini, medeni olarak tanımlarken, kültür farkının gericilik olduÄŸunu, bilinç altımıza nakÅŸettiler. Hem de kazınmamak üzere!

University of Leeds’te Sosyal Teori ve Anti-Kolonyal DüÅŸünce Akımı üzerine akademik çalışmalarına devam eden Prof. Dr. Salman Sayyid, “Batı’nın yaptığı en büyük hile, neyin iyi veya kötü olduÄŸunu, ancak kendilerinin bildiÄŸi konusunda dünyayı ikna etmeleridir” der. Ä°ÅŸte bu!

Örtülü iÅŸgal ile sömürdükleri bölgelerde kendi kültüründen kopuk, toplum önderleri / aydınları oluÅŸturdular.

***

Maalesef, bugünlerde yaÅŸadığımız sorunlar hakkında “kim ne demiÅŸ” diye arama-tarama yaparken, alanında uzman aydınların köÅŸelerinde tek okuduÄŸum dedikodu ve güncel siyasetin sığlığı.

Kimse sahaya inip çalışma yapmak, fikir üretmek, sorunları tespit edip çözüm bulmak derdinde deÄŸil.

Yazılarının tek bir ana fikri var: AK Parti / Erdoğan takıntısı ve boş lakırtı.

Ucuz muhalefet, derinlikten yoksun analiz (ki analiz denmez ya),  bir dönemin magazin programı olan “Televole” tadında yorumlar...

Muhalefet zaten, bırakın çözüm ya da siyaset üretmeyi, tamamen gerçeklikten kopmuÅŸ baÅŸka bir alemde yaşıyor. Çocukça eylem ve söylemler ile vakit geçiriyorlar. Artık, O, CumhurbaÅŸkanı deÄŸilmiÅŸ, AK Parti üyesiymiÅŸ, ayaÄŸa kalkmaya da gerek yokmuÅŸ... Hem “Saray” partilerinin içini karıştırıyormuÅŸ (...) vs.

Ekrana çıkınca sesleniyorum:  “Aloo, ABD, PKK/YPG’ye ağır silah verecekmiÅŸ!” Ya da, “Önümüzdeki 10 yıl için Türkiye hakkında, iktisadi, sosyal ve siyasi öngörüleriniz ne?” derken kendi kendime; Selin Sayek Böke “küsmüÅŸ arkadaÅŸlarına” basıvermiÅŸ istifayı haberi geliyor. Yok, parti baÅŸkanı adayı olmayacakmış! Sokakta mühim iÅŸleri varmış!

Fakat, oyuna mı gelmiÅŸ ne! Öylece kala kalmış!

Muhalefeti bu, entelektüeli bu, medyanın bir kısmı saldırıda, bir kısmı savunmada, kısır çatışmalar sürerken, ABD ve Batı, tüm gücüyle aÄŸlarını örmeye devam ediyor. Bakındım biraz; Wall Street Journal’da ÅŸöyle manÅŸet atacak bir John Dundar’ınız yok mu sizin diye:

“Pentagon, terör örgütlerine ağır silah gönderiyor!”

Hani oralarda bizim gibi “basına baskı olmadığından(!)” bekledim iÅŸte!

Neyse, onlardan iyi bilecek deÄŸiliz ya!

Gelelim, ÅŸu ağır silah verme iÅŸine... Zaten, bu silahlar DEAÅž da dahil, tüm terör örgütlerine,  ABD ve Batı tarafından veriliyordu. Bunu itiraf etmenin Batı cephesinde deÄŸil bizim cephede bir fark, belki uyanış oluÅŸturmasını beklerdim.

Bu itirafla diyor ki ABD; “Ben aÄŸayım, siz de maraba... Kuralları ben koyar, ben çiÄŸnerim amaaa siz çiÄŸnerseniz, sizi de ben çiÄŸnerim!”

Çünkü; “Dünya beÅŸten küçük” diyor.

Orada mısınız antiemperyalistler!