Geçen ay bir değişiklik olsun dedim, ve köşemi sevgili Ahmet MERCAN’a bıraktım. Ahmet ağabey de öyle bir yazı yazdı ki okurlarımızın çok ilgisini çekti. Ara sıra böyle değişiklikler yapacağım. Hem benim de yüzüm eskimemiş olur. Malum şöhretli yazarlar,sanatçılar v.s. bazen medyadan çekilirler ki yüzleri eskimesin. Bizde kendi sektörümüzde böyle ara sıra geri çekilelim de meslektaşlarımın ve müptelam olan okurlarımın gözünde fazla eskimeyeyim.Bu arada neden bu ay yazı yazmadın diye arayan soran dostlarıma da teşekkür ediyorum. Demek ki okunuyormuşum.Buradan hepinize selam.
Yazımın başlığını Sonbahar Rüzgarları koydum. Aslında Sonbahar sancılı başladı ve geçiyor. Hiç temenni etmiyorum ama maalesef kış daha da zor geçeceğe benziyor. Önce seçimler geçsin dedik. Sonra Ramazan ve Bayram dedik. Şimdide ardarda gelen şehit cenazeleriyle yıkıldık. Meclisten tezkere geçti. Her an Türkiye sınır ötesi operasyonu gerçekleştirebilir. Bu ne kadar çözüm olacak o da tartışma konusu. Aslında bu konularda çok yazacak fikrim var ama zor bir konu ve dergimizin muhtevasını aşıyor. Allah bu problemi tez zamanda en az zayiatla çözmeyi bizlere millet olarak nasip etsin.
4.YIL KOKTEYLİ
Dedim ya bu sefer pek siyasete girmeyeceğim. Geçen ay başyazımı yazmadığım için pek değinemedim. “Sektörde yaşayanların değil, Sektörü yaşayanların dergisi” Teknik Elektrik Postası’nın 4. kuruluş yıl dönümünden bahsedeyim. 7 Eylül Cuma akşamı olma sebebi ile hafta sonu modundan dolayı gelemeyen bazı dostlarımız oldu Ama yinede katılım %85’in üstünde idi. Boğazın en güzel yeri Kuruçeşmeyi seçmiş idik. Tabii hemen Fenerbahçeli dostlarım bana laf attılar. Karşımızda Galatasaray adası var onu seyrettirmek için mi bizi buraya topladın diye. Tabii unuttukları bir şey vardı Divan Kuruçeşmede idik ve bu restaurant fanatik Fenerbahçeliler Koç Ailesi ve Fenerbahçeli yönetici sayın Ali Koç’un idi. Yani bir Galatasaraylıya da ancak fanatik bir Fenerlinin Restaurantı yakışırdı.
En son 11 Mayıs 2005’de bir kokteylimiz olmuştu. Aslında o 2.yılımıza girerkendi. Şimdi ise 4.yılımızı doldururken yaptık kokteylimizi. Sadece 3 ay önce yaptık. Aslında aralık ayıdır ilk dergi çıkarışımız. Bu kokteylimizde şunu idrak ettim ki dergimiz artık sektörün içine sinmiştir. Dergimiz hiçbir ayrım yapmadan siyasi-sosyal-hatır gönül ayrımı yapmadan herkese yer vermiştir. Bu yüzden her geçen gün halkamız,reklam ve röportaj portföyümüz genişlemektedir. Artık uluslar arası firmalarda reklam vermeye başladılar. Her geçen gün halkamız genişlemektedir. Olaya profesyonelce bakmadığımız halde dostlarımız ve sevenlerimizin desteğiyle bu dergi çıkmaktadır. Bu halka Allahın izniyle daha da genişleyecek ve ileriki yıllarda nice kokteyller de buluşmak dileğiyle gecemize katılanlara teşekkür ediyorum.
Yazımın başlığını Sonbahar Rüzgarları koydum. Aslında Sonbahar sancılı başladı ve geçiyor. Hiç temenni etmiyorum ama maalesef kış daha da zor geçeceğe benziyor. Önce seçimler geçsin dedik. Sonra Ramazan ve Bayram dedik. Şimdide ardarda gelen şehit cenazeleriyle yıkıldık. Meclisten tezkere geçti. Her an Türkiye sınır ötesi operasyonu gerçekleştirebilir. Bu ne kadar çözüm olacak o da tartışma konusu. Aslında bu konularda çok yazacak fikrim var ama zor bir konu ve dergimizin muhtevasını aşıyor. Allah bu problemi tez zamanda en az zayiatla çözmeyi bizlere millet olarak nasip etsin.
4.YIL KOKTEYLİ
Dedim ya bu sefer pek siyasete girmeyeceğim. Geçen ay başyazımı yazmadığım için pek değinemedim. “Sektörde yaşayanların değil, Sektörü yaşayanların dergisi” Teknik Elektrik Postası’nın 4. kuruluş yıl dönümünden bahsedeyim. 7 Eylül Cuma akşamı olma sebebi ile hafta sonu modundan dolayı gelemeyen bazı dostlarımız oldu Ama yinede katılım %85’in üstünde idi. Boğazın en güzel yeri Kuruçeşmeyi seçmiş idik. Tabii hemen Fenerbahçeli dostlarım bana laf attılar. Karşımızda Galatasaray adası var onu seyrettirmek için mi bizi buraya topladın diye. Tabii unuttukları bir şey vardı Divan Kuruçeşmede idik ve bu restaurant fanatik Fenerbahçeliler Koç Ailesi ve Fenerbahçeli yönetici sayın Ali Koç’un idi. Yani bir Galatasaraylıya da ancak fanatik bir Fenerlinin Restaurantı yakışırdı.
En son 11 Mayıs 2005’de bir kokteylimiz olmuştu. Aslında o 2.yılımıza girerkendi. Şimdi ise 4.yılımızı doldururken yaptık kokteylimizi. Sadece 3 ay önce yaptık. Aslında aralık ayıdır ilk dergi çıkarışımız. Bu kokteylimizde şunu idrak ettim ki dergimiz artık sektörün içine sinmiştir. Dergimiz hiçbir ayrım yapmadan siyasi-sosyal-hatır gönül ayrımı yapmadan herkese yer vermiştir. Bu yüzden her geçen gün halkamız,reklam ve röportaj portföyümüz genişlemektedir. Artık uluslar arası firmalarda reklam vermeye başladılar. Her geçen gün halkamız genişlemektedir. Olaya profesyonelce bakmadığımız halde dostlarımız ve sevenlerimizin desteğiyle bu dergi çıkmaktadır. Bu halka Allahın izniyle daha da genişleyecek ve ileriki yıllarda nice kokteyller de buluşmak dileğiyle gecemize katılanlara teşekkür ediyorum.
Facebook Yorum
Yorum Yazın