Biliyorsunuz Mayıs sonunda ve Haziran ayı boyunca ülkemizde Taksim Gezi Parkı protestoları adı altında gösteriler olmuştu. Hatırlarsanız üç tane ağaç sökülüyor diye ülkeyi ve dünyayı ayağa kaldırmışlardı. Binlerce azgın Vandal ağza alınmayacak galiz küfürlerle sokaklara, caddelere dökülmüştü. Kamu araçlarını, esnafın camını, çerçevesini, kapıları, bacaları yıktılar. Peki bütün bunlar neden olmuştu? İddiaya göre ülkeyi yöneten Başbakan halkımızın özel hayatına müdahele ediyor ve onların kaç çocuk yapacağından ne tür ekmek yiyeceğine kadar!!! Tüm özel hayatına karışıyordu. Bu akıl almaz iddia ve iftira baz alınarak “Küresel sermaye ve onun ülke içindeki K.O.Ç. gibi işbirlikçilerinin sponsorluğunda” tüm marjinal gruplar, aşırı uçlar ve toplumun dışladığı, taban tutturamamış tüm gruplar adeta bir vandalizme soyunmuşlardı. Sonuçta yedikleri bibergazı ve sopa yanlarına kâr kaldı. Elebaşları da hesap veriyor şuan yargıda.
Biz bu vandallığın, kalkışmanın kökü ve finansörü dışarıda deyince de binbir mazeretle böyle olmadığını söylüyorlardı. Binbir delille bunun çok masum bir halk hareketi olduğunu savunuyorlardı!!!
Bu vandalizmin içindeki toplum kesitleri (ki bu kesitler çok sınırlı ve marjinal uçlardan oluşuyordu) o zaman son günlerde Mısır’da bilhassa Kahire’deki Adeviye Meydanı’ndaki katliamlara neden ses çıkarmıyorlar hiç? Hani o ağaçsever, gaysever, lezbiyen ve sex işçisi!!! hakları savunucuları, hayvanseverler, Kemalist – Komunist kırma marjinal örgütler! Neredesiniz? Niçin ölen masum Mısırlılar için bir parmağınızı bile kıpırdatmıyorsunuz? Onlar insan değil mi? Bir ağaç bir kedi-köpek kadar da kıymeti yok mu? İşte sizin yalanınız buraya kadarmış! “Mesele Gezi Parkı Değil Arkadaş! Sen hâlâ anlamadın mı?” hadi gel diyen zibidi ne kadar da haklı imiş. Hiç kızmayalım ona. Belki de en dürüsttünüz o idi siz Vandalların. Baştan niyetini dürüstçe söylemişti ilk günden itibaren.
Bunlar bir tek kendilerine insan, kendilerine demokrat. Utan ey insanlık diyorum sadece
Biz bu vandallığın, kalkışmanın kökü ve finansörü dışarıda deyince de binbir mazeretle böyle olmadığını söylüyorlardı. Binbir delille bunun çok masum bir halk hareketi olduğunu savunuyorlardı!!!
Bu vandalizmin içindeki toplum kesitleri (ki bu kesitler çok sınırlı ve marjinal uçlardan oluşuyordu) o zaman son günlerde Mısır’da bilhassa Kahire’deki Adeviye Meydanı’ndaki katliamlara neden ses çıkarmıyorlar hiç? Hani o ağaçsever, gaysever, lezbiyen ve sex işçisi!!! hakları savunucuları, hayvanseverler, Kemalist – Komunist kırma marjinal örgütler! Neredesiniz? Niçin ölen masum Mısırlılar için bir parmağınızı bile kıpırdatmıyorsunuz? Onlar insan değil mi? Bir ağaç bir kedi-köpek kadar da kıymeti yok mu? İşte sizin yalanınız buraya kadarmış! “Mesele Gezi Parkı Değil Arkadaş! Sen hâlâ anlamadın mı?” hadi gel diyen zibidi ne kadar da haklı imiş. Hiç kızmayalım ona. Belki de en dürüsttünüz o idi siz Vandalların. Baştan niyetini dürüstçe söylemişti ilk günden itibaren.
Bunlar bir tek kendilerine insan, kendilerine demokrat. Utan ey insanlık diyorum sadece
Facebook Yorum
Yorum Yazın