Safları Sıklaştıralımeleminasyon Devam Ediyor…

Türkiye’nin bu sıcak gündeminde Elektrik Sektörünün nabzını tutmaya devam ediyorum. Diyeceksiniz ki ülkemizin bu kadar sıcak gündemi varken neden hep Elektrik Sektörünün sorunları ile (veya varsa kazanımları – sevinçleri ile) ilgili yazıyorsun deniliyor? Geçen ayda yazdım; elimden geldiği kadar siyaset yazmamaya gayret göstereceğim. Ne kadar dayanabileceğimi bilmiyorum ama sonuna kadar direnmeye çalışacağım!

Safları sıkılaştırmak ne demek? Eleminasyon ne anlama geliyor? Yıllardır yazılarımızı okuyanlar satır aralarında hep Elektrik Sektörü’nün ciddi bir elemeden geçtiğini, eski satış ve pazarlama sisteminin değiştiğini hatırlayacaklardır.

Aynen de oluyor… Birer birer alışkanlıklar, eski sistemler değişiyor. Artık fabrikalarımızın en iyi müşterileri Karaköy Bankalar Caddesindeki Şair Ziyapaşa Yokuşundaki toptancı müşterileri değildir. Fabrikalarımızın, elektrik sanayicilerimizin en büyük müşterileri TOKİ ve onların dışında konut yapıp satmayı başaran dev veya orta ölçekli (fark etmiyor) müteahhitlerdir.

Belli bir süredir sanayicilerimizin satış ve pazarlamadan sorumlu yetkilileri- elemanları elektrikçilerden çok inşaatları – konut departmanlarını - maket – proje halinden başlayarak ziyaret ediyorlar. O zaman da daha az merkez toptancılarına iş ve mal düşüyor.

İlkeli olan sanayicilerimiz bu tip müşterilerinde yakaladıkları işleri en iyi ihtimalle bir bayii üzerinden geçiriyorlar. İlkesiz olanları ise sazan gibi atlayıp malı kendileri veriyorlar. Halbuki eskiden olay nasıldı? Fabrikalar öncelikle gelip İstanbul – Bankalardaki toptancılarla bağlantıya girer, yüklü bağlantılarını onların satmalarını bekler ve yeni bağlantıları beklerlerdi. Toptancılarda bunu İstanbul ve Anadolu’daki bölge toptancılarına onlarda ya perakendecilere ya da taahhüt gruplarına satarlardı.

Artık öyle değil. En azından bu son 5 yıldır artarak değişmeye devam ediyor. Fabrikalarımız, üreticilerimiz bunun dışında bölge ve ara bölge toptancılarına da daha yaygın olarak gidiyorlar. Zaten doğru olan sistem budur. Bunda hem fikiriz. Yanlış olan bunun yapılış şeklidir. Tamam siz projelere, taahhüt gruplarına mal satın. Eğer ilkeli iseniz bunu yetkili bayilerimizin üzerinden de geçirin. Ancak yazdığım gibi yukarda; bunu belirli bir sisteme bağlı olarak gerçekleştirin. Siz bayinize 60 iskonto yaparken (ki bu bayiniz yıllardır sizin stoğunuzu çeken bayi ise birde) onun malı satacağı taahhüt veya proje grubuna 65 – 70 iskonto yapıyorsanız, işte bu yanlıştır.

Malı ya bu bayii üzerinden geçirin ya da bunu yapmıyorsanız bari ona verdiğiniz iskontonun biraz üstünde (yani %5 de olsa daha pahalı) verin. Yıllardır sizin stoğunuzu çeken bayiiyi çiğnemeyin.

Bu çerçevede merkez toptancılığı daraldı… daraldı. Artık can çekişiyor. Bakın resmi ağızlardan duyduğumuza göre Galata (yani Şişhane – Karaköy esnafı) sığdırılabilecek yer aranıyor. Yani bu piyasa artık elektrikçilere lüx geliyor. Cenevizlilerden beri yaklaşık 2000 yıldan fazladır ticaretin, Turizmin, kültürün cazibe merkezi sayılan Galata artık elektrikçilerin merkezi olmaktan çıkarılabilir. O yüzden Galata (yani Şişhane – Karaköy’deki) esnafa safları sıkılaştırmaları çağrısında bulunuyorum. Bu piyasayı daha temiz, daha cazip bir elektrikçiler merkezi haline getirmez isek buradan yolcu gözüküyoruz.

Saflarımızı neredemi sıklaştıracağız. Tabii ki kahvede değil. Bu konuda çalışma yapan sivil toplum kuruluşları ve yarı resmi- resmi kuruluşlar var. Onların elektrik-enerji veya aydınlatma komiteleri var. Ara ara ben bunlardan bahsediyorum. Saflarımızı buralarda sıkılaştıracağız. Beraber istişarelerde, toplantılarda bulunacağız. Yoksa bu acımasız eleminasyondan kendimizi kurtaramayacağız.

Toplanmaktan başka çare göremiyorum.