Sevgili okurlarım; beni yaklaşık 5 yıldır takip ediyorsunuz. Bu beş yılda yazdığım konular birbirlerine çok yakındı genelde aynı çerçevede yazıyorum. Üzerinde en çok durduğum konu ise para ile saadetin olmayacağı. Çok para harcamakla çok başarı gelmeyeceğidir. Bunun tarihten ve günümüzden örneklerini hep anlatmışımdır. Tabii ki konu futbol olunca, paraya da gelince hep 3 büyükler ve transfer ön plana çıkıyor.
özellikle son üç sayıda alt yapıya önem vermenin çok ağırlık bastığını bunu dikkate almamız gerektiğini düşünüyorum. Bakın aylardır Arda’dan,Sabri’den,Semih’ten Serdar Özkan’dan bahsediyorum. 20-30 milyon Euro’lar vermeye gerek yok diyorum. Alt yapıdan kendi evlatlarımızı yetiştirip onları iyi fiyatlarla Avrupa’ya ihraç edebiliriz. Yani biz Avrupa’nın Brezilyası olabiliriz. Biz emperyalist ülkelerin futbol takımları gibi, kolonici ülkeler gibi İspanya,İtalya,İngiltere,Fransa gibi pahalı transferler yapıp paraları çöpe atamayız. Biz 4 yıllığına 50-100 trilyon para veremeyiz. Biz ekonomisi zayıf bir ülkeyiz. Kulüplerimize gönül veren taraftarların kombine alarak kulüplerine aktardıkları paraları Latin Amerika’nın veya iberik yarımadasının posası çıkmış şöhret artıklarına kaptıramayız. Tabii ki yıldız transferlerine karşı değilim. Tabii ki yabancı futbolcu alacağız. Ama bunlar için bence şu koşullara uyulmalıdır.
1-) Kesinlikle yüksek bonservis ücreti ödenmemelidir. Mümkünse bonservis ücreti vermeden futbolcu alınmalıdır.
2-) Yabancı futbolcu sayısı ilk 18 için 4’ü geçmemelidir.
3-) ilk 18’de en az 4 tane altyapıdan futbolcu bulundurma şartı getirilmelidir.
4-)Büyük kulüpler aralarında anlaşıp gereksiz rekabetten kaçınılmalıdır.
Ben bu yazıyı yazdığımda Sivasspor-Fenerbahçe maçı yeni bitmişti. Bu maçta ikinci defa kalesini koruyan Fenerbahçe’nin genç yedek kalecisi Volkan Babacan çok başarılı bir maç çıkardı. Semih’ten sonra kalede de cesur davranan Fenerbahçe yönetimini tebrik ediyorum cesaretlerinden dolayı. Bu cesareti diğer futbolcularda da uygulamasını temenni ediyorum. Tabii ki Alex gibi Aurello gibi,Appiah gibi kaliteli futbolculara evet, ama kariyerlerinin sonlarına gelmiş şöhret artıklarına 30-40-50 milyon Eurolar (4 yıllığına ) verilmesi israftır.
Bakın Galatasaray’ın ilk 24’üne 2 tam takım çıkıyor. Ve içinde kaç tane genç filiz var. Bu kadro da yabancı yıldızlarda var ama Lincoln hariç hepsi makul fiyatlar. Bakın kadro derinliğine ; yıldızlar nasıl parlıyor. İnsan hangisini oynatacağı şaşırıyor.
De santis(Aykut), Sabri(Uğur,Serkan) , Servet-Meira, Emre Aşık,Emre Güngör, Hakan Balta,Volkan Yaman,Alpaslan, H.Şaş,Aydın,Mehmet Topal,Linderoth, Ayhan,Arda,Barış,Harry Kewell.Lincoln,Nonda,Ümit Karan,Milan Baros,Serkan Çalık
Bakın bu kadro ya; dikkatle bakın bu kadroda yer alan yabancıların hepsi ülkelerinin milli takımlarında oynamaktadırlar. Bir kısmı kaptanıdır. Galatasaray’da çoğu zaman yedek kalan Linderoth, De Santis, Meira, Nonda, Milan Baros devamlı milli takımlarında oynamaktadırlar. Bir tek Lincoln hariç. Onunda sebebi malum. Ne Brezilyalı Ne Alman…
Yerlilerden ise son Avrupa şampiyonasında 8 milli futbolcu vardır. Hani Avrupa’nın ilk 4’üne giren Milli Takımımız varya o takımın 8’i Galatasaraylıydı.
Servet-Emre Güngör-Emre Aşık-Hakan Balta-Arda Turan –Sabri-Mehmet Topal-Ayhan… Ettimi 13 milli futbolcu. Şimdi Ümit olan Aydın’da zorlayacak bu kadroyu. Milli olmayanlara bakın. Ümit Karan,Hasan Şaş,Barış,Serkan Çalık. Taktir sizin.
Facebook Yorum
Yorum Yazın