“Çocuklar Eleştiriden Çok,Örneklere İhtiyaç Duyarlar.” Albert Schweızer
Çocuklar, anne-baba başta olmak üzere, çevresindeki büyükleri model alarak büyürler. Biz farkına bile varmadan davranışlarımızı izler, bizi taklit ederek kişiliklerini geliştirirler. Buna özdeşleşme (identifikasyon) mekanizması diyoruz.
Bu yüzden çocuğumuzun nasıl olmasını istiyorsak öyle davranalım. Öğüt vermekle çocuk istediğimiz gibi olmaz. Çünkü öğüt,en kolay yöntemdir. ’’Şunu yapma’’ demek yerine neden yapmaması gerektiğini anlatmak uzun ve zahmetlidir. Biz bu yolu tercih edelim.
Çocuğumuzda görmek istemediğimiz davranışları önlemek için öncelikle kendimizi iyi gözlemeli ve davranış-larımızı kontrol etmeliyiz. Yaşantımıza ve uygulamalarımıza dayalı öğrenmeler daha kalıcı ve anlamlıdır.
Çocuğumuza doğrulukla davranalım ve yalan söylemekten kaçınalım. Oyun oynadığımız zaman eğlence için bile olsa hile yapmayalım. Bir anlaşma yaptığımızda, bize saçma gelse bile, sözümüze sadık
kalalım. Yanıldığımızda özür dileyip hata yaptığımızı açıklayalım.
Ne söylersek yapalım ve ne yaparsak söyleyelim. Tutarsız olmaktan kaçınalım. Çocuğumuza ne öğütlüyorsak onun önünde biz de uygulayalım. Bir şey için söz verdiğimizde, can sıkıcı veya mantıksız bir şey olsa bile, sözümüze bağlı kalalım.
Dürüst olmaya özel önem verelim. Dürüstlük başkalarının bizi takdir etmesine ve bize saygı göstermesine de sebep olur. Başkalarına doğru ve dürüst davrandığımızda kendimize karşı da böyle olmaya devam ederiz. Üstelik çocuklarımız bize benzer.
Dürüstlük, hayatta huzurun ve mutluluğun anahtarıdır. Çocuklarımıza bu anahtarı sağlayalım.
Örnek olmak, başkalarını etkilemenin temel bir yolu değildir. TEK YOLUDUR.
Facebook Yorum
Yorum Yazın