Astroloji insanlık tarihi kadar eskidir ve bu konuyu birkaç sayfada hatta birkaç kitapta bile anlatmak tabiki mümkün değil,bunun için bir ömür yetmez ama kısa da olsa konuyla ilgili şunları söyleyebilirim;
Tarihçilerin araştırmalarına göre farklı uygarlıklar birbirlerinden bağımsız olarak astroloji ile ilgilenmişlerdir. Aşağı yukarı bütün büyük uygarlıklar astroloji ile ilgilendiklerini açıklayan belgeler bırakmışlardır. Babil, Mısır, Hint, Çin, Maya, Yunan, Roma ve Arap uygarlıkları bunlar arasındadır. İlk astrologların kimler olduklarını bilmiyoruz, fakat bulduklarını ilk kaydeden Kaldeliler'dir. M.Ö 3000 yılında Kaldeliler astrolojinin bilinen en özgün şekillerinden birini ortaya çıkarmışlardır. Bazı uzmanlar astrolojiye ait ilk kayıtların M.Ö. 5800 yılına kadar gittiğini belirtiyorlar. Maya uygarlığı, Hindistan ve Çin M.Ö. 2000 yılında astroloji bilimini kullanıyorlardı. Antik Mısır’da, Babil’de, Çin’de, Maya’da,Hindistan’da, Roma’da, Yunan’da ve Araplarda astroloji çok popülerdi.En meşhur astrolog ise kehanetleri hala konuşulan ve 1566 da ölen ve bir tıp doktoru olan Nostradamus’tu. Copernicus’tan itibaren de astroloji ile astronomi birbirinden ayrılmış ve astroloji giderek eski önemini kaybetmeye başlamıştır.
Astroloji sanatını,ilmini ilk kuranın Hermes (Thoth/ Tehuti/Enok/İdris/El Heramise) olduğu da yaygın olarak söylenir ve buda bizi daha da eskiye yani Mu ve Atlantis’e kadar götürür. Bu yüzyılda ise Carl Güstav Jung astroloji hakkında yazılar yazmış, insan kişiliği ve motivasyonu hakkındaki çalışmalarında astrolojiden faydalanmıştır.
Astroloji, gökyüzündeki gezegenlerin ve yıldızların yeryüzündeki canlı ve cansız varlıklar, doğa olayları, savaş, ekonomi ve ülkeler üzerindeki etkilerini araştıran bir bilimdir. İnsanoğlunun yazılı tarihinin başından beri var olan astroloji bilimlerin en eskisidir.
Astroloji dönemleri inceler, fırsat alanlarını, şanslı zamanları, doğum haritanızda sizi kısıtlayan, zorlayan alanları, gecikmeleri gösterir. Gezegenlerin iyi açılar yaptığı şanslı dönemlerde, hiçbir şey yapmadan oturursanız bu fırsatları kaçırabilirsiniz. Aynı şekilde gezegenlerin zorlayıcı etkiler yaptığı dönemlerde gerekli gayret ve azmi gösterirseniz tüm zorlukları aşabilir, farkında bile olmadığınız içinizdeki gücü ortaya çıkarabilirsiniz.
Modern Astroloji
Modern astroloji ABD’de ortaya çıkmış,geliştikten sonra da dünyaya tekrar yayılmaya başlamıştır.Amerikalı astrologlar,eski çağlardan gelen bilgileri değerlendirip bunlara kendi öğrendikleri yeni bilgileri eklemişlerdir.Astrolojiye büyük katkısı bulunanlar arasında Edgar Cayce,Grant Lewi,Dane Rudhyar , Frederick van Notstrand ve Raphael gibi uzmanlar bulunmak taydı. Günümüzde ise bir çok ülkede pek çok astrolog yeni yeni kitaplar yazarak yeni kurallar,formüller ve yöntemler keşfederek bu kadim bilgelik sanatının gelişmesine katkıda bulunmaktadırlar.
Burçlar ve Bellibaşlı Özellikleri
Astroloji ışığın bilgeliğidir.Güneş yaşamın merkezidir ve tüm gezegenler güneşin etrafında dönerler.Güneş=Kalp, sufi inancına göre kalbe gitmek için dönmek gerekiyor (Kalp=Allah’ın tohumu), Allah’ın kıvılcımı kalbimizdedir.
Astrolojiye göre Güneş Dünya’nın üzerinde parlar,ışık huzmelerini 12 çeşide ayırır,12 açı,12 burç var.
Astrolojide,Öz burç-Yükselen burç-Ay burcu-12 ev vardır. Onun için her birimizde bütün burçlar vardır ve bu nedenle bütün burçları bilmeliyiz. Vucudumuzun sol tarafı dişi sağı erkektir, sağ anne sol çocuk’tur, sağ taraf veren taraftır ve sol sağı destekler. Astroloji ve zaman gereklilikten icad edilmiştir. Astrolojinin başlangıcı nehir kenarlarında yaşayan insanların tarım için gökyüzüne bakmasıyla başlamıştır.
Astrologlar eskiden yerde çukur kazıp yıldızları ve gezegenleri incelemek için gökyüzüne bakarlardı. Krallar astrologların söylediği zamanlarda savaşa giderlerdi, astrologların böylece şanı arttı ve yanlarında yardımcılar olmaya başladı. Astroloji deneme-yanılmayla binlerce yılda gelişti, astrologlar olanı gözlediler, yazdılar ve bunu 6000 yıldan beri yapıyorlar. Eğer astroloji insanlar için işe yaramayan bir şey olsaydı bugüne kadar yaşaması mümkün olmazdı.
Astroloji, örnek olarak; İzmir’e gideceğimizi, ne zaman gideceğimizi ve ne şartlarda gideceğimizi söyler. Hangi yolla gideceğimiz ise kişinin burcuna göre olan kendi seçimidir.
Astroloji doğanın bilimidir, doğanın dansıdır. Feminen=dişi=karanlık, ve gizemlidir, cinsel organları bile gizlidir, derindir, gecedir.
Maskulen=erkek=açık ve barizdir, •ne hissettiğini gösterir. Bu yüzden erkekler kolay anlaşılır,kadınlar ise araştırılır.
Dünya 23 derece eğime sahiptir ve güneş etrafında 23 derece ile döner, böylece mevsimler ve yaşam oluşur. Dünya 23 derecelik bir açı ile dönmeseydi yaşam oluşmazdı.
Astrolojik yıl 21 Mart’ta (ilkbahar ekinoksu) başlar, yeni ay koç’tadır, gece ve gündüz eşittir. 21 Eylül sonbahar ekinoksunda ise gündüz ve gece yine eşittir. Akrep ölümün burcudur. Mevsimler bizim ruh durumumuzu etkiler.
4 element (ateş-hava-su-toprak) x 3 modalite (öncü-sabit-değişken)=12 burç. Her burcun kardinali (öncüsü), sabiti ve değişkeni vardır. Koç öncüdür, baharı başlatır. Yengeç yazı doğurur.
Astroloji Çeşitleri
Bugün bilinen astroloji çeşitlerine baktığımızda; Batı astolojisi, Vedik(Hint) astroloji, Kabalistik astroloji, Spiritüel astroloji, Psikolojik astroloji, Karma astroloji olarak karşımıza çıkmaktadır.
Astroloji ve Danışmanlık
Astroloji fal değildir, günlük gazete köşelerindeki yazılarında gerçekle ilgisi yoktur, nasıl olsunki her insan farklı bir dünyadır, ikizlerin bile yaşam yolculukları ve karakterleri farklıdır ve hiç kimse birbirine benzemez, işte incelik buradadır.
Kişi ile ilgili doğru bilgiler vermek için mutlaka doğum haritasını(Horoskop) çıkarmak gerekir, bu ise uzun yıllar bu alanda bilgi ve deneyim edindikten sonra olabilir ancak. Astrolojik danışmanlık; kişinin doğum haritasındaki verilere bakılarak yapılan bir yorumdur ve astroloji bir anlamda sembol okuma sanatıdır.
Astroloji danışmanlığı ise, hayatın her alanında insanın doğru yerde ve doğru zamanda olmasını sağlayan, aydınlanma yolunda, insanı kamil olma yolunda kişiye rehberlik eden, yazılı tarihin başlangıcından itibaren var olan kadim bir bilgidir.
Kişinin doğum bilgileri ile (gün-ay ve yıl olarak doğum tarihi-doğduğu şehir ve doğum saati ) çıkarılan natal haritasında (doğum haritası) bir yaşam gizlidir.
Burçlar, evler, gezegenler, birbirlerine yaptıkları açılar, tutulmalarla, ay düğümleriyle, geri giden gezegenlerle birlikte yapılan yorumlamada; kişinin var olan potansiyeli ile birlikte kendini daha iyi tanıması, gelirinin nasıl olacağı, hangi meslekten geçimini sağlayacağı, kendisine sunulan fırsatlar, zorlandığı alanlar, kendini geliştirebilmesi, yakın çevre, kardeş ve akraba ile olan ilişkiler, eğitim-öğretim, ebeveylerimiz, kendi kuracağımız aile, aşk ve sosyal hayat, his ve düşünce dünyamız, çocuklarımız, ortaklıklar, giyim zevkimiz, hukuki işler, dostlar, umutlar, hayaller, ün, başarı,din-felsefe, toplumdaki yerimiz, emlak işleri, açık ve gizli düşmanlıklar, cinsel yaşam, ortak kazançlar, fobilerimiz ve hobilerimiz, çalışma hayatımız, ikili ilişkiler, evlilik, miras, yurt içi ve yurt dışı seyahatler, kariyerimiz ve en önemlisi olan beden-ruh-akıl sağlığımız ve daha bir çok şey bu küçücük haritada gizlidir.
Bu yüzden bir sembol okuma sanatıdır astroloji danışmanlığı. Herhangi bir yeni işe başlarken Merkür’ün düzgün olması (geri gitmemesi) tek başına yeterli değildir. Ayrıca yeni ay olması lazımdır. Yapacağımız işten bol kazanç sağlayabilmemiz için Venüs’ün düzgün hareket etmesi (geri gitmemesi) gerekir.
Geçmiş yaşamdan neler getirdik, bu yaşamda nelere dikkat etmeliyiz (ay düğümleri), yine bunları da doğum haritasında görmek mümkündür. Çocukluğumuzdan getirdiğimiz korkular, güneş ve ay tutulmaları doğum haritasında hangi ev ve yerdeyse aldığı açılara göre bize ışık tutar. Eksik elementleri (ateş-hava-su-toprak) dengelemek için yapılacak çalışmaları ve ilişkilerde uyumluluğu da yine doğum haritası belirler.
Mesela; Satürn, Pluton ve Uranüs transitlerinden genelde çekinilir. Satürn zorluktur, Pluton yeniden doğmadır. Üranüs ise ne yapacağı belli olmayan büyük bir değişimdir.
Bu transitleri yaşamımızda nasıl lehimize çevirebileceğimizi doğum haritamız ile birlikte progres, ransit, solar-return haritaları belirler. En mutlu olanı ise Jüpiter transitidir ve kişinin öz burcuna 12 yılda bir gelir, fakat doğum haritamızda ise her yıl her evden transit geçişini yapar. Bu fırsatı en iyi değerlendirmeyi de bize doğum haritamız verir.
Astrolojiyi tam ve mükemmel olarak öğrenmek için bir ömür yetmez, sürekli araştırma ve deneyim gerekir.
Sonuç olarak işin en önemli kısmı ise danışanın moralini bozmadan, pozitif bakış açısı ile haritayı doğru yorumlamaktır.
Astroloji yaşam yolcuğumuzda bize ışık tutar. Bizim bedensel ve zihinsel olarak gelişmemize, yaşam amacımızı anlamamıza, bedenimizi, yeteneklerimizi, potansiyelimizi, güçlü ve gelişmeye açık alanlarımızı tanımamıza kısacası her açıdan kendimizi daha iyi tanımamıza yardımcı olur. Bu yaşamımızda almamız gereken dersleri, geliştirmemiz gereken yönlerimizi bize gösterir.
Yeterki ondan yararlanmasını bilelim…
Tarihçilerin araştırmalarına göre farklı uygarlıklar birbirlerinden bağımsız olarak astroloji ile ilgilenmişlerdir. Aşağı yukarı bütün büyük uygarlıklar astroloji ile ilgilendiklerini açıklayan belgeler bırakmışlardır. Babil, Mısır, Hint, Çin, Maya, Yunan, Roma ve Arap uygarlıkları bunlar arasındadır. İlk astrologların kimler olduklarını bilmiyoruz, fakat bulduklarını ilk kaydeden Kaldeliler'dir. M.Ö 3000 yılında Kaldeliler astrolojinin bilinen en özgün şekillerinden birini ortaya çıkarmışlardır. Bazı uzmanlar astrolojiye ait ilk kayıtların M.Ö. 5800 yılına kadar gittiğini belirtiyorlar. Maya uygarlığı, Hindistan ve Çin M.Ö. 2000 yılında astroloji bilimini kullanıyorlardı. Antik Mısır’da, Babil’de, Çin’de, Maya’da,Hindistan’da, Roma’da, Yunan’da ve Araplarda astroloji çok popülerdi.En meşhur astrolog ise kehanetleri hala konuşulan ve 1566 da ölen ve bir tıp doktoru olan Nostradamus’tu. Copernicus’tan itibaren de astroloji ile astronomi birbirinden ayrılmış ve astroloji giderek eski önemini kaybetmeye başlamıştır.
Astroloji sanatını,ilmini ilk kuranın Hermes (Thoth/ Tehuti/Enok/İdris/El Heramise) olduğu da yaygın olarak söylenir ve buda bizi daha da eskiye yani Mu ve Atlantis’e kadar götürür. Bu yüzyılda ise Carl Güstav Jung astroloji hakkında yazılar yazmış, insan kişiliği ve motivasyonu hakkındaki çalışmalarında astrolojiden faydalanmıştır.
Astroloji, gökyüzündeki gezegenlerin ve yıldızların yeryüzündeki canlı ve cansız varlıklar, doğa olayları, savaş, ekonomi ve ülkeler üzerindeki etkilerini araştıran bir bilimdir. İnsanoğlunun yazılı tarihinin başından beri var olan astroloji bilimlerin en eskisidir.
Astroloji dönemleri inceler, fırsat alanlarını, şanslı zamanları, doğum haritanızda sizi kısıtlayan, zorlayan alanları, gecikmeleri gösterir. Gezegenlerin iyi açılar yaptığı şanslı dönemlerde, hiçbir şey yapmadan oturursanız bu fırsatları kaçırabilirsiniz. Aynı şekilde gezegenlerin zorlayıcı etkiler yaptığı dönemlerde gerekli gayret ve azmi gösterirseniz tüm zorlukları aşabilir, farkında bile olmadığınız içinizdeki gücü ortaya çıkarabilirsiniz.
Modern Astroloji
Modern astroloji ABD’de ortaya çıkmış,geliştikten sonra da dünyaya tekrar yayılmaya başlamıştır.Amerikalı astrologlar,eski çağlardan gelen bilgileri değerlendirip bunlara kendi öğrendikleri yeni bilgileri eklemişlerdir.Astrolojiye büyük katkısı bulunanlar arasında Edgar Cayce,Grant Lewi,Dane Rudhyar , Frederick van Notstrand ve Raphael gibi uzmanlar bulunmak taydı. Günümüzde ise bir çok ülkede pek çok astrolog yeni yeni kitaplar yazarak yeni kurallar,formüller ve yöntemler keşfederek bu kadim bilgelik sanatının gelişmesine katkıda bulunmaktadırlar.
Burçlar ve Bellibaşlı Özellikleri
Astroloji ışığın bilgeliğidir.Güneş yaşamın merkezidir ve tüm gezegenler güneşin etrafında dönerler.Güneş=Kalp, sufi inancına göre kalbe gitmek için dönmek gerekiyor (Kalp=Allah’ın tohumu), Allah’ın kıvılcımı kalbimizdedir.
Astrolojiye göre Güneş Dünya’nın üzerinde parlar,ışık huzmelerini 12 çeşide ayırır,12 açı,12 burç var.
Astrolojide,Öz burç-Yükselen burç-Ay burcu-12 ev vardır. Onun için her birimizde bütün burçlar vardır ve bu nedenle bütün burçları bilmeliyiz. Vucudumuzun sol tarafı dişi sağı erkektir, sağ anne sol çocuk’tur, sağ taraf veren taraftır ve sol sağı destekler. Astroloji ve zaman gereklilikten icad edilmiştir. Astrolojinin başlangıcı nehir kenarlarında yaşayan insanların tarım için gökyüzüne bakmasıyla başlamıştır.
Astrologlar eskiden yerde çukur kazıp yıldızları ve gezegenleri incelemek için gökyüzüne bakarlardı. Krallar astrologların söylediği zamanlarda savaşa giderlerdi, astrologların böylece şanı arttı ve yanlarında yardımcılar olmaya başladı. Astroloji deneme-yanılmayla binlerce yılda gelişti, astrologlar olanı gözlediler, yazdılar ve bunu 6000 yıldan beri yapıyorlar. Eğer astroloji insanlar için işe yaramayan bir şey olsaydı bugüne kadar yaşaması mümkün olmazdı.
Astroloji, örnek olarak; İzmir’e gideceğimizi, ne zaman gideceğimizi ve ne şartlarda gideceğimizi söyler. Hangi yolla gideceğimiz ise kişinin burcuna göre olan kendi seçimidir.
Astroloji doğanın bilimidir, doğanın dansıdır. Feminen=dişi=karanlık, ve gizemlidir, cinsel organları bile gizlidir, derindir, gecedir.
Maskulen=erkek=açık ve barizdir, •ne hissettiğini gösterir. Bu yüzden erkekler kolay anlaşılır,kadınlar ise araştırılır.
Dünya 23 derece eğime sahiptir ve güneş etrafında 23 derece ile döner, böylece mevsimler ve yaşam oluşur. Dünya 23 derecelik bir açı ile dönmeseydi yaşam oluşmazdı.
Astrolojik yıl 21 Mart’ta (ilkbahar ekinoksu) başlar, yeni ay koç’tadır, gece ve gündüz eşittir. 21 Eylül sonbahar ekinoksunda ise gündüz ve gece yine eşittir. Akrep ölümün burcudur. Mevsimler bizim ruh durumumuzu etkiler.
4 element (ateş-hava-su-toprak) x 3 modalite (öncü-sabit-değişken)=12 burç. Her burcun kardinali (öncüsü), sabiti ve değişkeni vardır. Koç öncüdür, baharı başlatır. Yengeç yazı doğurur.
Astroloji Çeşitleri
Bugün bilinen astroloji çeşitlerine baktığımızda; Batı astolojisi, Vedik(Hint) astroloji, Kabalistik astroloji, Spiritüel astroloji, Psikolojik astroloji, Karma astroloji olarak karşımıza çıkmaktadır.
Astroloji ve Danışmanlık
Astroloji fal değildir, günlük gazete köşelerindeki yazılarında gerçekle ilgisi yoktur, nasıl olsunki her insan farklı bir dünyadır, ikizlerin bile yaşam yolculukları ve karakterleri farklıdır ve hiç kimse birbirine benzemez, işte incelik buradadır.
Kişi ile ilgili doğru bilgiler vermek için mutlaka doğum haritasını(Horoskop) çıkarmak gerekir, bu ise uzun yıllar bu alanda bilgi ve deneyim edindikten sonra olabilir ancak. Astrolojik danışmanlık; kişinin doğum haritasındaki verilere bakılarak yapılan bir yorumdur ve astroloji bir anlamda sembol okuma sanatıdır.
Astroloji danışmanlığı ise, hayatın her alanında insanın doğru yerde ve doğru zamanda olmasını sağlayan, aydınlanma yolunda, insanı kamil olma yolunda kişiye rehberlik eden, yazılı tarihin başlangıcından itibaren var olan kadim bir bilgidir.
Kişinin doğum bilgileri ile (gün-ay ve yıl olarak doğum tarihi-doğduğu şehir ve doğum saati ) çıkarılan natal haritasında (doğum haritası) bir yaşam gizlidir.
Burçlar, evler, gezegenler, birbirlerine yaptıkları açılar, tutulmalarla, ay düğümleriyle, geri giden gezegenlerle birlikte yapılan yorumlamada; kişinin var olan potansiyeli ile birlikte kendini daha iyi tanıması, gelirinin nasıl olacağı, hangi meslekten geçimini sağlayacağı, kendisine sunulan fırsatlar, zorlandığı alanlar, kendini geliştirebilmesi, yakın çevre, kardeş ve akraba ile olan ilişkiler, eğitim-öğretim, ebeveylerimiz, kendi kuracağımız aile, aşk ve sosyal hayat, his ve düşünce dünyamız, çocuklarımız, ortaklıklar, giyim zevkimiz, hukuki işler, dostlar, umutlar, hayaller, ün, başarı,din-felsefe, toplumdaki yerimiz, emlak işleri, açık ve gizli düşmanlıklar, cinsel yaşam, ortak kazançlar, fobilerimiz ve hobilerimiz, çalışma hayatımız, ikili ilişkiler, evlilik, miras, yurt içi ve yurt dışı seyahatler, kariyerimiz ve en önemlisi olan beden-ruh-akıl sağlığımız ve daha bir çok şey bu küçücük haritada gizlidir.
Bu yüzden bir sembol okuma sanatıdır astroloji danışmanlığı. Herhangi bir yeni işe başlarken Merkür’ün düzgün olması (geri gitmemesi) tek başına yeterli değildir. Ayrıca yeni ay olması lazımdır. Yapacağımız işten bol kazanç sağlayabilmemiz için Venüs’ün düzgün hareket etmesi (geri gitmemesi) gerekir.
Geçmiş yaşamdan neler getirdik, bu yaşamda nelere dikkat etmeliyiz (ay düğümleri), yine bunları da doğum haritasında görmek mümkündür. Çocukluğumuzdan getirdiğimiz korkular, güneş ve ay tutulmaları doğum haritasında hangi ev ve yerdeyse aldığı açılara göre bize ışık tutar. Eksik elementleri (ateş-hava-su-toprak) dengelemek için yapılacak çalışmaları ve ilişkilerde uyumluluğu da yine doğum haritası belirler.
Mesela; Satürn, Pluton ve Uranüs transitlerinden genelde çekinilir. Satürn zorluktur, Pluton yeniden doğmadır. Üranüs ise ne yapacağı belli olmayan büyük bir değişimdir.
Bu transitleri yaşamımızda nasıl lehimize çevirebileceğimizi doğum haritamız ile birlikte progres, ransit, solar-return haritaları belirler. En mutlu olanı ise Jüpiter transitidir ve kişinin öz burcuna 12 yılda bir gelir, fakat doğum haritamızda ise her yıl her evden transit geçişini yapar. Bu fırsatı en iyi değerlendirmeyi de bize doğum haritamız verir.
Astrolojiyi tam ve mükemmel olarak öğrenmek için bir ömür yetmez, sürekli araştırma ve deneyim gerekir.
Sonuç olarak işin en önemli kısmı ise danışanın moralini bozmadan, pozitif bakış açısı ile haritayı doğru yorumlamaktır.
Astroloji yaşam yolcuğumuzda bize ışık tutar. Bizim bedensel ve zihinsel olarak gelişmemize, yaşam amacımızı anlamamıza, bedenimizi, yeteneklerimizi, potansiyelimizi, güçlü ve gelişmeye açık alanlarımızı tanımamıza kısacası her açıdan kendimizi daha iyi tanımamıza yardımcı olur. Bu yaşamımızda almamız gereken dersleri, geliştirmemiz gereken yönlerimizi bize gösterir.
Yeterki ondan yararlanmasını bilelim…
Facebook Yorum
Yorum Yazın