Nazan ALPTEKİN

Nazan ALPTEKİN

Mail: nznalptekin@gmail.com

Mutluluk Nerde

“Gençler, yumruk kabadayısı olmayın, beyin kabadayısı olun.” İhsan Karadeniz (Teksas)


Ne güzel bir söz değil mi? İhsan amcanın -ki biz ona tüm köy olarak Teksas deriz. (nedenini bilmiyorum)- bu sözünü kızı bana söyleyince bayıldım.  Torunu Ahmet’in açtığı yazlık mekana bundan 10 gün önce İhsan amca da gitmiş. İlerleyen saatlerde artık kalkmaya yakın müziği durdurmuş ve konuşma yapmak istediğini söylemiş. E mekana deden gelir ve konuşacağım derse kırmak olmaz. Müzik durmuş ve İhsan amca eline mikrofonu almış. Gençler, adım İhsan, lakabım Teksas... diyerek söze başlamış. Size bir öğüdüm var, yumruk kabadayısı değil, beyin kabadayısı olun demiş. O an herkes sustu ve sonra müthiş bir alkış koptu dedi kızı Berrin, gözünde babasıyla övünen pırıltıyla.


Şimdi düşünün. Köyden dışarı çıkmamış, tüm hayatı köy ve köye gelip giden yazlıkçılar -ki toplasan eski yıllarda bir elin parmağı kadardık- dışında hayat görüşü olmayan bir insan nasıl olur da bu kadar derin ve anlamlı bir sözü gençlere söyleme gereği duyar? Muhteşem değil mi?


Biz yaklaşık 30 küsur senedir yazlık olarak köye geliriz. Ben eskiden ara ara kaçamak yapıp köyümüzü Antalya ve Bodrum ile aldatsam da annemler hiç sektirmeden geldiler.


Son 5 senedir artık benim de bir köy evim var ve ailecek biz de buralı olduk. Şehirde geçirdiğim her günün yorgunluk izleri burada yaşadığım 2,5 ayda biraz biraz tamir oluyor. 


Gün içinde kapıma henüz yeni sağılmış sıcak süt geldiğinde,  tarladan koparılmış bal tadında karpuz bırakıldığında hissettiklerimi anlatmaya kelime bulamıyorum.


Yan komşum hamur kızartıp çağırdığında eteğimin içine hemen bahçemden toplayıverdiğim domates, salatalık ve biberlerden yaptığım salatayı götürürken de hissettiğim en değerli hediyeyi alıp götürmekten daha mutluluk verici benim için.


Bunları neden size anlatıyorum biliyor musunuz? Küçük şeylerin de insanı mutlu ettiğini deneyimlediğimi ve küçücük bir yerde yaşamış insanın da hayat görüşünün bir çok plaza insanından daha derin olduğunu söyleyebilmek için...


Yazımı bu ay laptopum yanımda olmadığı için cebimden yazıyorum. Yani emek emek harf harf yazılmış bir yazı bu. Her ne kadar parmaklarım ve bileğim (-ki 1 ay önce bileğimden ameliyat oldum-) uyuşsa da bunu severek yaptım çünkü anlattığım konudan çok etkilenmiştim.


Yine bir yazımın sonuna geldim. Sözüm çok ama bu sefer teknik şartlar daha fazla yazmama izin vermiyor. 


Aşk’ınız daim olsun, kötülükler ve telaşlar sizden uzak olsun da işleriniz rast gelsin...


Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar