Muhalefetsiz Günlere Girerken Ak Partiyi Bekleyen Büyük Sorumluluk

Türkiye çok partili hayatla ilk defa ciddi olarak 14 Mayıs 1950 seçimleri ile ve demokrat partinin %57’lik ezici üstünlüğü ile tanıştı. Ciddi olarak diyoruz çünkü bir önceki seçim 1946 yılında yapılmış ve Türkiye’nin tek şaibeli seçimidir. Bu seçim tek parti CHP diktatör yasının gölgesi altında ve açık oy-gizli tasnifle gerçekleşmiştir. Yani seçmen oyu sandığa atarken sandık görevlileri oyun kime verildiğini görüyorlardı. Tasnif yaparken sayılırken de gizli sayıp kaydediyorlardı. Yani tam tersi olarak gizli oy-açık tasnif olması gerekirken, açık oy-gizli tasnif yapılıyordu. Yani şu an Suriye, Tunus, Cezayir gibi görünüşte cumhuriyet gerçekte diktatörlük olan ülkeler gibi…

14 Mayıs 1950’de ise Avrupa’nın ve Amerika’nın baskıları ile tam demokrat manada bir seçim yapıldı ve hak %57 gibi ezici bir çoğunlukla Demokrat Parti’yi iktidara getirdi. Tıpkı şimdi AKP’nin %60’lara dayandığı gibi Bu yazı okunduğunda seçim yapılmış olacak. Biz seçimden 1 hafta önce bu yazıyı kaleme aldık. Ama görünen o ki AK Parti %50 civarında bir oy alacak. İşte AK Parti’yi bundan sonra daha büyük bir sorumluluk beklemekte. Ben nasıl olsa sayısal çoğunluğa sahibim diyerek Demokrat Parti, Adalet Partisi ve Anavatan Partisinin düştüğü hatalara düşmemelidir. Tek parti iktidarlarının en büyük handi kapı muhalefetin güçsüzlüğünden dolayı yeterli eleştiriyi yapamamasıdır. Bu sefer hatalı icraatlar çoğalmakta, hükümet hatalarını görememektedir.

Gerçi Sayın Başbakan bu teveccühün bu çoğunluğun sorumluluklarını arttırdıklarını söylemekte ama biz bunların lafta değil uygulanmasını bekliyoruz. Çünkü AK Parti iktidarından beklenen tıpkı 10 yıl önce dibe vurmuş çamura batmış belediyeleri nasıl kurtardılarsa bugün de 57.Hükümet tarafından batırılmış, devletimizi, ekonomimizi,77 milyar Dolar hortumlanmış bankalarımızı kurtarmalarını bekliyoruz. Bu da kendi iç denetimini, öz eleştiri mekanizmasını kurması ile gerçekleşecektir. AK Parti yeni olabilir ama asla tecrübesiz değildir. Ömrünü gençliğini siyasete vermiş insanlardan kuruludur. AK parti’yi bekleyen misyon 5 yıl bittiğinde ülkeyi uçurumun eşiğinden kurtarmaktır.

Bunun için hiçbir denetimden, eleştiriden çekinmeden doğru bulduğu yolda devam etmektir. Bunu da başaracak bilgi, tecrübe ve dürüstlüğe sahiptir. Vizyonu. Misyonu rahle-i tedrisinden geçtiği davası buna müsaittir.

Sayı 40
Mart 2004