Şubat sayısı dediğimiz fakat Mart ortasında çıkan ve tüm Türkiye’ye dağılan geçen sayımız (87.sayı) bugüne kadar çıkan (5 yıldır) dergilerimizin en çok bekleneni ve yazıları okunanı oldu. Sebebi de herhalde hiç yazmak istemediğimiz ama mecbur kaldığımız başyazımızdı. Başyazımızın konusu onu ilgi odağı haline getirdi www.teknikelektrik.com sitemizde başyazımızın çıkacağı sanılan gün tıklama rekoru kırdı ve 1140’ı aştı. Aslında hiç yazmak istemediğimiz fakat yazmak mecburiyetinde olduğumuz yazıyı niye yazdık. Bu hengame niye oluştu. Yazı yazmadan önce aldığımız soru telefonları artık tebrik ve tasdik telefonlarına dönüştü. Bir tek yarası olanlar gocundu. Bu söylenti(dedikodu ve iftiraları) Taşra’ya,Anadolu’ya taşıyanlar tedirgin oldu. Bir şarkı sözündeki gibi birbirinden kuşkulanmaya başladılar. Ve çok ilginçtir yine aynı şarkının sözlerinde ki gibi peşi sıra ihbarlar yağmaya başladı.
Bugün şahsım ve firmam için çıkarılan aslı astarı olmayan sözleri uyduran ve yayan ayak takımı müsveddelerin etkilendikleri yer olarak tahmin edilen arka sokakların sadece bulunduğumuz piyasanın çok yakını ve içinde olmadığı aynı şekilde iki önemli ilimizin de yakının da o piyasanın arka sokakları olduğu bilgilerini aldık. Ayrıca ismini vermeyeceğim yaklaşık 5 vilayette de sektör ile Arka Sokakların çok yakın yada iç içe olduğu bilgilerini aldık. Araştırdık ki bilgiler doğru. İşte ağırlık kesimin İstanbul olduğu sektörümüzün büyük çoğunluğunun o ilin Arka sokakları ile iç içe olduğu bu sektörde şimdilik benim gazabına uğradığım ama herkesin her zaman başına gelebileceği bu iftira ve dedikodu fırtınasının kaynağının ne olduğu açığa çıkmış oldu. Arka sokaklarda hasbel kader etkilenmiş olan ve yakınlık sebebi ile sektöründe iş tutmuş (daha doğrusu tutamamış) ve meyveli olan ağacı taşlamayı soyağaçları gereği çok seven fakat sayısı çok az olan bir grup mevcuttur. Geçen yazıda da belirttiğim gibi bunların sayısı çok azalmıştır. Ama Anadolu’ya mal satmaya gittikleri için kapı kapı dolaşıp mal değil dedikodu ve iftira satmaktadırlar. Geçen sayıdaki yazımdan sonra bunların kimliği ortaya çıkmış adeta kuşkulanarak birbirlerine bakmaya başlamışlardır. Yolda karşılaştığımız da başları öndedir. Onlara uyan benim sevgili komşularım,arkadaşlarım, yakınlarımda hatalarını anlamış ve benim sitemlerime hak vermişlerdir. Bir daha da bu arka sokak çocuklarına uymayacaklarını belirtmişlerdir. Son iki yazımızı birlikte değerlendirecek olursak almamız gereken dersleri şöyle sıralayabiliriz.
1-) Tıpkı Teknik Elektrik ve benzerleri gibi herkes ve her firma ekonomik sıkıntı yaşayabilir. Finans ve borç alacak dengesizliği yaşayabilir. Önemli olan bunun farkına varıp gerekli tedbirleri almaktır.
2-) Sektörün büyük çoğunluğu o şehrin arka sokakları ile maalesef iç içedir. O sokaklardan istemeden etkilenmiş ve daha önce de dediğimiz gibi üzüm üzüme baka baka kararır ata sözüyle bağdaşmış kişilerin var olması tabiî ki çok üzücü ve vahim bir olaydır. Dedikodu ve iftira üretmekten başka bir işe yaramayan bu ayak takımı müsveddeler maalesef sektörümüzde iş tutmaya çalışmışlardır. Biz bize düşen insanlık görevimiz sebebiyle bu mahalle çocuklarını tespit edip eğiteceğiz.
Kuran-ı Kerim Hucurat suresinde yer alan “Müminler diğer müminlerle alay etmesinler. Belki alay ettikleri kendilerinden daha hayırlıdır” ayetini hatırlatmamız gerekir. Unutulmamalıdır ki dinimizde dünyaya gelen her çocuk masumdur ve İslam fıtratı üzerine dünyaya gelir. Fakat bu arka sokaklarda dünyaya gelen çocuklar aldıkları eğitim(daha doğrusu eğitimsizlik) gereği iftira,dedikodu,yalan ve diğer kötü alışkanlıkları daha kolay edinebilmektedir. Bunları tespit edip şefkatle yaklaşıp eğitilmelerine yardımcı olmalıyız.
3-) Velev ki davranış şeklimiz sıkıntıda olan firmayı daha çok afişe etmek değil gerekirse ona yardımcı olmak ve onun kusurlarını yaymak değil gizlemektir.
4-) Sevinç veya üzüntü veren haberleri anında yaymak değil,yine Kuran-ı Kerim de Hucurat suresinde “Haberi tahkik etmek” ondan sonra faydalı bir gereğini yerine getirmektir.
5-)Sektörü mümkün olacak en kısa zaman içerisinde arka sokaklardan uzaklaştırmaktır. Doğal olarak o zaman daha zor dedikodu ve iftira olacaktır. Çünkü bu kişiler yakınlık sebebi ile sektörümüzde yer tutmuşlardır. Hatta birde esprisi yapılmıştır. Bir ara Karaköy-şişhane piyasasının Perpa’ya taşıma zorunluluğu getirildikçe bazı esprili esnaf arkadaşlarımız arka sokakları da Perpa’ya götürelim diye teklif etmişlerdir. Fakat hangi kata yerleştireceğiz diye çözüm! bulamamışlardır.
6-) Ve son olarak benim firmalarıma bir daha sataşılmaması kaydı ile bu konuya burada son veriyorum. Teknik Elektrik Postasının sevgili müdavimlerini,reklam abonelerini böylesine şahsi meselelerimizle oyaladığımız için (2 aydır) kendilerinden tekrar özür diliyorum. Nasip olursa yine önümüzde ki sayılarda ülke meselesi ve sektörümüzle alakalı konulara devam edeceğimizi belirtmek istiyorum. Siyasetin moda sloganı ile “DURMAK YOK ,YOLA DEVAM”
Bugün şahsım ve firmam için çıkarılan aslı astarı olmayan sözleri uyduran ve yayan ayak takımı müsveddelerin etkilendikleri yer olarak tahmin edilen arka sokakların sadece bulunduğumuz piyasanın çok yakını ve içinde olmadığı aynı şekilde iki önemli ilimizin de yakının da o piyasanın arka sokakları olduğu bilgilerini aldık. Ayrıca ismini vermeyeceğim yaklaşık 5 vilayette de sektör ile Arka Sokakların çok yakın yada iç içe olduğu bilgilerini aldık. Araştırdık ki bilgiler doğru. İşte ağırlık kesimin İstanbul olduğu sektörümüzün büyük çoğunluğunun o ilin Arka sokakları ile iç içe olduğu bu sektörde şimdilik benim gazabına uğradığım ama herkesin her zaman başına gelebileceği bu iftira ve dedikodu fırtınasının kaynağının ne olduğu açığa çıkmış oldu. Arka sokaklarda hasbel kader etkilenmiş olan ve yakınlık sebebi ile sektöründe iş tutmuş (daha doğrusu tutamamış) ve meyveli olan ağacı taşlamayı soyağaçları gereği çok seven fakat sayısı çok az olan bir grup mevcuttur. Geçen yazıda da belirttiğim gibi bunların sayısı çok azalmıştır. Ama Anadolu’ya mal satmaya gittikleri için kapı kapı dolaşıp mal değil dedikodu ve iftira satmaktadırlar. Geçen sayıdaki yazımdan sonra bunların kimliği ortaya çıkmış adeta kuşkulanarak birbirlerine bakmaya başlamışlardır. Yolda karşılaştığımız da başları öndedir. Onlara uyan benim sevgili komşularım,arkadaşlarım, yakınlarımda hatalarını anlamış ve benim sitemlerime hak vermişlerdir. Bir daha da bu arka sokak çocuklarına uymayacaklarını belirtmişlerdir. Son iki yazımızı birlikte değerlendirecek olursak almamız gereken dersleri şöyle sıralayabiliriz.
1-) Tıpkı Teknik Elektrik ve benzerleri gibi herkes ve her firma ekonomik sıkıntı yaşayabilir. Finans ve borç alacak dengesizliği yaşayabilir. Önemli olan bunun farkına varıp gerekli tedbirleri almaktır.
2-) Sektörün büyük çoğunluğu o şehrin arka sokakları ile maalesef iç içedir. O sokaklardan istemeden etkilenmiş ve daha önce de dediğimiz gibi üzüm üzüme baka baka kararır ata sözüyle bağdaşmış kişilerin var olması tabiî ki çok üzücü ve vahim bir olaydır. Dedikodu ve iftira üretmekten başka bir işe yaramayan bu ayak takımı müsveddeler maalesef sektörümüzde iş tutmaya çalışmışlardır. Biz bize düşen insanlık görevimiz sebebiyle bu mahalle çocuklarını tespit edip eğiteceğiz.
Kuran-ı Kerim Hucurat suresinde yer alan “Müminler diğer müminlerle alay etmesinler. Belki alay ettikleri kendilerinden daha hayırlıdır” ayetini hatırlatmamız gerekir. Unutulmamalıdır ki dinimizde dünyaya gelen her çocuk masumdur ve İslam fıtratı üzerine dünyaya gelir. Fakat bu arka sokaklarda dünyaya gelen çocuklar aldıkları eğitim(daha doğrusu eğitimsizlik) gereği iftira,dedikodu,yalan ve diğer kötü alışkanlıkları daha kolay edinebilmektedir. Bunları tespit edip şefkatle yaklaşıp eğitilmelerine yardımcı olmalıyız.
3-) Velev ki davranış şeklimiz sıkıntıda olan firmayı daha çok afişe etmek değil gerekirse ona yardımcı olmak ve onun kusurlarını yaymak değil gizlemektir.
4-) Sevinç veya üzüntü veren haberleri anında yaymak değil,yine Kuran-ı Kerim de Hucurat suresinde “Haberi tahkik etmek” ondan sonra faydalı bir gereğini yerine getirmektir.
5-)Sektörü mümkün olacak en kısa zaman içerisinde arka sokaklardan uzaklaştırmaktır. Doğal olarak o zaman daha zor dedikodu ve iftira olacaktır. Çünkü bu kişiler yakınlık sebebi ile sektörümüzde yer tutmuşlardır. Hatta birde esprisi yapılmıştır. Bir ara Karaköy-şişhane piyasasının Perpa’ya taşıma zorunluluğu getirildikçe bazı esprili esnaf arkadaşlarımız arka sokakları da Perpa’ya götürelim diye teklif etmişlerdir. Fakat hangi kata yerleştireceğiz diye çözüm! bulamamışlardır.
6-) Ve son olarak benim firmalarıma bir daha sataşılmaması kaydı ile bu konuya burada son veriyorum. Teknik Elektrik Postasının sevgili müdavimlerini,reklam abonelerini böylesine şahsi meselelerimizle oyaladığımız için (2 aydır) kendilerinden tekrar özür diliyorum. Nasip olursa yine önümüzde ki sayılarda ülke meselesi ve sektörümüzle alakalı konulara devam edeceğimizi belirtmek istiyorum. Siyasetin moda sloganı ile “DURMAK YOK ,YOLA DEVAM”
Facebook Yorum
Yorum Yazın