Bilindiği gibi piyasaya ürün ve hizmet veren şirketler kullandıkları markaları, logoları, şekilleri ve amblemleri korumadan yararlanmak üzere kanunlar ve yönetmeliklerde tarif edildiği şekilde tescil ettirmektedirler. Tescilden amaç kullanılan markanın, şeklin ve firmalara has logoların kanuni koruma altına alınması ve kötü niyetli kullanımlara karşı müdahale etme hakkına kavuşmaktır. Sanayicilerin şu hususu bilmelerinde büyük fayda olduğu kanaatindeyiz. Öncelikle hakkın tescilden sonra etkin olarak kullanılabilmesi ve sağladığı haklardan yararlanmak ancak ilgili markanın hak ettiği şekilde takibi ile mümkün olduğudur.
Tescilli markanın sağladığı haklar yanında söz konusu marka üzerindeki değişikliklerin de zamanında ilgili resmi daire siciline işletilmesi gerektiğini hatırlatmakta fayda vardır. Bu tür değişikliklerden kasıt, süresi dolan markanın yenilenmesi, hak sahibinin değişmesi, markanın devir edilmesi, lisans yoluyla marka kullanım hakkının verilmesi, marka sahibinin unvanında ve adresinde değişiklik olmasıdır. Tescil sahibinin haklarını doğrudan etkileyen ve önem arz eden bu hususların zamanında ilgili resmi daire siciline işletilmesi gerekmektedir.
Birçok işletmenin ve marka sahibinin tecilli markayı süresi içinde yenileme müracaatının yapılmaması veya yanlış işlemden dolayı kaybetmekte olduklarına şahit olmaktayız.
Zamanında kullanılmayan bir yenileme hakkının markanın tamamen yitirilmesine ve telafisi mümkün olmayan sonuçlarla karşılaşılmasına sebep olduğuna vekil olarak çoğu zaman şahit olmaktayız.
Mesela noterde yapılan bir devir işleminin resmi daire siciline işletilmemesi karşı tarafa marka üzerindeki hakkın tam olarak kullanılmasını sağlamamaktadır.
Sonuç olarak ilgili şahıs veya firmalar hakları olduğu düşüncesiyle hareket ederken bir süre sonra hiç bir hakları olmadığını öğrenmeleri kendilerinde büyük düş kırıklığı yaratmaktadır. Bu ve benzeri değişikliklerin zamanında ve gerektiği gibi sicile işletilmemesinin hak kayıplarına sebebiyet verdiği unutulmamalıdır.
Günümüzde markanın farklı fonksiyonlar kazandığı bilinmektedir. Ürünün kalitesine, modeline, fiyatına, hitap ettiği müşteri kitlesine ve pazarlamanın yapıldığı coğrafi bölgeye göre farklı markalar kullanılmaktadır. Markaların ilk aşamada belirli engelleri aşmak için dar kapsamlı olarak tescilinin alındığını görmekteyiz. Takip eden yıllarda işletmelerin faaliyet alanları genişlemekte ancak dar kapsamlı olarak tescili alınan markanın kullanımına devam edilmektedir. Öncelikle tescilli markanın koruma sağlamadığı ürünler üzerinde kullanılması firmanın taklitçi duruma düşmesine sebep olmaktadır.
Hatta karşı tarafın hak iddiası durumunda yüksek meblağlara tekabül eden tazminat ödemelerini de beraberinde getirmektedir. Tüm bunların yanında markanın tescilli olması, markanın benzerlerinin veya faaliyet gösterdikleri sektörle yakından ilgili ürünler için tescilini önlememektedir. Yukarıdaki maddede yer alan ve kanunda belirtilen duruma düşmemek yanında kazanılmış hakkın kullanılması konusunda firmaların çok dikkatli olmaları ve söz konusu markanın etkin bir şekilde takibinin yapılması gerekmektedir. Bunun yanında belirtilen hususlarda hak kayıplarının olmaması için gerekli değişikliklerin en kısa sürede yaptırılması gerektiğini bir daha hatırlatmakta yarar vardır.
Ayrıca firmaların dikkat etmesi gerekenlerin başında, faaliyet gösterdikleri konuları kapsayacak şekilde tescilini aldıkları markalarını faaliyetleri ile yakından alakalı ürünleri ve hizmetleri dikkate alarak koruma kapsamlarını genişletecek çalışmaya fazla geç olmadan bir an önce başlamalarıdır. Büro olarak bu konuda başlattığımız çalışma kapsamında müşterilerimize ve sektörlerinde ön plana çıkmış firmalara gerekli uyarıları yapmaktayız.
Bu çalışmaların yanında büro olarak tescilli markaların Türk Patent Enstitüsünce aylık yayınlanan marka müracaat bültenlerinde izlenerek takip yetkisi vermiş firmalara periyodik olarak bilgi verilmesi hizmetlerini de yürütmekteyiz. Bu takipten amaç ilgili markanın tescilli olduğu ürün ve hizmetler için tescil edilmek üzere müracaatı yapılmış ve ilan edilen markaların iltibas doğuracak şekilde yakın benzerliklerinin tespit edilmesi ve marka sahiplerinin bilgilendirilmesidir.
Güzel günler dileklerimle
Tescilli markanın sağladığı haklar yanında söz konusu marka üzerindeki değişikliklerin de zamanında ilgili resmi daire siciline işletilmesi gerektiğini hatırlatmakta fayda vardır. Bu tür değişikliklerden kasıt, süresi dolan markanın yenilenmesi, hak sahibinin değişmesi, markanın devir edilmesi, lisans yoluyla marka kullanım hakkının verilmesi, marka sahibinin unvanında ve adresinde değişiklik olmasıdır. Tescil sahibinin haklarını doğrudan etkileyen ve önem arz eden bu hususların zamanında ilgili resmi daire siciline işletilmesi gerekmektedir.
Birçok işletmenin ve marka sahibinin tecilli markayı süresi içinde yenileme müracaatının yapılmaması veya yanlış işlemden dolayı kaybetmekte olduklarına şahit olmaktayız.
Zamanında kullanılmayan bir yenileme hakkının markanın tamamen yitirilmesine ve telafisi mümkün olmayan sonuçlarla karşılaşılmasına sebep olduğuna vekil olarak çoğu zaman şahit olmaktayız.
Mesela noterde yapılan bir devir işleminin resmi daire siciline işletilmemesi karşı tarafa marka üzerindeki hakkın tam olarak kullanılmasını sağlamamaktadır.
Sonuç olarak ilgili şahıs veya firmalar hakları olduğu düşüncesiyle hareket ederken bir süre sonra hiç bir hakları olmadığını öğrenmeleri kendilerinde büyük düş kırıklığı yaratmaktadır. Bu ve benzeri değişikliklerin zamanında ve gerektiği gibi sicile işletilmemesinin hak kayıplarına sebebiyet verdiği unutulmamalıdır.
Günümüzde markanın farklı fonksiyonlar kazandığı bilinmektedir. Ürünün kalitesine, modeline, fiyatına, hitap ettiği müşteri kitlesine ve pazarlamanın yapıldığı coğrafi bölgeye göre farklı markalar kullanılmaktadır. Markaların ilk aşamada belirli engelleri aşmak için dar kapsamlı olarak tescilinin alındığını görmekteyiz. Takip eden yıllarda işletmelerin faaliyet alanları genişlemekte ancak dar kapsamlı olarak tescili alınan markanın kullanımına devam edilmektedir. Öncelikle tescilli markanın koruma sağlamadığı ürünler üzerinde kullanılması firmanın taklitçi duruma düşmesine sebep olmaktadır.
Hatta karşı tarafın hak iddiası durumunda yüksek meblağlara tekabül eden tazminat ödemelerini de beraberinde getirmektedir. Tüm bunların yanında markanın tescilli olması, markanın benzerlerinin veya faaliyet gösterdikleri sektörle yakından ilgili ürünler için tescilini önlememektedir. Yukarıdaki maddede yer alan ve kanunda belirtilen duruma düşmemek yanında kazanılmış hakkın kullanılması konusunda firmaların çok dikkatli olmaları ve söz konusu markanın etkin bir şekilde takibinin yapılması gerekmektedir. Bunun yanında belirtilen hususlarda hak kayıplarının olmaması için gerekli değişikliklerin en kısa sürede yaptırılması gerektiğini bir daha hatırlatmakta yarar vardır.
Ayrıca firmaların dikkat etmesi gerekenlerin başında, faaliyet gösterdikleri konuları kapsayacak şekilde tescilini aldıkları markalarını faaliyetleri ile yakından alakalı ürünleri ve hizmetleri dikkate alarak koruma kapsamlarını genişletecek çalışmaya fazla geç olmadan bir an önce başlamalarıdır. Büro olarak bu konuda başlattığımız çalışma kapsamında müşterilerimize ve sektörlerinde ön plana çıkmış firmalara gerekli uyarıları yapmaktayız.
Bu çalışmaların yanında büro olarak tescilli markaların Türk Patent Enstitüsünce aylık yayınlanan marka müracaat bültenlerinde izlenerek takip yetkisi vermiş firmalara periyodik olarak bilgi verilmesi hizmetlerini de yürütmekteyiz. Bu takipten amaç ilgili markanın tescilli olduğu ürün ve hizmetler için tescil edilmek üzere müracaatı yapılmış ve ilan edilen markaların iltibas doğuracak şekilde yakın benzerliklerinin tespit edilmesi ve marka sahiplerinin bilgilendirilmesidir.
Güzel günler dileklerimle
Facebook Yorum
Yorum Yazın