Geçen aya damgasını vuran olayların başında Suriye’ye Batı ülkeleri (bilhassa Amerika) tarafından yapılması beklenen sınırlı müdahale oldu. Bir ay boyunca adeta bununla yattık kalktık.
Öncelikle ikibuçuk yıldır süren ve yüzbini aşkın insanın öldüğü Suriye iç savaşı için hiçbir zaman bu kadar müdahale sözü edilmemişti. Ne olmuştu da birkaç gün içerisinde başta Amerika olmak üzere Fransa, İngiltere müdahaleyi bu kadar zikreder oldular.
Herşey Suriye rejiminin Şam’da Guta bölgesine attığı iddia edilen kimyasal silahlardan sonra çoğunluğu bebek ve çocuk olmak üzere binüçyüz kişi acımasızca öldürmüştü. Suriye rejiminin attığı iddia edilen diyorum zira halen Suriye bunu üstlenmedi. Gerçi Suriye rejiminin bu kimyasal silahları attığına – kullandığına dair çok sayıda delil olduğunu söyledi bütün dünya. Ama biz meşruiyet sınırında Birleşmiş Milletler (BM) tarafından kabul veya ispat edilmeden bu iddiayı kesin olarak kullanmayı düşünmüyorum.
Benim dikkatimi çeken olay bunun dışında bir konu; Suriye’de Mart 2011’den bu yana yüzbini aşkın kişinin yine Suriye’nin Baascı zalim rejimi tarafından katledildiği halde 30 aydır hiç bu derece Nato ülkelerinden veya Amerika’dan müdahale sinyali gelmemişti. Yani binüçyüz kişi kimyasal silahlarla katledildiğinde dünya ayağa kalkıyor da, yüzbin kişi katledildiğinde niye bu kadar müdahalenin sözü edilmemişti.
Yani şunu mu demek istiyor “Tek dişi kalmış canavar”? Kimyasal ile öldürmeyin, konvansiyonel ile öldürün.
Ne diyelim ki? Yuh Olsun Ervahınıza…
Facebook Yorum
Yorum Yazın