Sevgili okuyucularım ben bu Jeofizik Mühendisleri Odası’nın ve mensuplarının faaliyetlerine iyi sardım. Bir Elektrik Mühendisi olarak bu T.M.M.O.B faaliyetleri ile ilgilenirken bu dergi ile tanıştım ve her ay yazı yollamaya başladım mektup ile, derken bu derginin yöneticilerinin Jeofizik Mühendisleri olmaları sebebiyle onları da takip etmeye başladım.
Geçenlerde 13 Ağustos 2012 Pazartesi iftarlarının olduğunu öğrenince hemen kendimi zorla da olsa davet ettirdim. O toplantıda genç, yaşlı tüm Jeofizik Mühendisleri orada idi. Jeofizik’te Değişim Platformu sözcüsü sıfatı ile Teknik Elektrik Postası’nın baş yazarı Sayın Mustafa Albayrak’da bir konuşma yaptı. Sizlere hiç yorum yapmadan ve de virgülüne dokunmadan yayınlıyorum. Ben keyifle dinledim ve aktarıyorum.
“Çok değerli Jeofizik Mühendisi arkadaşlarımız, misafirlerimiz, hanımefendiler, beyefendiler. Bizleri bu mübarek günde Eyüp Sultan Hazretleri komşusu olarak iftar etmemizi nasip eden Rabbimize şükürler olsun. İçinde bulunduğumuz mübarek Ramazan’ı bizden razı eylesin.
Bir daha ki Ramazan’da daha geniş bir katılımla ve sağlıkla, mutlulukla jeofizik’te Değişim Platformunun Gelenekselleşen iftarında buluşabilmeyi bizlere Mevla nasip etsin.
Sevgili Jeofizik Mühendisi Kardeşlerim (arkadaşlarım) Bu gün burada 20 sene devam eden bize göre yeterince çalışmayan bir yönetimi değiştirerek, yerine Jeofizik mesleğini ve Jeofizik mühendislerini geleceğe taşıyacak, mesleğimizin marka değerini yükseltecek, hedefleri olan bir yönetimi seçerek tarihi bir değişime imza atan insanlar olarak bulunuyoruz. Sizlerin gayretleri ile gerçekleşen bu büyük değişimin mesleğimize olan yansımalarını şu günlerde beraberce gözlemlediğimiz gibi, önümüzdeki günlerde daha iyi gözlemleyebileceğimiz kanaatinde olduğumuz düşüncesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Hemen burada şunu samimiyetle ifade etmek isterim ki bizim JEOFİZİK TE DEĞİŞİM PLATFORMU olarak İstanbul Jeofizik Mühendisleri Oda seçimlerine katılma amacımız, yeterince çalışmayan, Odayı amacı dışında kullanan, meslek ve meslektaşlarından kopuk, atıl, amaçsız, hedefsiz bir oda yönetimi yerine, çalışan üreten tüm meslektaşlarını kucaklayan hedefleri olan bir oda yönetimini yönetime getirmekti.
Bu amaçla, tüm ideolojik kaygılardan sıyrılıp sadece Jeofizik mesleğine hizmet düşüncesiyle, birçoğunuzla farklı dünya görüşlerine mensup olmamıza rağmen, ortak amacı jeofizik mesleğine hizmet etmek olan insanlar olarak bir araya gelip şu anki İstanbul şube yönetimini seçtik. Şimdiye kadar ki yönetimler İstanbul içerisinde yapılan projelerin (kavga etmenin dışında) hiç birine olumlu yada olumsuz katkı koyacak bir pozisyon almamışlardır. Kurumların yaptığı projelere mesleği adına hiçbir katkı koymamış ideolojik yaklaşımlarla yapılan her projeye karşı çıkmanın dışında yapıcı hiçbir eleştiri getirememiş, mesleğimiz adına yönlendirici adımlar atmak gayret ve çabası içinde olmamışlardır. Çözümün bir parçası olmak yerine her zaman problem üretmişler, mesleğin ve meslektaşlarımızın problemlerine odaklanmak yerine çözümsüzlüğü tercih ederek odayı marjinal grupların devam ettiği bilimden, bilim insanlarından, meslektaşlarımızdan kopuk hale getirmişlerdir.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri Odalar yarı kamu kurumu hüviyetinde olmalarına rağmen kamu ile çalışan değil çatışan bir yönetim anlayışı ile yönetildiler şimdiye kadar. Halbuki kamu kurumları sorumluluk alanı içerisinde büyük projeler yapmaktadırlar. Odalar da bu projelerin içerisinde mesleği adına yönlendirici unsur olarak bulunmak durumundadır. Maalesef oda yöneticileri kurumlarla çalışmak yerine çatışmayı seçtiği için kurumların yaptığı projeler içerisinde olmadılar. Bu durumda kaybeden mesleğimiz ve meslektaşlarımız aynı zamanda jeofizik hizmetinden mahrum kalan İstanbul halkı olmuştur.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri, Bu günlerde ülke gündemini meşgul eden en önemli olaylardan birisi de kentsel dönüşüm çalışmalarıdır. Merkezi hükümet Kentsel dönüşüm çalışmalarını düzenleyen yasayı geçtiğimiz Mayıs ayında meclisten geçirdi. Kentsel dönüşüm yasası olarak bilinen ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’ 16 Mayıs 2012 tarihinde yürürlüğe girdi. Şu günlerde bu kanunun uygulama yönetmelikleri hazırlanmaktadır. Sağlıklı bir dönüşüm için, meslektaşlarımızın da dönüşüm uygulamalarında ciddi görev üstlenmeleri gerekmektedir. Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Riskli yapı tesbiti için lisanslandırılacak kuruluşlarda iki inşaat mühendisinin yanında bir jeoloji veya bir jeofizik mühendisinin istihdam edilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Biz DEĞİŞİM PLATFORMU olarak yapılmak istenen bu uygulamanın yeterli olmadığı kanaatindeyiz. Riskli alan ve Riskli yapı belirleme çalışmalarının asli unsurlarından biri jeofizik mühendisleridir. Bu durumu basitçe birkaç örnekle açıklamak gerekirse, yapıda hasar oranını artıran en önemli faktörlerden biriside hakim periyod değerlerinin çakışması durumudur. Zemin hakim titreşim periyodu ile yapının hakim titreşim periyodu değerlerinin çakışması durumunda meydana gelen rezonans yapıdaki hasarı ciddi boyutlarda arttırmaktadır. Hatta yapı rezonansa girdiğinde çoğu zaman çökme durumu ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu değerleri verebilen yegane mühendislik disiplini de jeofizik mühendisliğidir. Bunun yanında hasarsız yapı incelemesi konusunda uzman mühendislik jeofizik mühendisliğidir, Jeofizik Mühendisleridir. Dolayısıyla bize göre İstanbul un kentleşme açısından geleceğini belirleyecek bir kanunda veya ibaresi ile yer almamız kabul edilemez. Deprem odaklı yapılacağı söylenen bu dönüşüm çalışmalarında, mühendislik sismolojisi derslerini okutulduğu tek mühendislik dalı olan, bize göre deprem konusuna en hakim mühendislik dalı olan jeofizik mühendisliğinin temsilcilerinin veya ibaresi ile yer alması vahim bir durumdur. Oda yöneticilerimizin özelliklede İstanbul şube yönetiminin bu konu ile ilgili yoğun gayret sarfettiğini biliyoruz.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri, hasarsız yapı incelemesi konusunda tek olan jeofizik mühendislerinin Kentsel dönüşüm çalışmalarının merkezinde yer alması tarihi bir mecburiyettir. Kentsel dönüşüm çalışmalarının doğru eksene oturtulabilmesi için Jeofizik Mühendislerinin bu çalışmalarda hak ettiği yeri alması, kamu adına kamu kaynaklarının doğru kullanılması adına da son derece önemli olduğunu düşünüyoruz.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri ve sevgili Jeofizik Mühendisliği öğrencileri. Jeofizik Mühendisliği Geleceğin mesleğidir. Dünyadaki etkinliğini artırırken Türkiye’de de hak ettiği yeri Sevgili Jeofizik Mühendisleri ve sevgili Jeofizik Mühendisliği öğrencileri. Jeofizik Mühendisliği geleceğin mesleğidir. Dünyadaki etkinliğini artırırken Türkiyede de hak ettiği yeri alması noktasında DEĞİŞİM PLATFORMU olarak her türlü girişim ve çalışma içinde varız. Bu gayret ve çalışmayı sizlerle birlikte yürütüyoruz ve bundan sonrada yürütmeye devam edeceğiz. Sizlerle beraber yönetime getirdiğimiz arkadaşlarımızın da bu amaç doğrultusunda yoğun şekilde çalıştığını biliyoruz. Senelerce yönetimde olupta İstanbul Şubenin beş ay içerisinde yaptığı çalışmaların çok uzağında kalan yönetimleri de unutmamakta fayda olduğunu düşünüyoruz.
Bu mübarek Ramazan ayı vesilesi ile sizlerle bir araya gelmek, DEĞİŞİM PLATFORMUNA emek veren siz değerli arkadaşlarımızla bir arada olmak bizleri kalpten sevindirdi. Geleneksel olacağını ümit ettiğimiz bu buluşmayı gelecek yıllarda da tekrarlamak dileği ile hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum.
Geçenlerde 13 Ağustos 2012 Pazartesi iftarlarının olduğunu öğrenince hemen kendimi zorla da olsa davet ettirdim. O toplantıda genç, yaşlı tüm Jeofizik Mühendisleri orada idi. Jeofizik’te Değişim Platformu sözcüsü sıfatı ile Teknik Elektrik Postası’nın baş yazarı Sayın Mustafa Albayrak’da bir konuşma yaptı. Sizlere hiç yorum yapmadan ve de virgülüne dokunmadan yayınlıyorum. Ben keyifle dinledim ve aktarıyorum.
“Çok değerli Jeofizik Mühendisi arkadaşlarımız, misafirlerimiz, hanımefendiler, beyefendiler. Bizleri bu mübarek günde Eyüp Sultan Hazretleri komşusu olarak iftar etmemizi nasip eden Rabbimize şükürler olsun. İçinde bulunduğumuz mübarek Ramazan’ı bizden razı eylesin.
Bir daha ki Ramazan’da daha geniş bir katılımla ve sağlıkla, mutlulukla jeofizik’te Değişim Platformunun Gelenekselleşen iftarında buluşabilmeyi bizlere Mevla nasip etsin.
Sevgili Jeofizik Mühendisi Kardeşlerim (arkadaşlarım) Bu gün burada 20 sene devam eden bize göre yeterince çalışmayan bir yönetimi değiştirerek, yerine Jeofizik mesleğini ve Jeofizik mühendislerini geleceğe taşıyacak, mesleğimizin marka değerini yükseltecek, hedefleri olan bir yönetimi seçerek tarihi bir değişime imza atan insanlar olarak bulunuyoruz. Sizlerin gayretleri ile gerçekleşen bu büyük değişimin mesleğimize olan yansımalarını şu günlerde beraberce gözlemlediğimiz gibi, önümüzdeki günlerde daha iyi gözlemleyebileceğimiz kanaatinde olduğumuz düşüncesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Hemen burada şunu samimiyetle ifade etmek isterim ki bizim JEOFİZİK TE DEĞİŞİM PLATFORMU olarak İstanbul Jeofizik Mühendisleri Oda seçimlerine katılma amacımız, yeterince çalışmayan, Odayı amacı dışında kullanan, meslek ve meslektaşlarından kopuk, atıl, amaçsız, hedefsiz bir oda yönetimi yerine, çalışan üreten tüm meslektaşlarını kucaklayan hedefleri olan bir oda yönetimini yönetime getirmekti.
Bu amaçla, tüm ideolojik kaygılardan sıyrılıp sadece Jeofizik mesleğine hizmet düşüncesiyle, birçoğunuzla farklı dünya görüşlerine mensup olmamıza rağmen, ortak amacı jeofizik mesleğine hizmet etmek olan insanlar olarak bir araya gelip şu anki İstanbul şube yönetimini seçtik. Şimdiye kadar ki yönetimler İstanbul içerisinde yapılan projelerin (kavga etmenin dışında) hiç birine olumlu yada olumsuz katkı koyacak bir pozisyon almamışlardır. Kurumların yaptığı projelere mesleği adına hiçbir katkı koymamış ideolojik yaklaşımlarla yapılan her projeye karşı çıkmanın dışında yapıcı hiçbir eleştiri getirememiş, mesleğimiz adına yönlendirici adımlar atmak gayret ve çabası içinde olmamışlardır. Çözümün bir parçası olmak yerine her zaman problem üretmişler, mesleğin ve meslektaşlarımızın problemlerine odaklanmak yerine çözümsüzlüğü tercih ederek odayı marjinal grupların devam ettiği bilimden, bilim insanlarından, meslektaşlarımızdan kopuk hale getirmişlerdir.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri Odalar yarı kamu kurumu hüviyetinde olmalarına rağmen kamu ile çalışan değil çatışan bir yönetim anlayışı ile yönetildiler şimdiye kadar. Halbuki kamu kurumları sorumluluk alanı içerisinde büyük projeler yapmaktadırlar. Odalar da bu projelerin içerisinde mesleği adına yönlendirici unsur olarak bulunmak durumundadır. Maalesef oda yöneticileri kurumlarla çalışmak yerine çatışmayı seçtiği için kurumların yaptığı projeler içerisinde olmadılar. Bu durumda kaybeden mesleğimiz ve meslektaşlarımız aynı zamanda jeofizik hizmetinden mahrum kalan İstanbul halkı olmuştur.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri, Bu günlerde ülke gündemini meşgul eden en önemli olaylardan birisi de kentsel dönüşüm çalışmalarıdır. Merkezi hükümet Kentsel dönüşüm çalışmalarını düzenleyen yasayı geçtiğimiz Mayıs ayında meclisten geçirdi. Kentsel dönüşüm yasası olarak bilinen ‘Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun’ 16 Mayıs 2012 tarihinde yürürlüğe girdi. Şu günlerde bu kanunun uygulama yönetmelikleri hazırlanmaktadır. Sağlıklı bir dönüşüm için, meslektaşlarımızın da dönüşüm uygulamalarında ciddi görev üstlenmeleri gerekmektedir. Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ile Riskli yapı tesbiti için lisanslandırılacak kuruluşlarda iki inşaat mühendisinin yanında bir jeoloji veya bir jeofizik mühendisinin istihdam edilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Biz DEĞİŞİM PLATFORMU olarak yapılmak istenen bu uygulamanın yeterli olmadığı kanaatindeyiz. Riskli alan ve Riskli yapı belirleme çalışmalarının asli unsurlarından biri jeofizik mühendisleridir. Bu durumu basitçe birkaç örnekle açıklamak gerekirse, yapıda hasar oranını artıran en önemli faktörlerden biriside hakim periyod değerlerinin çakışması durumudur. Zemin hakim titreşim periyodu ile yapının hakim titreşim periyodu değerlerinin çakışması durumunda meydana gelen rezonans yapıdaki hasarı ciddi boyutlarda arttırmaktadır. Hatta yapı rezonansa girdiğinde çoğu zaman çökme durumu ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu değerleri verebilen yegane mühendislik disiplini de jeofizik mühendisliğidir. Bunun yanında hasarsız yapı incelemesi konusunda uzman mühendislik jeofizik mühendisliğidir, Jeofizik Mühendisleridir. Dolayısıyla bize göre İstanbul un kentleşme açısından geleceğini belirleyecek bir kanunda veya ibaresi ile yer almamız kabul edilemez. Deprem odaklı yapılacağı söylenen bu dönüşüm çalışmalarında, mühendislik sismolojisi derslerini okutulduğu tek mühendislik dalı olan, bize göre deprem konusuna en hakim mühendislik dalı olan jeofizik mühendisliğinin temsilcilerinin veya ibaresi ile yer alması vahim bir durumdur. Oda yöneticilerimizin özelliklede İstanbul şube yönetiminin bu konu ile ilgili yoğun gayret sarfettiğini biliyoruz.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri, hasarsız yapı incelemesi konusunda tek olan jeofizik mühendislerinin Kentsel dönüşüm çalışmalarının merkezinde yer alması tarihi bir mecburiyettir. Kentsel dönüşüm çalışmalarının doğru eksene oturtulabilmesi için Jeofizik Mühendislerinin bu çalışmalarda hak ettiği yeri alması, kamu adına kamu kaynaklarının doğru kullanılması adına da son derece önemli olduğunu düşünüyoruz.
Sevgili Jeofizik Mühendisleri ve sevgili Jeofizik Mühendisliği öğrencileri. Jeofizik Mühendisliği Geleceğin mesleğidir. Dünyadaki etkinliğini artırırken Türkiye’de de hak ettiği yeri Sevgili Jeofizik Mühendisleri ve sevgili Jeofizik Mühendisliği öğrencileri. Jeofizik Mühendisliği geleceğin mesleğidir. Dünyadaki etkinliğini artırırken Türkiyede de hak ettiği yeri alması noktasında DEĞİŞİM PLATFORMU olarak her türlü girişim ve çalışma içinde varız. Bu gayret ve çalışmayı sizlerle birlikte yürütüyoruz ve bundan sonrada yürütmeye devam edeceğiz. Sizlerle beraber yönetime getirdiğimiz arkadaşlarımızın da bu amaç doğrultusunda yoğun şekilde çalıştığını biliyoruz. Senelerce yönetimde olupta İstanbul Şubenin beş ay içerisinde yaptığı çalışmaların çok uzağında kalan yönetimleri de unutmamakta fayda olduğunu düşünüyoruz.
Bu mübarek Ramazan ayı vesilesi ile sizlerle bir araya gelmek, DEĞİŞİM PLATFORMUNA emek veren siz değerli arkadaşlarımızla bir arada olmak bizleri kalpten sevindirdi. Geleneksel olacağını ümit ettiğimiz bu buluşmayı gelecek yıllarda da tekrarlamak dileği ile hepinizi en kalbi duygularımla selamlıyorum.
Facebook Yorum
Yorum Yazın