İştiyak

Yine yazımı yazmakta geciktiğimin farkındayım. Bir ay boyunca konudan konuya atlıyorum en güzel konuyu bulmak için. Sonra sonuç ne oluyor? Tabii ki en son düşündüğümü yazıyorum çünkü acımasız zaman bir öncekinin önemini yok edip öğütüyor. Balık hafızamız da bu işe son derece destek oluyor.

İki şeyden bahsedeceğim size. 5 Aralık, Birleşmiş Milletler (BM) tarafından 1985 yılından bu yana “Dünya Gönüllüler Günü” olarak kutlanıyor. Konu gönüllülük olunca söyleyecek çok sözüm ve çok üzüntülerim var. Diğer konum da ABD’li mucit, diplomat ve yazar Benjamin Franklin’ini 1726 yılından ölene dek edinip uyguladığı prensipler listesi. Ben çok beğendim. Sizin de beğeneceğinizi düşündüm.

                              ***

Okul açıldığından beri hemen her ay bir sosyal sorumluluk projesi yapıyoruz. Bu projeler bazen omurilik felçlileri yararına oluyor bazen de sokak hayvanları için. Geçen yıl da Otizmliler Derneği için bir çalışma yapmıştık. Her çalışmanın sonuca bağlandığı gün duygu yüklü oluyorum, öğrencilerin ilgisi ile gözlerim doluyor, içimi gurur ve ümit kaplıyor. Çünkü yapılan bir araştırmada Dünya Bağışçılık Endeksi’ne göre Türkiye gönüllü faaliyetlere katılma konusunda 135 ülke arasında 132’nci sırada. Türkiye’de “Niye gönüllüğe katılmıyorsunuz?” sorusuna yüzde 32 oranıyla “Param yok” deniliyor. Yine okuduğum bir röportajda 80 milyonluk Türkiye’de gönüllü faaliyetler yürüten 105 bin derneğin olduğunu (bunun da 5-6 bini vakıf); oysa 8.5 milyonluk İsveç’te 190 bin dernek olduğunu öğreniyorum.

Gönüllü olmak, el vermek, birileri için bir şeyler yapmak aslında hiç de zor değil. Örneğin bir arkadaşım, çocuğunun az giyilmiş veya hediye gelip de olmamış kıyafetlerini satıp o para ile sokak hayvanlarına mama alıyor. Bir başka arkadaşım çocuklara gönüllü olarak ders çalıştırıyor. Yani evlenen birinin TEMA’dan ağaç bağışı kartını nikâh şekeri yerine dağıttığını da duymuştum. Bir insana, bir hayvana ve yeşile el vermekten daha güzel ne olabilir? Ve bir kez bunu yaptığınızda emin olun ki bağımlısı olacaksınız duyduğunuz yardım etme hazzının, mutluluğunun ve kendinizle gurur duymanın.

                              ***

Gelelim Benjamin Franklin’in öğütlerine;

1) ölçülülük: Sersemlemeyecek kadar ye,

2) sessizlik: kendin veya başkaları için faydalı olacak şeyler dışında konuşma, boş tartışmalardan uzak dur,

3) düzenlilik: tüm eşyalarının bir yeri olsun, yaptığın işlerin de bir zamanı,

4) kararlılık: yapmak istediğin şeye karar ver, karar verdiğin şeyi hatasız yap,

5) tutumluluk: kendin veya başkası için faydasız şeylere para harcama, hiçbir şeyi israf etme,

6) hamaratlık: zaman kaybetme, her zaman işe yarar bir şey yap, gereksiz tüm işleri hayatından çıkar,

7) samimiyet: zarar veren düzenbazlıklardan uzak dur, masum ve adil düşün ve eğer konuşursan, doğru konuş,

8) adalet: görevin sonucu oluşan hatalar veya faydaları doğru değerlendir,

9)ılımlılık: aşırılardan uzak dur, yapılan hatalara karşı, hak ettiklerini düşündüğün sürece sabret,

10) temizlik: vücut, kıyafet ve çevrende asla kirliliğe izin verme,

11) huzur: boş tartışmalardan, sık yaşanan ve kaçınılmaz olan kazalardan etkilenme,

12) iffet: kendin ve bir başkasının huzur veya saygınlığına zarar verecek şekilde kullanma,

13) tevazu sahibi ol.

Aşk’ınız daim, kötülükler ve telaşlar sizden uzak olsun da işleriniz rast gelsin...