İŞTE DIŞ POLİTİKA İŞTE AÇILIM

Dış politikamız adeta destan yazıyor. 80 yıldan fazladır izole olmuş olan dış politikamız kabuğunu kırarak çok ilginç açımlara, dolayısı ile başarılara imza atıyor.

Geçen ay ki yazımda bunu “ ADİOS İZOLASYONİZM” olarak zaten belirtmiştim. Yani elveda veya güle güle kapalılık – içe kapalılık – dünyaya karşı tutuculuk bitiyor demiştim. Bunun sebebi tarihimizin (dolayısı ile dünya tarihinin) bizi eteklerimizden çekmesidir. Biz istemesek de tarihimiz bize sorumluluklarımızı hatırlatıyor. Geçen ayda yazmıştım Suriye bize iltihak etmek ister diye. Bu gün Suriye ile vizeleri kaldırdık diye Suriye halkı bayram etmektedir. İki halk arasında mesela Gaziantep’le Halep arasında ne fark vardır? Şam bize ne kadar uzaktır. Humus’un Şanlıurfa’dan ayrılığı nedir? Bu iller bize ne zaman yabancı olmuştur. Aynı soruları Diyarbakır ile Erbil veya Süleymaniye içinde sorabilirsiniz? Yada Van ile Urumiye arasında…

Ülkemizde 50 yıl önce – 60 yıl önce ne kadar Rum ve Ermeni yaşıyor idi? Şimdi ne kadar yaşıyor. Nereye gitti bu insanlar? 600 yıl Osmanlı da yapabildiler de 60 yılda – 80 yılda bir şeyler olmuş! Bir şeyler değişmişte bu insanlar kaçmışlar buralardan…

İşte “AÇILIM” budur! Açılım bir ülkenin ortak değerlerini tekrar elde edebilmesidir.

Açılım birbirine yaban olmuş insanların tekrar aynı aileden olduklarını anlayabilmesidir.

Açılım ötekini anlamak ve öteki diye nitelememektir.

Daha düne kadar ülkemizin bir ateş çemberi içerisinde olduğu yazılıp – çizilirdi. Ben çocukluğumdan beri etrafımızda ve içimizde dahili ve harici düşman korkuları ile büyüdük. O tehlike – bu tehlike. Acaba düşman ve vehim üreterek birileri önem mi kazanıyordu. Bu öneme daha fazla bütçeden paymı ayrılıyordu? Bunlar hep kafamıza takılan sorulardı.

İşte açılım hep bu sorulara cevap vermekmiş. Dünya hızla dönüyor. Türkiye bu değişime ayak uydurmaya çalışıyor. Teknoloji ve özellikle internet sayesinde sınırların kalktığı, herkesin her şeyden haberdar olduğu bir dünyaya ayak uydurmamız gerekiyor.

Artık mızraklar çuvallara sığmıyor. Tekrar söylüyorum; ADIOS İZOLASYONİZM.