İnsana Öğütler

Bu ay size öyle bir şeyler yazayım ki tekrar takrar okuyun istedim. Düşündüm taşındım ama tek bir konuda bir türlü karar kılamadım. Genelde bu tür kararsız kaldığım durumlarda olayın üstüne gitmek yerine konuyu beynimin arkasına atıp hayatıma devam etmeyi tercih ederim.
İşte yine öyle yapmıştım. Derken bir akşam kütüphanemdeki kitapları karıştırırken önüme aşağıdaki sözler çıktı.

Okuduğunuzda göreceksiniz, sanki tüm hayata istinaden verilebilecek en saf-net-düz öğütler sıralanmış. Ve aşağıdaki satırları size yazdıktan sonra eklenecek tek bir kelime yokmuş gibi geldi bana. Söyleyecek her şeyi söylemiş, doğru olan yolu göstermiş ve işi bitmiş. Yazan altına Mevlana’nın sözleri olduğunu yazmış ama ben emin değilim. Çerçeveletilip duvara asılası ve her gün okunası sözler etmiş her kim ettiyse. 

Okumaktan zarar gelmez, oku ama Lanet okuma!

Emek ver, kulak ver ama hiç bir zaman Boş verme!

Rakibini geç, sınıfını geç ama hiç bir zaman Gülüp geçme!

Günlerini say, servetini say, büyüklerini say ama hiç bir zaman Yerinde sayma!

Yaklaş, konuş, tanış ama Uzaklaşma!
Hedefe koş, serhadda koş, yardıma koş ama Ortak koşma!

Paranı ver, gönlünü ver, canını ver ama Sırrını verme!

Elini aç, gözünü aç, kalbini aç ama Ağzını açma!

Zulmü devir, nefsi devir ama Can devirme!

Ev al, araba al, akıl al ama Beddua alma!

Eşini sev, işini beğen, aşını beğen ama Kendini beğenme!

Davet et, hayret et, affet, tövbe et ama İhanet etme!

Satıcı ol, alıcı ol, kalıcı ol, bulucu ol ama Bölücü olma!

Ne yap, ne yapma, itil, atıl ama Satılma!

Seslen, uslan ama Yaslanma!

Doğrul, devril ama Eğilme!

Sözü çok olanın yalanı bol olur ya, bu sefer az sözle ancak bu kadar geniş anlatılabilir bir şeyler. Demek ki az konuşup da çok şey anlatılabilirmiş. Aşk’ınız daim olsun, kötülükler ve telaşlar sizden uzak olsun da işleriniz rast gelsin deyip çekiliyorum huzurunuzdan.

Allah’a (cc) emanet olun.