Herkese sektörde mutlu bir yıl geçirmesi dileğiyle merhaba. Bu ay, ligimizde biten ilk yarıyı değerlendirelim istedim.
Ligi Galatasaray lider, Beşiktaş ise ikinci olarak 3 puan gerisinde bitirdi. Liderin 33 puanda olduğuna bakarsak, ligimiz ilk defa çekişmeye sahne olmuş gözüküyor. Takımlar arasında fazla fark olmadığı, puan cetvelindeki sıralamanın sadece bir maça göre değişecek şekilde olduğu görülmekte. Tüm otoriteler ilk yarının takımı 'Beşiktaş' diye yorumladı. Ben de onaylıyorum ve Antalya Spor'a da parantez açıyorum. Antalya Spor taraftarını sezonun en kötü taraftarı seçiyorum. Takımları ligde ilk sekiz de iken Mehmet Özdilek'e istifa diye bağırmaları affedilmez bir futbol cehaleti olarak kalacaktır ki sezonun ilk yarısını bu takım liderden sadece 3 puan geride bitirdi. Bursaspor Başkanı Yazıcıoğlu ise en kötü idareci olmaya aday! Beşiktaş Başkanı’nın onca centilmence yaklaşımı ve söylemlerine, hoş olmayan, bir başkana değil taraftara bile yakışmayacak uslupla cevap vermesi, Beşiktaş - Bursa ilişkilerini daha da düzeltilemez hale getirmiştir. Kendisi kanımca taraftarına şirin gözükmek için bu yakışıksız tavırları sergilemektedir. Bu gerginlik, gündemde kalmak ve reklam yapmak için büyütülecek diyorduk, maalesef haklıymışız. Beşiktaş' ın ismini kullanıp gündeme geliyor Bursaspor. Oysa kendi çapında rakibi Eskişehir, Sakaryaspor ile de yıllardır husumet içindeler.
İşin futbol kısmına gelince Beşiktaş gibi transfer yapmayan, çok ucuz maliyetli bir takım Galatasaray'dan sadece 3 puan gerideyse ki oynadıkları maçta Burak Yılmaz'ın yeşilçamda bile komik karşılanacak atlayışına o maçta meşhur!!! olan Erdinç Sezertam'ın çırpınırcasına uyardığı, Bülen Yıldırım'ın da zaten zevkle... diye verdiği tarihin en uydurma penaltısına aday hatası olmasa 1 puan farkla lider olacaktı. Aslında bu Türk futbolunun ne kadar kötü olduğunun, ne kadar gerilediğinin göstergesiydi. Mili takımdan iyi sonuçlar beklemek de hayalcilik olurdu. Sonuçlarda gayet olağandı zaten. Abdullah Avcı' ya hiç kızamayız. İlk başta ideal, genç bir kadro kurmak için çalıştı; sonra o da diğerleri gibi Galatasaray ve Fenerbahçe forması giyenlerden bir takım yaptı, basının istediği gibi... İkinci yarıyı merak etmiyorum aslında, Beşiktaş bir yerde dışarıda kalacak, Fenerbahçe ve Galatasaray başbaşa son haftalara girecek, yayıncı kuruluş ve federasyon da mutlu olacak! Türk futbolu mu ??? O ancak bizim gibilerin çenesini ve yazarken de elimizi yorar. Kimi umrunda? Savcı Bey' in iddiaları, onca delile rağmen TFF istediği kararları alıyor; sonra başkanlara 'tatile denk gelen ! ' hak mahrumiyet cezaları. Çok caydırıcı, çok iyi zamanlamalı. İşin vahameti: Bunlara artık kargalar da gülmüyor ....
Facebook Yorum
Yorum Yazın