Adolf Hitler, yirminci yüzyılın en zalim ve nefret dolu liderlerinden biri olarak hatırlanır. Nefretinin büyük kısmı Yahudilere yönelikti.
Hitler’e göre bu insanlar, 1920’lerde ve 1930’larda Almanya’nın düÅŸüÅŸünden sorumluydu.
Yahudi halkına olan bu nefretin bir kısmı da Hitler’in kiÅŸisel deneyimlerine de dayanıyordu. Genç bir adam olarak Viyana’ya bir sanatçı olmak için gitmiÅŸti ama kentin sanat akademisine kabul edilmedi. Bu baÅŸarısızlığı Yahudilere baÄŸladı, çünkü sanattaki modernizm çok moda oldu ve ona göre bu Yahudi sanatçılar tarafından baÅŸlatılan bir trenddi.
Hitler’in nefreti, eÅŸcinsel ve engelli insanlar da dahil olmak üzere diÄŸer azınlıklara da yayıldı. Bunun nedeni, Aryanizm denilen bir inanç sistemi olan Alman ırkının saflığına ve üstünlüÄŸüne olan inancından kaynaklanmaktadır. Hitler ve Naziler için mükemmel Aryan mavi gözlü sarışındı ve bu kriterlere uymayan herkes Alman ırkına tehdit oluÅŸturuyordu.
Nazi partisi tarafından gerçekleÅŸtirilen cinayetlere gelince, bu “Nihai Çözüm”, Hitler’in Almanya’daki Yahudileri günlük hayattan dışlamak için çıkardığı bir dizi anti-semitik yasa ile baÅŸlamıştı. Bu, Hitler’in umduÄŸu gibi Yahudileri tamamen ortadan kaldırmadı ve bir sonraki adım, onları öldürmek oldu ve bu 1941’de izin verdiÄŸi bir eylemdi. Ä°kinci Dünya Savaşı’nın sonunda, altı milyon Yahudi ve binlerce diÄŸer azınlık olmak üzere birçoÄŸunun cinayetini onayladı.
Hitler’in Yahudilere olan nefreti açıkça patolojikti, ama aynı zamanda politikti. Yahudileri yirminci yüzyılda Almanya’da yanlış giden her ÅŸey için (ırksal olarak en aÅŸağılık ırk) ve günahkarlar olarak lanse etmiÅŸ, Avrupa tarihinde trajik biçimde derin kökleri olan bir anti-semitizm türüne deÄŸiniyordu.
Yüzyıllar boyunca, pek çok Yahudi halkı, orta Avrupa’da, gelenekleriyle Hristiyanlardan ayrılmış, yabancı olarak görülüyordu. Zaman zaman Avrupa’da ki liderler acımasız soykırımlarla sınırlarındaki Yahudi nüfusunu yerinden etme veya baÅŸka bir ÅŸekilde baskı yapma ve zulmetme gibi sistematik giriÅŸimlerde bulunacaktı.
Bu kıyımlar, özellikle kriz zamanlarında, Avrupalılar arasında sıkça kayda deÄŸer bir halk desteÄŸi aldı. Hitler’in Yahudilere olan nefreti, bu anti-semitizm türünü yeni ve sahte bilimsel ırk teorisi üzerine aşıladı. Batı dünyasındaki birçok insan gibi, ırkın ulusluÄŸun belirleyici özelliÄŸi olduÄŸuna ve ırksal çatışmanın tarihin arkasındaki itici güç olduÄŸuna inanıyordu.
Ayrıca, “Aryan” olarak adlandırdığı Germen halklarının en saf ve en yüksek insanlık biçimi olduÄŸuna inandı. Yahudileri ise en düÅŸük seviyedeki ırk olduÄŸu konusunda algı yürüttü. Dünyadaki Yahudi karşıtları gibi, Yahudilerin küresel pazarları manipüle etmeleriyle, Birinci Dünya Savaşı ve Büyük Buhran için sorumlu olduklarını iddia etti.
Dolayısıyla Hitler için Yahudiler, kötülüÄŸün ve ırksal yozlaÅŸmanın somutlaÅŸmış haliydi. Ä°ktidardaki yükseliÅŸini, kaçınılmaz olarak içine alan bir geliÅŸme olan Aryan milletinin yükseliÅŸine dayandırdı. Bu yüzden Hitler’in anti-semitizm propagandası hem eski hem de trajik açıdan yeniydi. Bir bakıma, eski nefreti modern çatlak teorileriyle birleÅŸtirdi ve kendi çarpık terimleri altında yirminci yüzyılın olaylarını açıklamaya çalıştı. Asla tam olarak gizlenmeyen Hitler’in nefreti Almanlar arasında bu kadar popüler bir destek almasının, iktidara yükselmesinin en ürpertici yönlerinden biri.
Hitler Yahudi halkından nefret ediyordu.
Birinci Dünya Savaşı Almanya için büyük bir felaketti. Bu savaşın sebeplerinden biri, endüstriyel Ä°ngiltere ile Almanya’yı dünya ticareti ve dünya pazarları için sanayileÅŸtirme arasındaki rekabet oldu.
Hitler savaş sırasında Alman ordusunda bir askerdi. Savaş zamanı hizmetiyle gurur duyuyordu.
Hitler, Alman halkının Yahudilere olan memnuniyetsizliÄŸini kendi siyasi avantajları için kullandı. Ama bu kadar çok insanı nasıl öldürdü?
Ä°kinci Dünya Savaşı’nı baÅŸlattı. Böylece iktidardaki gücünü artırıp uzun yıllar ülkeyi yönetecekti. Almanya’nın Ä°kinci Dünya Savaşı’nı kaybedeceÄŸi anlaşıldığında bile savaÅŸa devam etti. SavaÅŸa devam ettiÄŸi sürece iktidarı elinde tutacaktı.
Yahudilere siyasal iktidar için zulmettiÄŸini, daha sonra bu gücü birçoÄŸunu öldürmek için kullanabileceÄŸini, iktidarı elinde tutacak kadar çok savaÅŸ kurbanının acı çekmesi ve ölümünü uzatabildiÄŸi için, karakterini oluÅŸturacak hiçbir deÄŸer sistemine sahip olmadığını göstermektedir. Psikopat olduÄŸuna inanıyorum. Güç arzusu ve baÅŸkalarının çektiÄŸi acı için empati eksikliÄŸi psikopatların özellikleridir.
Hitler “Kavgam” adlı kitabında ÅŸunları yazdı.
“Ä°nsan gözünün her tezahürü, bugün gördüÄŸümüz her sanat, bilim, teknik ve becerinin her ürünü, neredeyse yalnızca Aryan yaratıcı gücünün ürünüdür. Bu gerçek, üstün bir insanlık türü kuranın yalnızca Aryan olduÄŸu sonucunu haklı çıkarmaktadır.”
On dokuzuncu yüzyılın sonlarının ırkçı ideolojisini alan Hitler, Yahudileri “kan içinde bulunan hastalık” olarak niteledi. Yahudileri, Almanya’nın gücünü baltalıyor olarak algıladı. Tarihi, en güçlü ırkların yaÅŸadığı ve zayıflarının boyun eÄŸdirildiÄŸi ırkçı mücadele açısından gördü. Aryan ırkının hayatta kalmasının ve geliÅŸmesinin dünya tarihi için zorunlu olduÄŸuna inanındı. Aksi halde, Kavgam adlı kitabında söylediÄŸi gibi, dünya yeni bir karanlık çaÄŸa dalacaktı.
Bugün ise asıl sorulması gereken en can alıcı soru ÅŸu; dün Hitler Almanya’sının Yahudilere karşı tutumu ile bugün Filistin’de Yahudiler tarafından zulme uÄŸrayan Filistinliler arasında ki fark nedir? Acaba Hitler’de mi bir Yahudiydi!
Facebook Yorum
Yorum Yazın