Bugün masonların da Baal’e (Lucifer’e) taptığı kabul edilmektedir. Belki insanlar binlerce yıldır. Düşen meleklerin ve tüm ifrit grubunun lideri olan Baal, İblis, Lucifer yada gerçek ismi neyse ona tapmaya devam ettiler ve ediyorlar. İsrail
oğullarının Hz.Musa’nın kendilerini ilk yalnız bıraktıkları anda eski ilahlarına dönmeleri hep bu inancın sebebiyledir. Şeytana tapma büyü ve kabala ilmi haçlı seferleri sırasında bir vesile ile Tapınak Şovalyelerine geçti. İşte günümüzde insanoğlunun içinde bulunduğu kaos ve sıkıntı bu sebebledir. Bizler şeytana tapanların mesela Türkiye’de Yezidiler gibi çok az bir topluluğun olduğunu biliyorduk. Ama değiller çok ciddi kalabalıklara ulaştılar ve her yerden saldırıyorlar. Haziran 2014’de bu satırları bu sutundan yazdığımızda belki de birçok okurumuz kim Lucifer (ŞEYTAN)’ın peşinden gidenler diye sorgulamamıştır. Fakat 15 Temmuz 2016 hain derbe girişimi gerçekleşip herşey gün yüzüne döküldüğünde kendi halkına kurşunu, bombayı acımasızca atan. Üzerinden tanklarla geçen bu adanmış ruhların bu şeytana tapanların gerçek yüzlerini gördük. Dile kolay tam otuz yıl ordunun içinde, devletin içinde kripto bir kimlikle saklan ve batıl bir ideal için halkına ihanet et. Bunları gören bunlarla mücadele eden bizlere de saldırı veyahut hakaret etmediğimiz halde bunların dışarıdaki köpekleri haşhaşi dediğimiz için bizleri yargıladılar ve cezalar verdirdiler.
Bu satırlardan sizlere darbe olmadan öncede bu ihanet çetesini, haşhaşi şeytana adanmış ruhları afişe etmiştik. Fakat ne yazık ki tam ve layıkıyla edememişiz ki bu hain sürüsü bu millete darbe yapma teşebbüsünde bulundular.
Buradan bütün suçu ve ihaleyi bu ihanet çetesine yıkıp tehlikenin ve düşmanın büyüğünü görmezlikten gelecek değilim. Düşman aramak isterseniz burada sıralayabileceğimiz bir sayfa dolusu iç ve dış düşmanlarımız olacaktır. Netice de bize etki eden dış düşmanımız tabiki Osmanlı yıkıldıktan sonra İngiltere ve Avrupa bloğu Nato’ya girişimizden itibaren de ABD’dir. Bu kanıya nereden varıyoruz adamların Amerika Dış İşleri Bakanlığını yapmış bir adam açıkça söylüyor.
’’ABD ile dost olmak düşman olmaktan daha tehlikelidir. Henry Kissenger…’’
Neticede 1999 yılında Özbekistan darbesi yapıldıktan sonra bu darbeyi incelemiş ve arkasından bir kitap yazmıştı Profesör Paul Williams’ın “Operation Gladio: The Unholy Alliance between The Vatican, The CIA and The Mafia” (Gladyo Operasyonu: Vatikan, CIA ve Mafya arasındaki kutsal olmayan ittifak). Özbekistan darbesinde Fetöcü ekipte ciddi rol almıştı. İşte Nato (Amerikan) Gladyosunun 1970 lerden bu yana ilmek ilmek işlediği Gülen operasyonu diğer unsurlarıyla beraber top yekün bir darbe girişimin de bulundular. Şimdilik başaramadılar. Fakat deniz de su bunlar da oyun bizmez bu milletin çok uyanık olması gerekiyor. Benim yaşıtlarım hatırlarlar bizim gibi ellili yaşlarda olanlar belki 1971 muhtırasını hatırlamasak da 1980 darbesini ve sonrasında gerçekleşem 28 şubat ve diğer e-darbeleri çok iyi hatırlıyoruz. Tekraren alternatif bir sürü darbe deneyecekler fakat ben kendim bilakis canlı şahidiyim ki bu millete hiçbir şey yapamazlar. Belki son dönemde birçok sosyolojik makale takip ettim ve birkaçını yazılar içinde alıntılayarak sizlere aktarmıştım. Yeni neslin apolitik yetiştiği ile ilgili yazılan tüm araştırmaları çöpe atın. Ben birebir şahidiyim darbe gecesi sokağa çıkan tankların önüne atlayanların çoğunluğunu gençler oluşturuyordu. Yine bir arkadaşım anlatıyordu ‘’Vatan caddesi Emniyeti kuşatan tanklara destek için havadan insanlara mermi yağdıran helikoptere karşı korkuya kapılan milletin arasından yirmi yaşlarında genç çıkıp helikoptere elini uzatarak şöyle bağırıyorsa: “Yeryüzünde ve gökyüzünde bizi korkutacak ve galip gelecek olan tek güç Allah’tır. O da bizimledir.” İşte o an Vatan caddesinde herkes tekbir getirmeye başladı. Millet tamamen kendinden emin bir şekilde helikopterlere işaret yaparak kafa tutmaya başladılar. Millet’in en çok desteğe ihtiyaç duyduğu zamanlar, birden camilerden ezanlar ve selalar yükselmeye başladı. ’’ İşte bu imanlı nesil oldukça ve Allah bizimle oldukça galib olan şüphesiz biz olacağız.
Burada kendimize özeleştiri yapma fırsatı da vereceğiz. Farklı düşüncede olan arkadaşlar bizlere bunları desteklediğimiz veyahutta göz yumduğumuz eleştrisinde bulunuyorlar. Haklılar belki ben kendi şahsıma bu ihanet çetesini tanıdığımdan buyana eleştirdim ve prim vermedim. Yumuşak davranmış olabilirim fakat bundan sonra savaş hukuku geçerli olacağını söyleyebilirim. Bununla ilgili güzel bir söz okumuşdum geçenlerde ‘’Hedefi kesin bir politik zafer olan savaş gibi tehlikeli bir işte iyi kalplilikten kaynaklı hatalar başa gelebilecek şeylerin en kötüsüdür.’’Carl Von Clauswitz.
Hayırlı işler dilğiyle.Allah yar ve yardımcımız olsun.
Facebook Yorum
Yorum Yazın