Geyik

Son günlerin Flaş başlığı, “kızlı erkekli” muhabbeti; Sosyal medyada da oldukça geniş yer bulan bu konuyu dünya basını da ilgiyle izlemekte. Konu her ne kadar bir ciddiyet çerçevesinde ele alınması gerekiyor olsa bile, oluşturduğu intiba ve etki ile tam bir espri  ve geyik kaynağı.

Sayın Başbakan bana göre de çok doğru bir şey söyledi. Kızlı erkekli öğrenci evlerinin yada yurtlarının olması, toplumun ahlak kurallarına aykırı bir durumdur. Bazı çevrelerin “Yasak değil ise serbesttir” yaklaşımı da bu konunun aksini iddia etmeye yetmez. Çünkü anayasa ile belirlenmiş hükümlerin dışında toplum ahlakı ve kuralları da vardır.

Öğrenci kelimesinin bir anlamı da eğitim alan kişi demek olduğuna göre, eğitim alan kişilere ahlak kurallarına uygun yaşamayı sağlayıcı bir düzen ve ortam sağlanmalıdır.
    
Buraya kadar Sayın Başbakan ile tamamen aynı düşünüyorum ama yanlış olan şey, bu konu topluma başbakan düzeyinde söylenmemeli ve Sayın Başbakan’ın her konuda tek söz söyleyici merci olarak kendini göstermemeli.
 
Bu düzenleme yasa çıkarmaya bile gerek kalmadan, ilgili bakanlıklarca, teftişe ve denetime uygun yurt sistemi yapılarak yurtlardaki durumu, ev sahiplerinin mülkiyetlerini kızlı erkekli kiraya vermeleri halinde cezai işleme tabi tutulmaları sağlansaydı sorun çözülmüş olurdu. Ama Sayın Başbakan bu konuyu polemik konusu olacağını bildiği halde ve hatta Sayın Bülent Arınç’ın yalancı duruma düşmesini bile umursamadan bildiğini okumasına bir anlam veremiyorum.

Dünyada bu kadar büyük olaylar yaşanır ve bu kadar hassas süreçler yaşanırken, ABD ile AB arasında siber savaşlar ve İstihbarat salvoları yaşanırken, Suriye konusu olanca ateşiyle önümüzde duruyorken, barış süreci bitsin yada başarısız olsun diye akbaba gibi bekleyip ellerini ovuşturanlar varken, bizim bu kadar basit bir mevzunun etrafında günlerce dönme dolap gibi dönüp durmamızın bu ülkenin hangi menfaatine yaradığını merak ediyorum.

Ayrıca söylemeden geçmemek gerekir ki toplumların ahlaksızlıklarıyla uğraşmak yerine ahlaklı toplum yetiştirmek için çaba gösterilmelidir. Zira Adana Pozantı ceza evinde çocuk mahkûmlara tecavüz edenler bu ülkenin devletine hizmet edenlerdi. Bu işler denetim ile düzeltilebilseydi önce bu şeref fakirlerini düzeltmek gerekirdi.
 
Bu durumun düzelmesi için naçizane tavsiyem şudur ki, her üniversite öğrencisinin kaygı duymadan kalabileceği öğrenci yurtları yapılırsa öyle zannediyorum ki kızlar da erkeklerle aynı evlerde kalmak zorunda kalmayacaklardır.

Unutulmamalı ki sırf kalacak yurt bulamadığı için kazandığı üniversiteyi terk etmek zorunda kalan öğrenciler var. Vesselam…