Galatasaray’da Yol Ayrımı

Geçen ayki yazımda Galatasaray’ın azda olsa fikstür avantajından dolayı şampiyonluk şansından bahsetmiştim. Ancak geçen bir ay gösterdi ki  GS’ın bırakın şampiyon olmasını busene üçüncü olsa zil takıp oynaması lazım. Çünkü Galatasaray takım ruhunu kaybetmiş durumda! Futbolcular gayet isteksiz adeta sahaya zorla çıkıyorlar gibi. Mustafa Hoca maalesef bu duruma  çözüm bulamıyor. Hocayı tek suçlu ilan edemeyiz zira futbolcular çok isteksiz. Bu takımın düzelebilmesi için adeta sihirli değnek gerek. Çünkü ivme aşağıya doğru iniyor.


Gelişmelerde hiç iyi yönde değil. UEFA ‘dan yapılan açıklamada finansal borçlardan dolayı  klubün Avrupa kupalarına katılamama riski kesinleşti gibi. Bu durum klup ve futbolcular üzerinde negatif bir hava oluşturuyor. Klubü yönetenler sezon sonuna kadar ne yaparımda çok az ihtimalda olsa klubü ceza almaktan kurtarabilirim diye hareket ediyor. Bunlardan ilk nasibini alan Burak Yılmaz oldu. 8 milyon Euro karşılığında bir Çin klubüne satıldı Burak. Açıklamalarına bakacak olursak gitmedim gönderildim tarzında konuşuyor. 4 sene boyunca alacağı çok yüksek parayı unutmamak  gerek. Burak’ ın satılması Galatasaray için büyük kayıptır! Burak kalitesindeki futbolcuyu nasıl alacaksın, nereden bulacaksın? Elinde böyle bir  futbolcu varken onu satmayı tercih ediyorsun. Yerine  kimi koyacaksın? Bugun Podolski sakatlansa forvetsiz kalacaksın. Umut uzun süredir formsuz. Burak’ın gitmesine Denizli de hoşnut kalmadı. Ama söylenecek birsey yok. Denizli’nin takımdan gideceği yerine antrenör arandığı fısıldanıyor. Nekadar gerçek bilemiyoruz. Ancak Denizlinin de hoşnutsuz olduğu belli oluyor. 


Ayrılan futbolculara yenileride ekleneceği gelen duyumlar arasında. Bunlardan Sneijder‘ın twitterden yaptığı Çinlilere bayram tebriği adeta beni alın mesajı gibiydi. Musleranında sene sonunda takımdan ayrılacağı söyleniyor.


Galatasaray bundan sonra ligde yapabileceğinin en iyisini yapmaya çalışacaktır. Bu sene sonunda muhtemel bir üçüncülük gözüküyor.Bundan daha aşağısı Galatasaray için daha fazla moral kaybı olacaktır. UEFA Kupasında Galatasaray ilk maçını Lazio ile İstanbulda oynadı. Defans ağırlıklı bir kadro sahaya çıkan Galatasaray gölü emaktar futbolcusu Sabri ile buldu. Sabri’nin bu maçta hücuma yakın adeta forvet oyuncusu gibi oynaması dikkatlerden kaçmadı. Ama Galatasaray’ın bukadar defans ağırlık olarak sahaya çıkması dikkat çeken diğer konulardan biriydi. Maç 1-1 sona erdi.  İkinci maçta Galatasaray’ın işi kolay olmayacakıtır. Olabilecek bir tur atlama camiaya büyük moral verir ancak yılların bana verdiği tecrübe Galatasaray’ın bu turu atlayamayacağıdır. İnşallah yanılırım.


En son oynanan Galatasaray’ın Trabzonsporu 2-1 yendiği, maçtan çok hakemin konuşulduğu maçta, Galatasaray daha baskılı ve çok pozisyon bulan takımdı. Ancak özellikle Umut’un devam eden formsuzluğu  yüzünden takım girdiği pozisyonların çoğunu kaçırdı. Umut’u bir şekilde Galatasaray kazanmak zorunda. Aksi takdirde sadece Podolski ile takımın gitmesi mümkün gözükmüyor. İlerleyen günler Galatasaray’ın düşen trendi devam mı edecek yoksa birşekilde toparlanacakmı hepberaber göreceğiz. 


Gelecek ay görüşmek dileğiyle.