2002 – 3 Kasım seçimlerinden bu yana devamlı olarak düşen enflasyon nihayet Temmuz’un ilk günlerinden itibaren tek rakamlara düştü. Bizim gibi yaşı 35’i aşmışların bile ancak çocukluğunda zor gördüğü ve göz yaşartıcı bir rakam bu. İşler durgun olsun, piyasa krizde olsun ne olursa olsun bu tek haneli rakam daha bir yıl önce hayalini kuramadığımız bir şeydi. Eğer birisi derse ki Türkiye’de enflasyon yıllık %9’a düşecek herhalde adamı deli diye içeri atarlardı bir iki yıl öncesine kadar. Şimdi denilecek ki IMF programı; Amerika’nın desteği ile filan oldu! İyi de bunlardan önce de IMF vardı, bundan önceki hükümetleri de Amerika destekliyordu. Zaten ABD’nin desteklemediği hükümet 54 yıldır ne zaman oldu ki? ABD desteğini çekince zaten hükümetler düşüyor.
Dolayısıyla bu hükümetin diğerlerinden bir farkı var. Nasıl aynı iktidar 1994 yılında belediyelerde işbaşına geldiğinde aynı şekilde batmış, bitmiş belediyeleri kurtardı ise bugünde ekonomiyi kurtarmaya çalışmaktadır. Belki ortada bir icraat görülmemektedir. Halkın yaşamında somut bir iyileşme hissedilmemektedir. Ama gayri safi milli hasılat aylık 97 dolardan 130 dolara çıkmıştır. Emeklinin ve asgari ücretlinin aylık geliri artmıştır. Piyasada iş yok, hareket yok, kriz var ama bu rakamlarda var.
3 Kasım 2002 asgari ücret 163 milyon TL. Amerikan dolar kuruda 1,700,000 TL idi. Ama şimdi asgari ücret 338 milyon TL ve dolar kuru 1,470,000 TL yani asgari ücret 230 dolar. Bu alım gücünün yüksekliğini ve enflasyonun düştüğünü gösterir. Bir şeyi daha gösteriyor ki o da stok tutan, satamayacağı malı stoğunda tutanın etkisi gibi enflasyondan stoktaki malın değeri durduğu yerde artmayacak. Esnaf stoktaki satamadığı maldan valör yiyecek. Esnafımıza satabileceğinin dışında bir mal tutmamasını tavsiye ediyor ekonomistler. 21 günde elinden çıkartamayacağı malı stokta tutmasını tavsiye ediyorlar.
Ama işsizlikte had safhada. Artık bıçak kemiğe dayandı. Hükümetten toplumun bütün kesimleri iş, istihdam ve icraat bekliyor. Lokomotif sektörün yani inşaat sektörünün harekete geçmesini istiyor. Evet iktidarın yükü ağır. İktidar AB görüşmelerini devam ettiriyor. Uyum yasaları çıkartıyor, Kıbrıs, Kuzey Irak sorunlarında aşamalar kaydediyor. Ama işsizliğe mutlaka bir çare bulması gerekiyor yoksa gerçekten halkın ve piyasaların tahammülü kalmadı.
Sayı 44
Temmuz 2004
Facebook Yorum
Yorum Yazın