Bu sayımızda bizi yaratan ve sahibimiz olan yüce Rabbimizin kendisine dua etmemizi bizlerden isterken neyi ve nasıl olmasını indirdiği kitabından öğrenmek için birkaç ayet okuyalım istedik. “Sabır ve namazla (Allah’tan) yardım dileyin. Şüphesiz namaz, Allah’a derinden saygı duyanlardan başkasına ağır gelir.” Bakara 2/45
“Öyleyse yalnız beni anın ki ben de sizi anayım. Bana şükredin, sakın nankörlük etmeyin. Ey iman edenler! Sabır ve namazla Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.” Bakara 2/152-153
“Kullarım Beni sana soracak olursa, muhakkak ki Ben (onlara) pek yakınım. Bana dua ettiği zaman dua edenin duasına cevap veririm. Öyleyse, onlar da Benim çağrıma cevap versinler ve bana iman etsinler ki doğru yolu bulsunlar.” Bakara 2/186
“... İnsanlardan, “Ey Rabbimiz! Bize (vereceğini) bu dünyada ver” diyenler vardır. Bunların ahirette bir nasibi yoktur. Onlardan öylesi de vardır ki: “Rabbimiz, bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik (ver) ve bizi ateşin azabından koru” der. İşte bunların kazandıklarına karşılık nasipleri vardır. Allah, hesabı çabuk görendir.” Bakara 2/200-202
“Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah’ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) “Rabbimiz, sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek yücesin, bizi ateşin azabından koru.” Âli Imrân 3/191
“Rabbinize yalvararak ve gizlice dua edin, çünkü O, haddi aşanları sevmez. Düzene sokulduktan sonra yeryüzünde bozgunculuk yapmayın. Allah’a (azabından) korkarak ve (rahmetini) umarak dua edin. Şüphesiz, Allah’ın rahmeti iyilik edenlere çok yakındır.” A’raf 7/ 55-56
“En güzel isimler Allah’ındır. O’na o güzel isimleriyle dua edin ve O’nun isimleri hakkında gerçeği çarpıtanları bırakın. Onlar yaptıklarının cezasına çarptırılacaklardır.” A’raf 7/180
“Rabbini, içinden, yalvararak ve korkarak, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam an, gâfillerden olma!” A’raf 7/205
“Cehennem ehli oldukları açıkça kendilerine belli olduktan sonra, -yakınları da olsalar- Allah’a ortak koşanlar için af dilemek ne Peygambere yaraşır, ne de mü’minlere!” Tevbe 9/113
“Allah’ı bırakıp da sana fayda veya zarar vermeyecek şeylere tapma. Eğer bunu yaparsan, o takdirde sen mutlaka zalimlerden olursun.” Yûnus 10/106
“Gerçek dua, ancak O’na yapılır. O’ndan başka dua ettikleri ise, kendilerinin hiçbir isteklerini karşılayamazlar. (Onların durumu) tıpkı ağzına gelsin diye avuçlarını suya uzatan kimse gibidir. Oysa (su) ona gelmez. İşte kâfirlerin duası, öyle boşa gider.” Ra’d 13/14
“İnsan hayra dua eder gibi şerre dua eder. İnsan çok acelecidir.” İsrâ 17/11
“Rabbin, kendisinden başkasına asla ibadet etmemenizi, anaya babaya iyi davranmanızı kesin olarak emretti. Eğer onlardan biri, ya da her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına ulaşırsa, sakın onlara “öf!” bile deme; onları azarlama; onlara tatlı ve güzel söz söyle. Onlara merhamet ederek tevazu kanadını indir ve de ki: “Rabbim! Tıpkı beni küçükken koruyup yetiştirdikleri gibi sen de onlara acı.” İsrâ 17/23-24
“De ki: “İster Allah diye yakarın, ister Rahman diye yakarın. Hangisiyle yakarırsanız yakarın, en güzel isimler/Esmâül Hüsna O’nundur. Namazında sesini yükseltme, kısma da. İkisi ortası bir yol tut.” İsrâ 17/110
“Sabah akşam Rablerine, O’nun rızasını dileyerek dua edenlerle birlikte ol. Dünya hayatının zînetini arzu edip de gözlerini onlardan ayırma. Kalbini bizi anmaktan gafil kıldığımız, boş arzularına uymuş ve işi hep aşırılık olmuş kimselere boyun eğme.” Kehf 18/28
“Öyle ise sakın Allah ile beraber başka bir ilâha yalvarma, sonra azaba uğratılanlardan olursun!” Şuara 26/213
“Onlar, yataklarından kalkarlar, korku ve ümitle Rablerine dua ederler. Kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden de hayır için harcarlar.” Secde 32/16
“Rabbiniz şöyle buyurdu: “Bana dua edin, duanıza cevap vereyim. Bana kulluk etmeyi kibirlerine yediremeyenler aşağılanmış bir hâlde cehenneme gireceklerdir.” Mü’min 40/60
“Allah, iman edip salih ameller işleyenlerin dualarına karşılık verir; lütfundan onlara fazlasını da verir. Kâfirler için ise çetin bir azap vardır.” Şûrâ 42/26
“Rabbinizden bir bağışlanmaya ve eni, gökle yerin genişliği kadar olan, Allah’a ve Resûlüne inananlar için hazırlanan cennete yarışırcasına koşun. İşte bu, Allah’ın lütfudur. Onu dilediğine verir. Allah, büyük lütuf sahibidir.” Hadîd 57/21
Kur’an, her yönüyle bizi dosdoğru yola ileten bir kitaptır. Bazen çok şey söylemekle bizler, ayetlerin vermek istediği mesajın önüne geçeriz! Onun içindir ki bırakalım da Kur’an konuşsun… Herhangi bir meselede konu bütünlüğünü oluşturan ayetleri bir demet halinde okumak ve tefekkür etmek bile; en güzel dualardandır. Duaların kabul olması temennilerimizle…
“(Bağışlama dileyin ki,) üzerinize gökten bol bol yağmur indirsin.” Nûh 71/11
Facebook Yorum
Yorum Yazın