Diyarbakır gibi Ä°slam alemi için çok önemli bir merkez olan, Eshabeler ve Peygamberler diyarı için bir çok proje hazırladım ve hükümete sundum. Bu ayki yazımda bu projelerden ve baÅŸardığım bazı kanun deÄŸiÅŸikliklerinden bahsetmek istiyorum ve ÅŸunu belirtmek isterim ki bu çalışmaları yaparken toplum da sıkıntıya düÅŸmüÅŸ bir ferdi kurtarsam bir nesil kurtarmış olacağım, bunun bana mükafatının yeterli olacağı inancıyla hareket ettim;
UyuÅŸturucu Ä°le Mücadele
Diyarbakır’da avukatlık yapmaktayım, 2012 yılında Diyarbakır Adliyesi’nde küçük yaÅŸtaki çok sayıda çocuÄŸun uyuÅŸturucu suçundan denetimli serbestliÄŸe tabi tutulması dikkatimi çekmesi üzerine kolları sıvadım. Birey olarak, uyuÅŸturucuya karşı savaÅŸ açtım. Bu çerçevede, 2012 yılında uyuÅŸturucu ile ilgili kapsamlı bir rapor hazırlayarak dönemin BaÅŸbakanı Sayın Recep Tayip ErdoÄŸan ve AK Parti Genel Merkezi’ne sundum, Rapor üzerine bir çok çalışma yürütüldü ancak sadece güvenlik çalışmaların etkili olamayacağını fark ettim ve sosyal projeler ve çalışmalar yürütmek için uyuÅŸturucuya bulaÅŸan çocuk ve gençleri sporla rehabilite etmek, hem de sosyal alan bulamayarak, uyuÅŸturucuya bulaÅŸma riski olan çocukları bundan uzaklaÅŸtırmak için bir gençlik ve spor kulübü satın aldım. Önce kendi imkanlarım ile kulüp üzerinden çalışmalar yürüttüm, daha sonra ise biri Ä°çiÅŸleri, diÄŸeri Gençlik ve Spor Bakanlığı’na olmak üzere iki ayrı proje sundum, projelerin onaylanması ile çalışmalarımı daha aktif ÅŸekilde hızlandırdım. Kentimdeki sorunlar ile ilgili mücadelem uyuÅŸturucu ile de sınırlı kalmadı. Daha sonra tefecilik, cinsel istismar, hırsızlık ve kentin ekonomik sorunları ile ilgili de hazırladığım raporlar ve önerilerimi, AK Parti Genel Merkezi’ne sundum. SunduÄŸum raporlar sayesinde, ÅŸimdiye kadar birçok yasa deÄŸiÅŸikliÄŸi de yapıldı.
Yüz Kızartıcı Suçlarla Mücadele
"Diyarbakır’da ciddi manada tefecilikten sıkıntı yaÅŸamış çok sayıda iÅŸ adamı olduÄŸunu duydum. Bu ve diÄŸer sorunlar belki de Türkiye’nin ortak sorunları. Bu toplumda yaÅŸayan bir fert olarak bir ÅŸekilde bu sorunları dile getirmemiz gerektiÄŸine inanarak. Bu baÄŸlamda tefecilerden zarar görmüÅŸ kiÅŸilerle görüÅŸüp bir çalışma yürüttüm. Çalışmam yaklaşık 3 ay sürdü. Bu iÅŸeten zarar görmüÅŸ birçok kiÅŸi ile bir araya geldim. Ciddi manada veri topladım. Ve yine 13 sayfalık bir rapor hazırlayarak, AK Parti Genel Merkezi ve dönemin BaÅŸbakanı Sayın Recep Tayip ErdoÄŸan’a sundum. Bunun yanı sıra toplumda sıkıntı yaratan, toplum içerisinde infial uyandıran olayların da biraz üzerine gittim. DiÄŸer yüz kızartıcı suçlarla ilgili de çalışma yaptım. Çünkü bütün suçların ana kaynağının aynı olduÄŸuna inanıyorum, hiçbiri birdiÄŸerinden bağımsız deÄŸil. Bakın, adliyede neredeyse hırsızlık suçundan 50 dosyası olup da, aynı ÅŸekilde yargılanan ve bir yıl sonra cezaevinden çıktıktan 3 gün sonra yine aynı suçu iÅŸleyip, adliyeye gelenler var. Dolayısıyla yasal düzenleme yapılması gereken çok konu olduÄŸunu belirtim. Ayrıca bu durumlar toplumda da devletin imajını olumsuz etkilediÄŸini. ‘Devlet isterse bu suç makinesi haline gelen ÅŸahısları toplar, ama bilinçli bir ÅŸekilde toplamıyor. Çünkü devletin de bu iÅŸlerde parmağı var’ düÅŸüncesine neden olduÄŸunu belirtim. Bununla ilgili düzenlemelerin yapılmasına inandığım için yapılması gereken düzenlemelerin nasıl olması gerektiÄŸini belirterek dönemin BaÅŸbakanı Sayın Recep Tayip ErdoÄŸan’a sundum. Raporu sunduktan 3 ay sonra tefecilikle ilgili bir yasal düzenleme yapıldı, Cinsel istismar, UyuÅŸturucu ticareti yapanlar ve hırsızlık yapanlarla ilgili de 7 ay sonra yasal düzenleme yapıldı." ve Nihayetinde Sayın Ahmet DavutoÄŸlu BaÅŸbakan olduktan sonra UyuÅŸturucu ile ilgili daha aktif bir mücadele baÅŸlattı ve uyuÅŸturucu ticareti yapanların terör suçu kapsamına alınması için bir çalışma baÅŸlattı ve yine uyuÅŸturucu ile mücadele noktasında bir yol haritası belirleyip çalışmaları hızlandırdığını açıkladı . Bu noktada 2012 yılının başında sunduÄŸum raporda belirtiÄŸim bir çok önerinin bu yol haritasında yer alması çalışmalarımdan faydalandığının da göstergesidir.
Diyarbakır‘ın SaÄŸlık Kenti Olması Önerisi
Diyarbakır’ın saÄŸlık kenti yapılması, kentte ciddi bir uyuÅŸturucu önleme ve tedavi merkezi kurulması, Diyarbakır’ın Mersin limanı ve Karadeniz ile baÄŸlantısının kurulması için demir yolu yapılması ile ilgili de raporlar sundum;
"Raporlarımda Diyarbakır’ın OrtadoÄŸu’ya hitap eden bir saÄŸlık kenti haline getirilmesi gerektiÄŸini yazdım. Çünkü yeni havaalanının tamamlanmasıyla birlikte Suriye, Irak, Ä°ran, Suudi Arabistan ve diÄŸer OrtadoÄŸu ülkelerinden hastalar tedavi olmak ve organ nakileri için rahatlıkla Diyarbakır’a gelebilir. Bu da kente hem istihdam hem de ekonomik anlamda ciddi katkılar saÄŸlar. Yine bir baÅŸka raporumda Mersin limanının Diyarbakır’a baÄŸlanmasını istedim. Çünkü Ovuk tüneli tamamlandıktan sonra Karadeniz sahilleri ile Diyarbakır arası mesafe neredeyse 2,5 saate inecek. Bir demiryolu ağı oluÅŸturulursa hem Diyarbakır’dan OrtadoÄŸu’ya bir kapı açılır, hemde Karadeniz insanı ile Diyarbakır insanı kaynaÅŸmış olur.
Nihayetinde Diyarbakır’ın ciddi anlamda iÅŸsizlik ve ekonomik problemleri var. EÄŸer toplumda huzur ve refah oluÅŸturulmak isteniyorsa bu sorunlarda ele alınmalı ve üzerine gidilmeli. Çünkü hiç bir toplum da öne çıkan sorunlar birbirinden kopuk ve bağımsız deÄŸildir. Tüm sorunlar ele alınarak, çalışmalar yapılmalı. Siyasetçiler tek sorun etrafında birleÅŸmiÅŸler ve hep aynı ÅŸeyleri tekrar ediyorlar. Devletin bu sorunlarla ilgili ciddi politikalar üretmesi ve yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluÅŸlarının harekete geçmesi gerekiyor. Ortak çalışmalar yürütülmesi gerekiyor. Bunlar geleceÄŸimiz açısından çok ciddi sorunlar olduÄŸuna inanıyorum.
Facebook Yorum
Yorum Yazın