Türkiye, günümüz dünyasında eÅŸi benzeri görülmemiÅŸ ve duyulmamış bir muhalefet aklına sahip.
Devletin hemen hemen tüm angajmanlarının karşısında.
Devlet tüm iradesiyle tüm coÄŸrafyada. Akdeniz’de hakkımız olan çıkarlarımızın peÅŸindeyiz. Suriye’de, Katar’da, Afrika’da ve en önemli baÅŸkentlerle 7/24 iletiÅŸim halinde.
Bir bakıma artık tüm ülkeler devletimizin bir sonraki adımı ne olacak diye pür dikkat kesilmiÅŸ takip ediyor.. Kısacası ülkemizi ilgilendiren her ne olursa olsun maddi ve manevi her türlü masada ve sahadayız...
Tüm bu geliÅŸmelere karşın ülke içinde öyle bir anlayış, öyle bir akıl var ki, hani derler ya Allah düÅŸmanımın başına vermesin cinsinden.
Devletimiz dünya siyaset arenasında politika nasıl yapılır dersi verirken, içeride terörle araya mesafeyi koyamayanlarla aynı yemeÄŸe kaşık atanlar var...
Terörün ülkemize, çıkarlarımıza, devletimize ve insanımıza nasıl zarar verdiÄŸi sürekli yazılıp çiziliyor. Fakat onlar 3 maymunu oynamaktan sıkılmadılar, vazgeçmediler. Biz de yazmaktan ve anlatmaktan bıkmayacağız...
Terör...
Terörizm ÅŸiddet kullanımını veya tehdidini içerir. Yalnızca doÄŸrudan maÄŸdurlar için deÄŸil, geniÅŸ bir kitle arasında korku yaratmaya da çalışır.
Terörizm, masumları öldürmekten daha fazlasını yapar. Olgun demokrasilerde bile demokratik hükümetleri baltalar.
Terörizmin yarattığı korku, kamu tartışmalarını çarpıtabilir, ılımlıları itibarsızlaÅŸtırıp siyasi aşırılıkları güçlendirebilir ve toplumları kutuplaÅŸtırabilir.
Hükümetler, uluslararası kuruluÅŸlar ve sivil toplumlar da dahil olmak üzere bir dizi aktör, terör ÅŸiddetinin boyutunu, kapsamını ve en tehlikeli siyasi etkilerini azaltabilir.
Terörizmin demokrasilere yol açtığı tehlikeyi azaltmak için Türkiye, müttefikleri ile istihbarat paylaşımını vurgulamaya ve mümkün olduÄŸunda bu tür çabaları geniÅŸletmeye devam etmelidir.
Devam.
Türk Devleti yarım asra yakın bir zamandır içerde ve dışarda terörle mücadelesini sürdürmekte. Buna karşın terörle mücadelenin en baÅŸarılı olduÄŸu dönem içindeyiz...
Ä°radeli bir devlet otoritesi var. En önemli geliÅŸme de, yerli ve milli teknolojiyle donatılmış silahların TSK’nın envanterine kazandırılmış olması..
Akıl tutulması.
Devletimiz top yekün terörle mücadelesini sürdürürken, diÄŸer bir taraftan da ülkemizde terör örgütlerini cesaretlendiren bir takım tuhaf davranışlar ve söylemler içerisinde bulunanlar var.
Bugün ülkemizde muhalefet adı altında bazı parti ve parti mensupları oy avcılığına çıkmış, terör örgütü uzantısı parti elemanlarıyla boy boy resimler vererek o partinin seçmeni üzerinde etki bırakmaya çalışıyor. Bunun en son örneÄŸi tiyatro da verilen fotoÄŸraf... Sözde ne adına? barış adına... Siz dünyanın hiç bir yerinde barış adına sivil asker ve polis katledildiÄŸini gördünüz mü?
Devam edelim.
Tarih boyunca her türlü sıkıntıların olduÄŸu bir coÄŸrafyanın tam merkezinde olmak kolay bir durum deÄŸil.
Batı hayranlığından kaynaklanan aÅŸağılık kompleksi ve coÄŸrafya insanının rahat satın alınıp manipüleye açık olması, sorunlarımızın baÅŸlıca kaynakları...
Dolayısıyla bu toprakların her dönemde olduÄŸu gibi 20. yüzyılın sonunda da hedefe konulmuÅŸ olması, kaçınılmaz bir durum olmuÅŸ.
Biz, tarih boyunca onlarca imparatorluklar kurulmuÅŸ, bir o kadar da iç çekiÅŸmeler yüzünden imparatorluklara son verilmiÅŸ topraklar üzerinde yaşıyoruz.
Ä°çimizde ki bu bitmez tükenmez çekiÅŸmeler, bu coÄŸrafyayı ve insanlarını 20. yüzyılın egemen güçlerine daha rahat yem eder hale getirmiÅŸ.
Bugün batının artık açıkça “biz besliyor ve destekliyoruz” dediÄŸi terör örgütü PKK’nın resmi uzantısı HDP, ülke içinde muhalefetin başı çektiÄŸi partilerce oy alma umutlarıyla diri tutuluyor.
Öyle ki, ÅŸehit edilen asker ya da polis cenazesine deÄŸil de öldürülen teröristin cenazesine giden siyasi parti mensupları var.
Ülkemiz 40 yılı aÅŸkın senedir aktif bir biçimde terörle mücadelenin içinde... PKK terör örgütü onlarca yıldır onbinlerce insanımızı katletti.
Katledilenler arasında çoÄŸunlukta Kürt vatandaÅŸlarımız yer almakta.
BaÅŸta güvenlik güçlerimizi hedef alan terör örgütü asker ve polis olmak üzere, öÄŸretmen, öÄŸrenci, birilerinin çocuÄŸu, annesi, babası, dedesi, amcası, dayısı, teyzesi, kuzeni, torunu ve yine devletin doktoru, savcısı, hakimi, valisi, kaymakamı ve daha niceleri olmak üzere PKK terör örgütü tarafından ayırt edilmeden canice katledildiler...
Evet vatan topraklarına giren düÅŸmanı, Ä°stiklal Savaşı’ında olduÄŸu gibi vatandan atar, denize dökebilirsiniz.
Fakat sizi kültür ve ahlak istilasına maruz bırakan iÅŸgal kuvvetini, milletimizin ruhundan söküp atmak uzun zamanlar alan büyük savaÅŸlar ister.
DediÄŸim gibi, toprağın düÅŸman istilasından kurtarılması kolaydır, fakat ruhların ve fikirlerin esaretten kurtarılması çok güçtür...
Son olarak açıkça ÅŸunu ifade edeyim ki, ülke için de bazı parti mensupları açıkça ulusal güvenliÄŸi tehdit eder hale geldi. Çok tehlikeli sularda yüzenler var. Unutmamak gerekir ki, devletimiz her daim izlemekte, yeri ve zamanı geldiÄŸinde her türlü olasılıkları hesap ederek gerekli adımları atacaktır, buna emin olun.
Son bir not; bazı büyük ÅŸehir belediyelerinin ÅŸu anda meÅŸgul olduÄŸu konular ve yatırımları; belediyelerden binlerce kalifiyeli iÅŸçi kovma, yalan, heykel yapma, cem evleri, Kanal Ä°stanbul, DemirtaÅŸ, HDP, PKK terör yapılanmasının kurucularının kitaplarını satışa sunma, kolkola tiyatro izleme, FETÖ ve PKK gibi terör örgütlerinin dolaylı yollarla cesaretlendirilmesi, devlet projelerinin karşısına dikilerek Devlet’e kafa tutma, en baÅŸta gelen konular ve yatırımları...
Facebook Yorum
Yorum Yazın