Nurgül YILDIRIM

Nurgül YILDIRIM

Mail: yazarlar24@teknikelektrik.com

Çocuklar Neden Kitap Okumuyor?

Hatırlıyorum da büyüklerimiz ,öğretmenlerimiz  hep uyarırdı bizleri  “Okuyun çocuklar , bol bol  kitap okuyun ,gazete okuyun “ diye . O dönemler boş zamanlarınızda ne yaparsınız sorusunun cevabı “ kitap okuyorum, resim çiziyorum” cümleleri olurdu hep.  Birçoğumuzun tabi ki  imkanları kısıtlıydı ve  kitap almaya paramız yoktu.. Mahalle kütüphanelerine gider kütüphane kartımızla kitap alır okurduk. Okuduktan sonra da kütüphane görevlisine  geri götürür teslim ederdik.Kaybolmasın diye gözümüz gibi bakardık. Birbirimizden  kitap alır , kitap verirdik. Kitaplarımız yırtılmasın ,kopmasın  diye bir güzel  kaplardık . O zamanlarda  her şey  ne kadar kıymetli ,  ne kadar değerliydi.


Bizler  büyüdük  zaman hızla  değişti ve teknoloji hızla gelişti. Kitapların yerini önce  televizyonlar,  bilgisayarlar sonra cep telefonları , sonra  tabletler derken  şimdilerde ise  küçük , büyük herkesin elinde akıllı telefonlar ve internet  aldı. Sosyal medya herkesin hayatının merkezinde  artık. . Tabiki bu durum hem iyi hem kötü .Teknoloji ilerledi ilerlemesine de , çocuklarımızın ve biz yetişkinlerin boş zamanlarını nasıl da alıyor hiç farkında değiliz. Telefonlar ellerden hiç düşmüyor .Hiç birşeyi  kontrol edemiyoruz . Bence genelde büyük bir sorun yaşıyoruz .Özellikle çocuklarımızın okumaya ve yazmaya karşı dirençleri oluşmuş . Bunun sebebi  okumayan ve rol model olamayan anne babalar yani bizleriz maalesef.. Sebep ne olursa olsun bir gerçek var . Biz yetişkinlerde maalesef okumuyoruz. 


Okul başarısızlıklarımızın önemli bir bölümü gene okuma başarısızlığından kaynaklanıyor. Birçok araştırmalar zaten bunu doğruluyor.  PISA  ( Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı ) , OECD  ( Ekonomik İş birliği ve Kalkınma Örgütü ) üçer yıllık  dönemler halinde 15 yaş grubundaki öğrencilerin kazanmış oldukları bilgi ve becerileri değerlendiriyor. Ülkemizde PİSA araştırması , Milli eğitim Bakanlığı Ölçme Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir. Zaman zaman okullarımızda  uygulanan bu sınavlar ve araştırmalar gösteriyor ki  çocuklarımız kendi anadillerinde yazılmış bir metni okuyup anlama konusunda oldukça başarısızlar. 


Öğrencilerimizin basit bir matematik problemlerini de okuduğunu anlamadığı için  doğal olarak çözemediğini görüyoruz. Yada metin kısmı uzun olan matematik sorularını hiç okumak istemiyorlar ,ya  kafadan sallıyorlar , okumaya üşeniyorlar  yada  uğraşmak istemiyorlar. Kısa bir hikâyeyi okuyor  fakat ilgili soruları cevaplandıramıyorlar.  Bir eğitimci olarak doğrudan yaşadığım ilginç bir durum da “  ben matematik problemini  okuduğumda  öğrencinin  soruyu çözebilmesi olmuştu.  Bunu birçok velimden de duymuş olmam daha da ilginçti. “ Hocam ben okuyunca çocuğum problemi anlıyor ve çözüm yapabiliyor demesiydi.”  


Peki okuduğunu anlama konusunda başarı gösterememe nedenleri ne olabilir acaba ?  


Yapılan araştırmalar daha okumaya yeni başlayan  sınıf heyecanı , okuma korkusu vb. sorun yaşayan çocukların Türkçemizi anadilimizi   doğru öğrenemediklerini ve  kullanamadığını gösteriyor. Anadili konuşmalarımızda kurallara uymadığımızı , noktalama işaretlerine dikkat etmediğimizi ,  okuma sırasında doğru soluma yapmadığımızı  , duraklamaları  doğru yerlerde kullanmadığımızı gösteriyor. Böylelikle emek ve zaman harcanan fakat başarıya ulaşamayan bir okuma davranışı çıkıyor ortaya. Buna bağlı olarak çocuklarda okuyor ama anlayamıyor. 


Gerçekten ülkemizde ciddi bir okuma problemi yaşanıyor.


Kısaca çözüm yeni bir okuma davranışı kazandırmak . 


Bence çözüm her yerde  , evde , tatilde, otobüste her fırsatta çocuklarımıza okuyan  birer model    anne-baba olabilmekte. Daha az televizyon  seyretmeli,  kitap okumaya zaman  ayırabilmeli  bazen biraz uykudan, biraz gezmelerden fedakârlık yapılabilmeliyiz . Evet bilinçli bir okur, okudukça gönül dünyasının aydınlandığını, hayata bakışının değiştiğini ve zihninde anlamlı ve değerli bir dünya oluştuğunu görecektir.. 

Evimizde   akşamları kitap okuma saatleri  yapsak, televizyonları kapatıp , kahvemizi yapsak , çaylarımızı demlesek  okuduğumuz kitapların müzakeresini yapsak ,yazılanları  tartışsak , birbirimizle sohbet edebilsek .. Okumanın lezzetini birlikte paylaşsak.. Ellerimizde akıllı telefonları taşımak  yerine keşke  kitapları taşısak , yanımızda kitaplarla  dolaşsak , kitaplarla oyalansak  … 


Tabiki böyle güzel bir meziyeti olan ailede herkes  huzurlu olur, böyle bir ailede yetişen kişiler de bilgili, beşerî ilişkileri seviyeli, özgüven sahibi olgun kişiler olurlar.


Hiçbir şey için geç kalmış sayılmayız. Bugün hayatımızda yeni bir başlangıç olabilir. 

Haydi hep birlikte ailece OKUMAYA…


Sağlık ve mutlulukla kalın….


Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar