1- Çocuğun, bir yıllık gelişim serüveni
Bir aylıkken (bebeğin hareketleri reflekslere dayalıdır. Başını hala tutamamaktadır.)
İki aylıkken (bacaklarının ve ellerini hareket ettirmeye başlar. Bir nesneyi birkaç saniye için tutabilir.)
Üç aylıkken (kollarını kullanmaya başlar. Gülümsemeler ve sesler çıkarır.)
Dört aylıkken (başını dik tutabilir. Destekli oturabilir ve nesneleri tutabilir, seslere tepki verebilir.)
Beş aylıkken (etrafta olup biteni gözleriyle izler, ayaklarını ağzına götürür ve eşyaları kendiliğinden alabilir.)
Altı aylıkken (yerde rahatlıkla yuvarlanabilir. Diş çıkarmaya başlar.)
Yedi aylıkken (destekle ayakta durabilir. Nesneleri birbirine vurabilir. Oyuncakları bir elinden öbür eline geçirebilir.)
Sekiz aylıkken (emeklemeye başlar. Eşyaları atabilir ve düşeni arar. Basit kelimeleri söyleyebilir.)
Dokuz aylıkken (destekle ayakta durup yürümeye başlayabilir. Oyuncakları iç içe sokup çıkarabilir.)
On aylıkken (yardım almadan ayağa kalkabilir. İşittiği sözleri tekrarlar ve söylenenleri biraz biraz anlamaya başlar.)
On Bir aylıkken (Elinden tutulunca kendi kendine yürüyebilir. Birkaç kelime konuşabilir. Kapıyı açıp kapıyabilir.)
On İki aylıkken (kendi başına yürüyebilir. Çocuk yürümeye başladığı zaman kendisini ayrı bir varlık olarak görür.)
İnsan yavrusunu diğer canlılardan ayıran özellik tüm ihtiyaçlarını zamanla ve deneyimle öğrenecek olmasıdır. İnsan öğrenmekle tekemmül edecek, daha sonra da kendisinden istenilen kulluk vazifesini yerine getirmekle mükellef olacaktır.
2- Özerklik(1-3) Yaş Dönemi
Bu dönem çocuğun eğitiminde bir temel oluşturur. Çocuk isteklerine karşı çıkılmasını hiç istemez. Başına buyruk olmayı arzu eder. Kendisine verilen oyuncaklarla oynamak istemez. Gerçek eşyaları tanımak ona daha zevkli gelir. Kitapları yırtmak, duvara resim yapmak ve çizmekten hoşlanır. Bu dönemde çocuk çişini kakasını altına yaptığı zaman annesinin öfkelendiğini, tuttuğunda sevindiğini fark eder. Zaman zaman annesiyle inatlaşmaya gider. Bu dönemde çocuk hoşgörülü, sabırlı bir eğitimle şekillendirilmelidir. Her şeyi benim diye de tutturur. Bu dönemde çocuğun beslenmesi, uyutulması ve diğer terbiyeleri anneler için çok özveri isteyen bir iştir. Çocuk bu dönemin psikolojisi gereği hep aksi davranır. Çocuğun bu dönemi üç yaşından sonra geçeceğini düşünmek, insanı daha sabırlı ve bilinçli davranmaya iter.
3-Oyun Dönemi(3-6 yaş) Okul öncesi dönem de çocukların eğitimi ve yetiştirilmesi, bilinçli ve dikkatli bir çalışmayı gerektirir. Oyun dönemi, çocuğun zihinsel olarak, dış dünya ile doğrudan ilişkiler kurup olayları sorgulamaya başladığı bir dönemdir. Bu dönemde çocuk çok hareketlidir. Kendi yemeğini artık kendi yer. Çok canlı bir hayal gücü vardır. Gerçek ile hayalleri karıştırır. Korkar. Masal ve hikayelere ilgisi artmıştır. Oyun çocukluğu devresinde çocuğun benlik duygusu gelişmeye başlar. Toplumun kurallarını, ahlakını, örfünü, geleneğini kavramaya başlar. Anne ve babaya benzemek duygusu çocuklarda kimliğin gelişmesine yardımcı olur.
4-Okul Dönemi (6-12 yaş)
Çocuğun anneyle bağımlılıktan kurtularak dış dünyaya açıldığı bir dönemdir. Çocukta iyi ile kötüyü birbirinden ayırma yeteneği gelişmiştir. Cinsel kimlik artık gelişmiştir. Hayal ile gerçek birbirinden ayrılır. Grup oyunu başlamıştır. Zaman kavramı gelişmiştir. Çocukta duygusal gelişim, zihinsel gelişmeden önce olmaktadır. Bu açıdan, çocuğun kalbini kazanmak suretiyle bir şeyler verilebildiği ölçüde sevgi ve bağlanma duygusu gelişir. Yedinci yaş ayırt etme yaşı olarak kabul edilir. Çocuk bu dönemde ruhsal ve bedensel olarak sistemli bir eğitime hazır hale gelmiştir. Dini kavramlara karşı ilgisi artan çocuğun bu merakı bol resimli hikayelerle geliştirilebilir. Bu tür kavramların çocuğun ruh dünyasını tatmin ettiği görüşü genel bir düşüncedir.
Facebook Yorum
Yorum Yazın