BU GÜNLERDE METİN OKTAY’I ÖZLÜYORUM BİLİYOR MUSUNUZ?

Bu günlerde Metin Oktay’ı özlüyorum biliyor musunuz? Zaten Galatasaray ne zaman kötü gitse tribünler onun adına şarkılar yazar ve söyler…

Yine kötü bizim takım. Hem rahmetli Metin Oktay’ın ölüm yıldönümü bugün hem de Gaziantep ile maçımız vardı. Hem merhumu andık hem maçı izledik. Ama takım o kadar kötü idi ki1-0 yenmemize nerede ise sevinecektik. Halbuki bu takımın böyle mi oynaması gerekir.

Yıllardır transfer transfer… Hocaların en iyisi ama sonuç ortada.

Geçen ayda yazdım. Eksik bir şeyler olduğunu. Tabii ki Hakan Şükür bu takımda 100 sene oynayamayacaktı. Tabii ki Hasan Şaş futbolu bir gün bırakacaktı. Ama yönetim bu iki kıdemli ve takım ruhu oluşturan futbolcularımızın yerini bir şekilde doldurmalı idi. Bu illaki futbolcu olarak da olmayabilirdi. Ama menajer, ama futbol şube sorumlusu olur. Bir şekilde bu boşluk doldurulmalı idi. Zaten yöneticilik başarısı da budur…

Yoksa Galatasaray’ın kadrosu bu lig yeterlidir. Her mevkii için 2 as adam vardır. Yabancıları iyidir. Ama takım ruhunu Sayın Adnan Polat mutlaka sağlamalıdır. Zaten birkaç gündür duyduğum – okuduğum da bu yönde. Bu arada geçde olsa Misimoviç transferini bitirdiği için yönetime tebrikler. Hoş biraz geç kaldılar. Avrupa’dan elenmemizi beklediler herhalde. Ama ne yapalım buna da şükür. Insua’da sakatlık ve formsuzluklar sebebi ile devamlı takımdan eksik kalan Hakan Balta ve Çağlar Birinci’ye takviye olarak alındı sanırım. Buda mantıklı bir transfer. Ancak takım ruhu olmadıkça hiçbir transfer bizi neticeye götürmeyecektir. Zira Misimoviç’de Wolsburg’da bir takım oyuncusu idi.