Beklenen (Planan) Savaş

‘’Ta ki son mermi, son er ve son kana dek savaşın’’

                             Medine Müdafii-i Fahreddin Paşa

Beklenen savaş ya da planlanan savaş kapımızda mı ? Bu soruları televizyonları ve haberleri takip eden herkes kendi kafasından geçiriyordur. Yakın coğrafyamızda özellikle Suriye , Irak , Yemen ve Libya’da yaşananlar bir savaş dan ziyade iç karışıklık görüntüsü ile terör örgütü görünümlü kandırılmışların zinde güçlerin kontrolünde çıkarmış oldukları mandepsi (tuzak)  olarak adlandırabiliriz. Nasıl yani milyonlarca kişi öldü milyonlarca kişi yurtlarından oldu bu savaş değil mi sorusunu soruyoruz. Tabi ki yaşananlar bir savaşın kayıpları neticesinde fakat top yekün bir savaş sayamayız. Ortadoğu için planladıkları büyük savaş Şii Sunni savaşıdır. Bunu başaramadılar ancak bunu her yönü ile deneyecekler.

Belki buradan ikinci defa olacak aktardığım rüya beni çok etkilemişti 2009 yılında umre ziyaretinde Mekke-i Mükerreme de iken bir rüya görmüştüm ve uyanır uyanmaz İstanbul’dan bir arkadaşımı aradım rüya tabirleri üzerinde bilgisi olan . Bu arada rüyamı tekraren aktarayım Mekkedeyim uyanıyorum bir sabah bakıyorum ki o zamana kadar görmediğim uçan uzay gemisi gibi askeri araçlarla Mekke işgal ediliyor kim diye soruyorum bu işgalciler deniyor ki bunlar İran hava kuvvetleri. Hemen soruyorum rüyamda ama nasıl elde etmişler bu teknolojiyi diye. O şekilde uyandım ve hemen arkadaşımı aradım sonucunda onun yorumu İran’ın mağlup olacağı idi. Tabi o zaman kendi içimden geçirmiştim zaten şu anda da başka bir ifrat güç tarafından işgal altında değil mi  kutsal topraklar. Evet tabi ki işgal altında bugün Suudiarabistan’ı yöneten zihniyet beynini başka bir güce kiraya vermiş satılmış insanlar tarafın işgal edilmiş durum da. En son Trump’ın büyükelçiliği Kudüs’e taşıma operasyonu sonucu islam dünyasından gelen yoğun tepkiye  İslam İşbirliği Teşkilatı’ndan Recep Tayyip Erdoğan’ın girişimi ile alınan Doğu Kudüs Filistin’in başkentidir cevabına ortak olmadılar. Bunu  yanın da başka bir kuklası da hemde Dış İşleri Bakanı Medine Müdafi-i Fahreddin Paşaya kutsal emanetleri çaldı diye hakaret etti. Etsin diyemeyiz böyle onurlu bir komutana. Fahreddin Paşa ile ilgili ittihatçılığın’dan girip iftiralar saydıranlar olsa da gerçek Fahreddin Paşa iyi yad etmemiz gerekir. Medineyi canı pahasına savunan bir komutan olarak Onun hatıralarından birkaç anektod aktaracak olursak. Askerlerine konuşma yaptığı bir bölüm var gerçekten ibret verici.. ‘’Evlatlarım! Bir söz verdik. ‘Kutsal şehri isyancılara vermeyeceğiz’. Elimizden ne geliyorsa yapmalıyız. Ta ki son mermi, son er ve son kana dek.. Bu azim, bu kararlılık bize dayanma gücü verecektir. Bunu hiç unutmayın! Ümitsiz olmayınız.Bakın, bayrağımıza iyi bakın. Herhangi bir bayrak değildir o. Şu an devletimizin düşen birçok kalesi var. Ele geçirilen birçok şehri var. Ama burası son kaledir. Devletimizin son direnme noktasıdır. Belki bizim bu gayretimiz diğerlerine de örnek olursa, her yerde ittifak etmiş düşmanlara, yedi düvele karşı koyarız!’’

Paşa Mondros Mütarekesin’den sonra çok acı çekerek teslim etmek zorunda kalır. Medineyi Temsil etme şeklide ilginçtir iki ay aç susuz direndikten sonra yerine başka bir komutan atanır. Paşa sürgün edilir daha sonra Cumhuriyet kurulur ve Afganistan’a Kabil Büyükelçisi olarak atanır. Orada geçen anısı da ilginçtir aktaralım.

Kabil, 1920’ler... Bir gece vakti... Bütün şehri tehdit eden yangında göğe yükselen alevlerin ışığı iki kadim dostu buluşturur. Bir yanda Birinci Dünya Savaşı yıllarındaki destansı Medine savunmasıyla adını duyuran, sonrasında Türkiye Büyük Millet Meclisi hükümetinin Kabil sefiri olan Fahrettin Paşa, diğer yanda ise Harbiye Nazırı olduğu Başkurdistan’ın Bolşeviklerce işgal edilmesi üzerine çareyi Türkistan’da arayan Zeki Velidi (Togan) Bey. Göz göze geldiklerinde ellerinde kovalar yangını söndürmeye çalışmaktadırlar. İlk şaşkınlığın ardından söze Zeki Velidi Bey girer: ‘Hayrola Paşam, burada ne işiniz var?’ Cevap tam da Fahrettin Paşa’nın hayatını özetleyen cinstendir: ‘Unutmayın Zeki Velidi Bey, nerede bir hadise var, orada Türk hazırdır!’. 

Hayırlı işler dileği ile rabbim yar ve yardımcımız olsun.