Başkan ve Yönetimin Günahları

Bari diyorum nedametiniz yoksa hicabınız olsun ve artık bırakın.

Ne  yaptığınız yanlışlardan ders çıkarıp pişman oluyorsunuz ne de sıkılıp utanıp istifa ediyorsunuz. Bir de kalktınız nerede ise tüm suçu Şenol Güneş’e yüklediniz. Sanki Şenol Güneş dedi ki size Selçuk İnan’ı, Burak Yılmaz’ı beceriksiz olup da takımda tutmayın diye… veya devamlı suçlayıp dostumuz değilmiş dediğiniz Galatasaray kabahatli. Hangi futbol takımı istemezdi Selçuk İnan ve Burak Yılmaz’a sahip olabilmeyi? Selçuk ve Burak şayet Galatasaray’a gelmese Trabzonspor da mı kalacaklardı zannediyorsunuz? Selçuk ve Burak o zaman en büyük hasmınıza gitmeyecek mi idi? Şimdi hiç olmazsa para kazandırdı Burak Yılmaz. Elinizden alavere – dalavere ile şampiyonluğu kapan rakibinize gitmedi! Öyle değil mi? Ya Selçuk İnan! Kontrat yapmayı beceremediniz… Takım da tutamadınız. Ya Fenerbahçe’ye gidecekti yada Galatasaray’a. Ne yapsa idi Galatasaray? Eliyle Türkiye’nin Xavisini Iniesta’sını rakibi Fenerbahçe’ye mi verdirse idi? Kalkmışsınız bir de kendi beceriksizliğinizi Şenol Güneş’e veya Galatasaray’a yüklüyorsunuz. Hadi diyelim kaptırdınız onları; yerine aklımızda kalacak tek yıldız alabildiniz mi? Şu getirdiğiniz yabancıların haline bakın, dökülüyorlar hepsi. Böyle yabancı ayarında futbolcu hatta daha kalitelisi 1461 Trabzon da dolu. Bari komple 1461 Trabzon’u oynatın da zevk alalım takımımızdan. Boşa dememmişler “Hamsinin küçüğü daha lezzetlidir diye!!!” Bunu da Trabzon’un değerli esnafı Aslan Mühendislik Sevgili Enes Aslan bizim başyazarımız Mustafa Albayrak’a söylemiş geçende. 1461 Trabzonspor Galatasaray’dan sonra Fenerbahçe’yi de hem de TT Arena’dan sonra Kadıköy de haklayınca bu söz anlamını buldu.

Evet Enes Aslan! Hamsinin Küçüğü Lezzetli Oluyormuş…