Başarının Önündeki En Büyük Engel: Korkularımız

‘’YapabileceÄŸinizi mi düÅŸünüyorsunuz, yoksa yapamayacağınızı mı ? Muhtemelen her iki durumda da haklı çıkarsınız.’’    Henry FORD

Kazanacağınıza inanmak ve pozitif düÅŸünmek her zaman baÅŸarının ilk adımıdır. Olumlu bir tutum içerisindeyken kendimizi genellikle daha iyi hisseder ve daha yapıcı davranırız. Ne istediÄŸimize karar vermekte daha az zorlanır ve kontrolü elimizde hissederiz. Aslında olumlu duygular içindeyken beynimiz daha iyi çalışır ve saÄŸlığımız hem de vücut dilimiz daha iyiye gider.

Olumlu Bir Bakış Açısı Nasıl Edinebiliriz?

-Her ÅŸeyden önce aksiliklerle baÅŸ etmenin yolunu öÄŸrenmemiz gerekiyor. Pozitif düÅŸünen kiÅŸiler yetersizlikleri yüzünden kendilerini hırpalamaz ve baÅŸarısızlık duygusuna kapılmazlar. YaÅŸadıkları deneyimden ders çıkarır, onu geçmiÅŸte bırakır ve yollarına devam ederler.

-Korkulardan uzak durmalıyız… BaÅŸarısızlık korkusu, hayal kırıklığına uÄŸrama, deÄŸersiz bulunma korkusu vs. hepimizin yaÅŸadığı tipik korkulardır. Pozitif düÅŸünen insanlar korkuyu olduÄŸu gibi kabul ederler. Korku zor bir durumdur, ama olumlu bakış açısıyla korkularımıza galip gelebiliriz.

Korkularımızın en büyüÄŸü, toplum karşısına çıkıp konuÅŸmak. Birilerinin karşısına çıkarak kendi düÅŸüncelerimizi ifade etmekten oldukça çekiniyoruz.

Mikrofon veya kamera karşısında konuÅŸurken, yüzleÅŸtiÄŸimiz en büyük engel, korku ve heyecanımız oluyor. Özellikle ilk defa yaptığımız iÅŸlerde heyecan ve korku duyuyoruz.

Korku ve heyecan duyduÄŸumuz anlarda olumlu duygularımızı bir kenara iteriz. Ellerimiz ve daha da ilerisi tüm vücudumuz titrer. Kalp çarpması meydana gelir, davranışlarımızı kontrol etmek güçleÅŸir. Böyle bir durumla karşı karşıya geldiÄŸimizde bir an önce bu durumdan kurtulmak ister, hatta yapmak istediÄŸimizi yapmaktan bile vazgeçebiliriz.

Baktığımızda tüm baÅŸarılı konuÅŸmacılar toplum önüne çıktıklarında mutlaka heyecanlıdırlar. Ama onlar bunu hem belli etmez, hem de bu tür durumlara alışkındırlar. 

Ä°stenildiÄŸinde her insan korku ve endiÅŸesini yenebilir. Ancak bunun için önce kendine güven duymalı, eksikliklerini görmeli ve egzersiz yapmalıdır. 

Korku nedenleri olarak; baskı dolu bir çocukluk dönemi, yaÅŸanan stres ve hastalıklar, sosyal olmayan bir iÅŸ ortamında uzun süre çalışmak, baÅŸarısız olunacağına dair olumsuz inanç ve düÅŸünceler, söylenecek bir söz bulunamaması gibi nedenler sıralanabilir. 

Kendimizle ilgili olumsuz, yıkıcı inançlara sahip olmamız, bizim toplum karşısına çıkmamız konusundaki en büyük engelimiz. Mesela; ben yeterince yetenekli deÄŸilim, Bu iÅŸi baÅŸaran insanlar benden daha üstün, ÅŸimdiye kadar hep baÅŸarısız oldum, baÅŸkaları varken bu iÅŸi yapmak bana düÅŸmez … gibi. Halbuki, korkularımızı ve kendimizle ilgili olumsuz düÅŸüncelerimizi yenmek mümkün. Bunun için ise olumlu bakış açısına sahip olunmalı. Kimsenin bizden üstün yeteneklerle yaratılmadığını bilmeliyiz. Biz de aynı ÅŸekilde kimseden üstün ÅŸekilde yaratılmadık. Öyleyse neden bazı insanlar toplum önünde baÅŸarılı bir performansla kendini ifade edebiliyor da, biz ifade edemeyelim? Bu zamana kadar baÅŸarılamaması bundan sonra da baÅŸarılamayacak anlamına gelmemeli. Her ÅŸeyden önce baÅŸarısızlık ifadesi bir kenara bırakılmalı. Bunun için, toplum karşısına çıkmaya cesaret etmek ve korkularımızı yenmek adına, kendimize bir takım telkinlerde bulunabiliriz. Her gün yetenekle

rimiz sürekli geliÅŸiyor ÅŸeklinde yetenekli olduÄŸumuz tarafları görebilir, her gün daha üstün olmaya gayret ediyorum diyerek bir önceki günden farklı bir durumda olduÄŸunuzu bilir, her gün daha baÅŸarılı olmaya devam ettiÄŸinizi kendinize söyleyebilir, önüme çıkan her iÅŸi hemen yapıyorum diyerek de kendimizi güdüleyebiliriz. 

Bu tür davranış içerisinde olmamız toplum karşısına çıkmaya bizi ikna edecektir. Kitap okuma bilgi birikimi,  anlatılacak konuya iyi bir hazırlık yapma, ayna karşısında veya evde ailemiz karşısında egzersiz yapmamız iÅŸimizi daha da kolaylaÅŸtıracaktır. Böylelikle korkularımızın yerini güven alacaktır.

-Pozitif düÅŸünen insanların yaptığı belki de en önemli ÅŸey kendileriyle iyi geçinmektir. Onlar kendilerinin deÄŸerini bilir ve gelecek belirsiz bile olsa onu ümitle bekler.

-Olumlu insanlar olumsuz insanlarla vakit geçirmekten kaçınırlar. UNUTMAYIN, olumlu ve olumsuz ruh halleri bulaşıcıdır.                              

 Saygılarımla