Öfkeyi, bir bulutun üzerine yazmak isterdim yağmur yağsın bulut yok olsun diye
Nefreti, karların üzerine yazmak isterdim güneş açsın karlar erisin diye
...Ve dostluğu ve sevgiyi, yeni doğmuş tüm bebeklerin yüreğine yazmak isterdim onlarla birlikte büyüsün, bütün dünyayı sarsın diye.
Okul müdürümüz bu ünlü şiiri okulun yaz tatili için yapılan kapanış töreninde okudu. Ufak bir değişiklik yaparak şiire kendi öğrencilerini de ekledi. “Ve dostluğu ve sevgiyi, tüm öğrencilerimin yüreğine yazmak isterdim onlarla birlikte büyüsün, bütün dünyayı sarsın diye.” …
Okulun konferans salonu alkışlarla yıkıldı.
Bir yıl daha bitti, çocuklar geleceğe bir adım daha attı. Hayat bir kademe daha zorlaştı.
Çocukları okuldan uğurlarken kendi okul yıllarıma döndüm. Karmakarışık hayaller canlandı gözümde. Hiç ummadığım arkadaşlarımla can ciğer oldum yıllar sonra, hem de bir daha ayrılmamacasına. Birkaç arkadaşım bizi terk etmişti öte dünyaya göçüp, gözümde her daim yaş bırakarak. Kimisi çok iyi yerlere gelmişti, gurur verdiler. Kimi hak etmedikleri şeylere maruz kalmış ve feleğin tokadını yemişti.
Herkes kaderini yaşıyor.
Herkes kendi sahnesinde.
Herkes hem oyuncu hem seyirci bu dünyada.
Her bitiş hüzün verir. Oysa her bitiş bir başlangıçtır. Hangi yandan bakarsan o tarafa göre ya hüzün dolarsın ya sevinç… Ayrılık gibi; her ayrılık kavuşma ümidi taşır ve her kavuşmada ayrılma tedirginliği vardır. Üstad ne güzel demiş;
Ne görsem, ötesinde hasret çektiğim diyar;
Kavuşmak nasıl olmaz, madem ki ayrılık var?
Ve Hayat;
Bekleyiş ve Kavuşmalardan ibaret
Bir ölüm yolculuğu!
Bu aylık bu kadar. Sözü çok olanın, yalanı çok olur imiş, şimdilik izninizle.
Aşk’ınız daim olsun, kötülükler ve telaşlar sizden uzak olsun da işleriniz rast gelsin...
Facebook Yorum
Yorum Yazın