Her gün planlanan yeni bir senaryonun filmi ile uyanmaktayız. Geçen ay Yeni Zelanda saldırıları ile sarsılmışken bu sefer yeni bir çarpıcı olayla karşı karşıyayız. Notre Dame Kilisesi yangını bu çarpıcı olayın ta kendisi. Kiliseyi yakan irade peki bize ne mesaj vermek istiyor? Bu yangından sonra acaba Müslüman camiaya tekraren bir zulüm tusinamisi gerçekleştirecekler? Biz bunları yaşadık kendilerinin organize ettiği ikiz kuleler saldırısından sonra Müslüman coğrafyasında gerçekleştirdikleri tecavüzlere yakın zaman da gözümüzle şahit olduk.
Maalesef elimizden bir şey gelemedi. Şimdi Notre Dame Kilisesinin yangın enkazından bir Ortadoğulu, Afrikalı veya Türk pasaportu çıkartırlarsa vay başımıza gelene. Aslında kolay süreçten de geçmiyor değiliz Nisan ayını seçim sonrası yaşanan hadiselerle geçirdik hala bu yazıyı kaleme alırken tüm seçimin de önüne geçen İstanbul sonuçlanmamıştı. Belki de bizi bu aralar bununla oyalayacaklar neyse bu konuya önümüzde ki aylarda tekraren gireriz. Dönelim Notre Dame Kilisesine aslında Fransızlar dine fazla önem vermeseler de Victor Hugo’nun Notre Dame’nin Kamburu romanıyla tekrar ünlenen kilise doğal olarak turistik bir figür olarak kullanılmakta idi Fransızlar tarafından. Bende 1997 senesinde sektörümüzde faaliyet gösteren Fransız firması Legrand’ın bir gezisi sırasında gezme fırsatı bulmuştum. Gezerken de dikkatimi çeken daha sonraki senelerde araştırmalarımda karşıma çıkan Kilisedeki semboller ve heykellerin farklılığı idi. Tamamen masonik ve pagan sembollerle donatılmış kilise diğer kiliselerden kendini ayırmakta.
Bu yangını ortaçağda yaşasa idik Katolik kilisesinin zulmune karşı gelen Protestan halkın çıkarmış olduğu çatı yangını olarak görebilirdik. Peki günümüzde kim neden yaktı durup dururken kiliseyi sorusuna cevabı yakında bulacağız tabiî ki sabırsızlanıyoruz. Yeni Zelanda saldırısında ki pagan sembollerin ışığında Müslümanlara yapılan bu saldırının ne mesajlar verdiğini geçen ayki yazımızda değinmiştik. Kilise yangını masonik pagan sembolleri içinde barındıran Masonların gözde kiliselerinden Notre Dame’yi yakarak acaba bunlara cevap mı verilmekte?
Fanatik Yahudi çevrelerinde sevinenler hiç de az değil bunu da gösteriyorlar sosyal medya da. Zaten kendi inançlarında Hıristiyan ve Müslüman mabetlerini yakmak problem değil hatta farz olarak kabul etmekteler. Zaten bu kilise ile aynı zamanda Kudüs’te Mervan Camiindede yangın çıktı. O artık hedef şaşırtma mı idi bilemiyorum. Fakat şeytan ayrıntıda gizlidir dedikleri cihetinde basına yansıyan iki fotoğraf dikkatimi çekmişti sizlerle paylaşayım.
Yangını seyreden bir Fransız kollarına dikkat edermisiniz.Yine sembol yine mesaj. Yani ne demek istiyorlar biz yaktık sizin sonunuz geldi mi? Yoksa bu işler yeni başladı Avrupa Baharı’nın sarı yelek operasyonundan sonra kilise yangını ile başlatıyoruz mu? Bekleyip göreceğiz hep birlikte.
Aslında dünyada fesat ve bozgunculuk çıkaranlara rabbim Kuranı Kerim’de çok güzel anlatmış aslında aşağıdaki ayeti kerime çok güzel özetliyor.
‘’Yahudiler “Allah’ın eli bağlanmış!” dediler. Asıl kendi elleri bağlanmıştır ve söyledikleri yüzünden lânetlenmişlerdir. Aksine O’nun iki eli de açıktır, dilediği gibi verir. Rabbinden sana indirilen, onlardan birçoğunun azgınlığını ve inkârcılığını kuşkusuz arttıracaktır. Onların arasına kıyamete kadar sürecek düşmanlık ve kin saldık. Ne zaman savaş ateşini tutuşturmuşlarsa Allah onu söndürmüştür. Onlar yeryüzünde bozgunculuk için çaba harcarlar; Allah ise bozguncuları sevmez.’’ Maide Suresi 64. Ayet
Hayırlı işler dileği ile Allah yar ve yardımcımız olsun.
Facebook Yorum
Yorum Yazın