Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Türkiye’nin özellikle 1999 depreminin ardından afet yönetimi ve koordinasyonunda önemli ilerlemeler kaydettiğini belirtti.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı uhdesinde, Elektrik Üretim AŞ koordinasyonunda TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi’nde gerçekleşen “Termik Santrallerde Afet Yönetimi” konulu çalıştaya video konferans ile katıldı. Meydana gelen yangın felaketinde bölgede faaliyet gösteren termik santrallerin zarar görmemesi için gerekli bütün çalışmaların ve koordinasyonun sağlandığını aktaran Bakan Dönmez, şöyle devam etti:
“Her afet sonrası süreçlerimizi yeniden ele alıyoruz. Yol haritamızı edindiğimiz tecrübelere göre güncelliyoruz. Özellikle kriz zamanlarında hızlı karar alma ve aksiyona geçme noktasında Bakanlığımız önemli deneyimlere sahip. Enerji tarafında tedbir ve sürekli tatbikat ilkesiyle proaktif bir yol izliyoruz. Bakanlığımız bünyesinde kurduğumuz Kriz Koordinasyon Merkezi aracılığıyla enerjide yaşanabilecek olası bütün krizleri en ince detayına kadar çalıştık. Hepsiyle ilgili yol haritalarımızı ve aksiyon planlarımızı belirledik. Hasar gören altyapıların onarılmasından lojistiğe kadar bütün süreçleri tek tek çalıştık.”
“Kriz gelmeden krize hazır olmamız gerekir”
Elektrik Üretim AŞ (EÜAŞ) Genel Müdürü İzzet Alagöz ise Türkiye’nin kriz yönetimini iyi başaran bir ülke olduğuna işaret ederek, “Kriz bittikten sonra da profesyonel hazırlıklarımızı yapmamız gerekiyor. Kriz gelmeden krize hazır olmamız gerekir.” dedi.
Alagöz, santrallerin sadece teknik güvenliğinden sorumlu olmadıklarına dikkati çekerek, “Santrali bütün verimliliğiyle ayakta tutmak zorundayız. Bunu da kiminle yapacağız, insanlarla. Ben santrali koruyacağım ama bu salonda yapacağımız çalıştayın sonucunda da bu santrali koruyan insanları da nasıl koruyacağımızı iyice belirlememiz gerekiyor.” diye konuştu.
“Belli oranda kömür stoklamamız gerekiyor”
Termik santrallerin işletilmesine ilişkin EÜAŞ‘ın sahip olduğu kurumsal tecrübeyi anlatan Alagöz, şunları kaydetti:
“Ünitelerinin yerleşiminden sesini duyarak ihtiyacını anlamamız gerekli, bakımını yapmamız gerektiğini anlamak zorundayız. Bunları biliriz. Biz bir türbin nasıl çalışır biliriz. Elektik santralinin içindeki ünitelere hakim olmak zorundayız. Hidrojeni soğutmak için kullanmamız gerektiğini ve ne kadar hidrojene ihtiyacımız olduğunu biliriz ama hidrojenin patlayabileceğini bilemeyebiliriz. Diğer tarafta, kömür santrallerinde belli üretimleri garantiye alabilmemiz için belli oranda kömür stoklamamız gerekiyor.
Santrali durdurmak kolay bir şey değil dolayısıyla stok sahasını yönetebilmemiz gerekiyor. Stok sahasıyla ilgili yapılması gerekeni biliriz ama yangın durumunda stok sahasını nasıl koruyacağımızı bilemeyebiliriz. Ama bilene sormalıyız. Bu çalıştayın da gerekçesi bu. Kriz yönetmeyi iyi başaran bir ülkeyiz. Kriz bittikten sonra da profesyonel hazırlıklarımızı yapmamız gerekiyor. Kriz gelmeden krize hazır olmamız gerekir. Bütün tedbirleri konuşalım. Devlet olarak biz üzerimize düşeni yapalım, tedbirleri devlet ve millet olarak birlikte alalım.”
Yorum Yazın